At yarışı denince akla sadece hız değil, gelenek ve estetik de geliyor. Bazı yarışlar düz bir kulvarda, tek bir hedefe doğru koşulan saf bir hız mücadelesidir. Bunlara düz koşu (flat racing) denir, jokeyin hafifliği, atın gücü ve start anındaki hamle belirleyicidir. Diğerleri ise engellerle doludur; steeplechase ya da engel atlama gibi yarışlarda atlar ve biniciler birlikte çitleri, su hendeklerini, zamanlamayı aşmak zorundadır. Bu yarışlar sadece hız değil, uyum, denge ve cesaret de ister. Yurtdışında hem düz koşu hem de engel atlama yarışlarına katılma fırsatı buldum. Hissedilen heyecan da, şahit olunan estetik güzellik de her defasında farklı oluyor. Bu yarış deneyimini siz de yaşamayı seviyorsanız, ya da keşfetmek istiyorsanız, seyahatleriniz için farklı bir çıkış noktası arayışı içindeyseniz işte size önümüzdeki bir yıl içinde, çok uzun bir uçak yolculuğu yapmadan gidebileceğiniz yarışları derledik. Şapkaların neredeyse atlar kadar konuşulduğu İngiliz düzlüklerinden Toskana meydanlarında yankılanan nal seslerine; Eyfel’in gölgesinde yükselen sıçrayışlardan Dubai’deki ışıklı final gösterisine kadar... Bu yarışlar, sadece bir spor etkinliği değil; şehirleri dönüştüren, geçmişi bugüne taşıyan ritüeller. Bir atın yarıştığı her şehir, o kültürün zamanla olan ilişkisini de gösterir. Kimisi Orta Çağ geleneklerini meydanlara taşıyor, kimisi şehir merkezinde modern biniciliği Eyfel’in gölgesine getiriyor.
Yazının tamamını görebilmek için lütfen abone olun. ABONE OL
Aboneyseniz
üye
girişi
yapınız.
Oksijen'e e-gazete aboneliği ile edineceğiniz avantajlar; Oksijen yazarlarının tüm yazılarına erişim Gazeteoksijen.com üzerinden 7/24 güncel haber erişimi Her gün e-posta kutunuza gelen Oksijen bülteni Gazete Oksijen, O2 ve özel yayın arşivine erişim