23 Mayıs 2025, Cuma
Abone Ol Giriş yap
Haber Giriş: 07.04.2025 12:19 | Son Güncelleme: 07.04.2025 12:41

Bakan Tunç'tan 'çıplak arama' iddialarına yanıt: Kara propagandalara müsaade etmeyin

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç 'çıplak arama' iddialarına ilişkin "Bir somut örnek olmadan sadece bir karalama kampanyasıyla Türkiye’de işkence varmış gibi cezaevlerinde ya da gözaltı yerlerinde işkence var şeklinde bir kara propagandaya kesinlikle halkımız itibar etmesin" dedi
Bakan Tunç'tan 'çıplak arama' iddialarına yanıt: Kara propagandalara müsaade etmeyin
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç gazetecilerin sorularını yanıtladı. Tunç'un konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

  • İyileştirme ve vatandaşlarımızı özellikle kişisel verileri koruma konusunda bilinçlendirme çalışmaları anlamında önemli vefalı kişisel verileri koruma kurulumuz İstanbul iki nolu baromuz ve İbni haldun Üniversitesi’nin katkılarıyla bugün orada bir panel düzenleniyor. Biz de açılışta beraberdik genç kardeşlerimizle ve onlarla da sohbet etme imkanı bulduk.
  • Öğrencilerimizin tutuklanması bir suç şüphesi nedeniyle soruşturmalara tabi tutulması hiçbirimizin istemeyeceği bir durumdur ama tabi İstanbul’daki İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı‘nın başlatmış olduğu adli soruşturma sonrası Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı’nın sokak çağrısı sonrası birtakım gösteriler ve orada güvenlik güçlerimizle maalesef hoş olmayan bir takım durumlar söz konusu oldu. Burada tabii adliye intikal eden konular oldu.
  • Bu gözaltılar içerisinde genç kardeşlerimizin olduğunu da biliyoruz. Bu anlamda bir kısım gençlerle alakalı tahliye kararları da verilmişti. Ama şu anda tutuklu devam eden kişiler var. Bunların değerlendirmesini yapacak olan Cumhuriyet Savcılığı ve ilgili Sulh Ceza Hakimlikleri kişilerin olaylardaki rolü ve oradaki şiddet kullanımıyla alakalı ya da orada 2911 sayılı toplantı ve gösteri yürüyüşü kanunu çerçevesi dışına taşan olaylar kanuna aykırılıklar olup olmadığını değerlendirecek olan elbetteki tarafsız ve bağımsız yargımızdır.
  • Bu konuda bir kişi bakımından bu dosyalar incelenecektir. Bu dosyalar duruma göre savcılıklar yargı gerekli kararları verecektir. Dolayısıyla biz o an şu andaki onlarla ilgili başlatılan soruşturmayla ilgili olarak tamamen yargının bu sürecini takip etmek durumundayız. Bizim yargıya müdahale edip şu kişileri tutuklayıp bu kişileri serbest bırakın deme gibi bir yetkimiz yok. Çünkü yargı makamları bağımsız kendi kararlarını ilgili dosyalara göre vereceklerdir ve önümüzdeki günlerde de bu değerlendirmeler elbette ki yapılacak.

"Çıplak arama söz konusu değildir"

  • Aykırı arama diye bir durum söz konusu olamaz. Bizim mevzuatımız Açık Ceza İnfaz Kurumları'nın yönetimine dair ve ceza güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin kanun yönetmeliklerimiz var. Bu yönetmelikler gereğince yapılan uygulamalar söz konusu tabi bu bütün dünyada geçerli olan detaylı arama dediğimiz verilerinin çıplak arama şeklinde ifade ettiği hususlar ülkemizde kesinlikle çıplak arama diye bir durum söz konusu değildir, olamaz.
  • Buna izin veremeyiz. Bizim mevzuatımız ceza güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin yönetmeliğin 34. maddesi açık detaylı aramayı düzenlemiştir.
  • Burada özellikle cezaevinin güvenliği bakımından hem oradaki yükümlü ve tutukluların güvenliği bakımından hem de cezaevlerine yasak madde bakımından ceza idaresine detaylı arama yetkisi verilmiştir.
  • Ama bu yetki kullanılırken elbetteki bu bir istisnai yetkidir detaylı arama bu yetki kullanırken kişinin mahremiyetine özellikle dikkat edilir.
  • Zaten yönetmeliğimiz buna halidir bu detaylı aramada kişinin mahremiyeti özellikle aynı cinsten kişinin aramış olması ve kıyafetlerinin dışında kendisine ekstra bir kıyafet verilmiş olması dolayısıyla her türlü mahremiyete ilişkin tedbirler alınarak bu detaylı aramalar yapılır.

"Kara propagandalara müsaade etmemek lazım"

