Lise ve üniversite sınavlarına sayılı gün kala öğrencilerde stres ve heyecan artıyor. Sınavda daha iyi bir odaklanma ve performans göstermek için psikiyatride tedavi amaçlı kullanılan ilaçlara başvuruyorlar. Oysa uzmanlar normalde dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu tanısı alan kişilere reçete ile verilen ve doktor takibi altında alınan bu ilaçların kaygı, paranoya, tik bozukluğu gibi yan etkilere sebep olduğunu, hatta şizofreni gibi genetik hastalıkları tetikleyebileceğini söylüyorlar
Milyonlarca öğrencinin heyecanla beklediği lise ve üniversite giriş sınavlarına sayılı gün kaldı. LGS (Lise Giriş Sınavı) 2 Haziran’da, YKS (Yükseköğretim Kurumları Sınavı) ise 8-9 Haziran tarihlerinde gerçekleşecek. Sınav bir gün olsa da, aslında arka planda aylarca süren bir hazırlık maratonu ve belli başlı okullar için girilen kıyasıya rekabet var.
Hal böyle olunca, başarı kaygısıyla artık öğrenciler çareyi sınav anında odaklanma ve performansı arttırmak için, psikiyatride tedavi amaçlı kullanılan ilaçlarda buluyor. Normalde, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu tanısı alan kişilere verilen ve sadece reçete ile satılabilen bu ilaçlar, doktor onayı olmadan öğrenciler arasında adeta elden ele dolaşıyor. Peki başarılı olayım derken bu ilaçları böyle bilinçsizce kullanmanın sağlıklarına etkisi ne oluyor?
Aileye söylemeseler de ilaç almaya geliyorlar
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Mahmut Cem Tarakçıoğlu, sınava bir hafta kala reçetesiz ilaç alamayacağı için psikiyatriye başvuran öğrenciler gördüğünü anlatıyor:
Aileler çoğunlukla çocuğun gerçek niyetini bilmiyor, biz görüşmemiz esnasında metilfenidat etken maddeli bu ilaçları almak için geldiklerini anlıyoruz. Yani, ihtiyaçları var bahanesiyle aileleri manipüle ediyorlar. Bazense aile de çocuğuna ilaç almak için geliyor fakat açıkça söylemiyor. Dolayısıyla sınava 1 hafta psikiyatride gördüğümüz çocuklardan şüpheleniyoruz. Çünkü kast edilen ilaçları, klinik muayene, hasta öyküsü ve bazı testlerden sonra, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu tanısı koyduğumuz hastalara veriyoruz. Ciddi yan etkiler olduğu için hastayı takip altında tutarak, belirli dozajlarla tedaviyi yürütüyoruz.
İlaç tam tersi kaygı arttırıyor
Tarakçıoğlu’na göre bu sebeple sınav günü birden ilacı kullanmak aslında çok riskli. Çünkü tam tersi kaygı arttırabiliyor, öfke, gerginlik, baş ve karın ağrısı, tik bozukluğu, iştahsızlık ve nadir olsa da paranoyaya sebep olabiliyor:
Vücudun tepkisi bilinmeden kullanılırsa, yan etkilerle çocuk sınavı bitiremeyebilir bile. Öğrencilerin sandığı gibi dikkat eksikliğini gidermez bu ilaçlar. Sadece kısa sürede uyku açma gibi beyne uyarıcı etki yapar. Fakat, psikiyatride boş ilaç etkisi dediğimiz, ilacı inanarak aldığı için gerçekten dikkatini arttıran durumu da gözlemleyebiliyoruz.
Şizofreni gibi genetik hastalıklar tetiklenebilir
Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği Başkanı Prof. Dr. Neslihan İnal ise, ilaçların en ciddi yan etkisinin genetik hastalıkları uyandırması olduğunu vurguluyor:
Uzman değerlendirmesi ve tanı olmadan ilaçlar alınırsa, genetiğinizde var olan, bilmediğiniz şizofreni, bipolar bozukluk gibi psikiyatrik hastalıkları tetikleme riski de var. Biz muayene ve testler sırasında fark ediyoruz. Dolayısıyla, reçetesiz alamadıkları için arkadaşlarından ya da elindeki ilacı satanlardan temin edilen, sınav başarısı için kötüye kullanılan bu ilaçlar çok riskli. Beyinleriyle boşu boşuna oynuyorlar.