  • Birçoğu Avrupa ülkesinde çok daha farklı uygulamalar vardır. Ama biz özellikle bizim mevzuatımız hem uygulamamız mahremiyete önem veren kişi onurunun insan onurunun zedelenmemesi bakımından özellikle dikkat edilmesi gereken hususlar olarak görürüz.
  • Dışarıda özellikle bir takım beyanlarda bulunuyor yani burada çıplak arama yapıldı işkence vs kesinlikle arkadaşlar böyle bir durum söz konusu olamaz. İşkenceye sıfır tolerans politikasını uygulamaya devam ediyoruz. Bu konudaki kararlılığızdan hiçbir zaman biz taviz vermedik.
  • Türk Ceza Kanunu'nda işkencenin zamanaşımına uğramayacağı işkence suçunun zamanaşımına uğramayacağına yönelik düzenlemeyi biz yaptık. 2013 yılında mevzuatımıza girdi. Bu konuda çok hassasız. Eğer bir tane örnek varsa cezaevlerinde ya da gözaltı durumunda bir örnek varsa bunun üzerine kararla bu ülkenin yargısı gider. Bu konuda hiç tereddütümüz olamaz.
  • Kesinlikle bu tür kara propagandalara müsaade etmemek lazım. Somut şurada şu oldu diye bir örnek verilir ve o örneğin üzerine girilir ve kişiler hakkında gerekli soruşturma yapılır. Böyle bir somut örnek olmadan sadece bir karalama kampanyasıyla Türkiye’de işkence varmış gibi cezaevlerinde ya da işte gözaltı yerlerinde işkence var şeklinde bir kara propagandaya kesinlikle halkımız itibar etmesin. Zaten artık geldiğimiz noktada gözaltı merkezlerinde adliyelerde cezaevlerinde her yerde kamera var.
  • Cezaevindeki hükümlü ve tutuklular devletimize emanettir.
  • Masumiyet karinesine önem veriyoruz. Lekelenmeme hakkına önem veriyoruz. Soruşturmanın gizliliği çok önemlİ. Bu konuda soruşturmanın gizliliği ihlal edilmesin diye uyarılar yapıyoruz. Özellikle basın yayın kuruluşlarımız bu anlamda çok daha dikkatli yayın yapmaları lazım. Cumhuriyet Başsavcılığı‘nın açıklamış olduğu çerçeve içerisinde kalmaları gerekir. Birtakım isnatlar, birtakım iddialar var.
  • Bu iddiaların değerlendirileceği yer yargı makamlarıdır. Burada kişiler savunmasını yapar ve isnatlarla ilgili gerekli savunma haklarını kullanırlar ve ona göre yargıda bir sonuca ulaşır. Orada daha soruşturmanın başlangıcından itibaren ilk sabah saatlerinden itibaren henüz dosyayla ilgili isnatlarla ilgili iddialarla ilgili hiç bilgisi olmadan çıkıp bir takım siyasilerin 'maalesef işte bu bir soruşturma değildir, bu siyasi soruşturmadır' şeklinde birtakım hedef saptırma içerisine girdiklerini görüyoruz. Bu hedef saptırmalar özellikle yargıyı etkilemez. Yargı makamları anayasanın 138. maddesi gereğince hiçbir makamdan mevkiden talimat almaz hiçbir makam merci ona tavsiye ve dahi bulunamaz.

Özel'in 'cunta başkanı' söylemine tepki

  • Soruşturma üzerinden Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik hakaretleri kabul etmemiz mümkün değildir.
  • Dün çok talihsiz bir ifade kullanıldı. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı, Sayın Cumhurbaşkanımıza maalesef cunta başkanı diyebildi. Bu bir kere hadsizlik. Bu ifadeleri kendisine iade ediyoruz.
  • Sayın Cumhurbaşkanımız bu ülkede demokratik siyasi hayatımızda art arda en yüksek oranlarla seçim kazanan ve kesintisiz en uzun süre başbakanlık yapan bir kişi ve sonrasında cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi ile ilgili anayasa değişikliği sonrası ilk kez halk tarafından %50’nin üzerinde oyla seçilen sonrasında iki kez daha seçilen milletin takdirini sürekli toplamış milletin de gönlünde yer etmiştir. Dolayısıyla Sayın Cumhurbaşkanımız hem başbakanlık yaptığı dönemde hem de cumhurbaşkanlığı yaptığı dönemde parlamento suyuyla beraber bu ülkenin yüksek standart bir demokrasiye kavuşmanın mücadelesini vermiştir.
  • Onlar önce kendilerine baksınlar. Kendi siyasi tarihlerine baksınlar. 20 yıl boyunca darbeyi bayram diye kutlayan bir zihindir. Yassıada zihniyetidir. Cumhuriyet Halk Partisi milletin hafızasına bu şekilde kazınmıştır.
  • Millet unutmaz dolayısıyla bütün darbe süreçlerinde vesayetçilere destek olmuş kol kanat germiş bir siyasi zihniyetin bu ülkede %85’in üzerinde katılımla defalarca 23 yıldan bu yana kesintisiz seçimleri kazanan ve darbeci vesayetçi cuntacı zihniyeti milleti ile beraber tarihe gömen bir lidere böyle bir söz söylemek Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı'nın haddi değildir, hakkı da değildir. Önce dönüp kendisine baksın.

"Kim suçlu kim suçsuz ortaya çıkar"

  • Bırakın savunmalarını yapsın herkes. Kim suçlu kim suçsuz ortaya çıkar. Buna yargı karar verir. Buna biz karar veremeyiz. Dosya ile ilgili hiçbir bilginiz olmadan gözaltı kararlarından itibaren suç yoktur derseniz bu hedef saptırmaktır, bir şeyleri gölgelemek demektir.

Mahir Polat ile ilgili soruya yanıt veren Tunç şunları söyledi:

  • Ceza infaz kurumlarındaki tutuklu ve hükümlüler devletimize emanettir. O kişilerin sağlık durumları barınma şartları devletin tüm imkanlarıyla karşılanmak zorundadır. Bu çerçevede bizim kanunlarımız açık. CMK 109'uncu maddesinde cezaevinde sağlık şartları nedeniyle yalnız başına hayatını idame ettirmeyeceklerle ilgili olarak gerekli kararların nasıl verileceği kanunun 16. maddesinde belli.
  • Buradan tam teşekküllü hastaneden alınacak bir rapor ve bu raporun adli tıptan onaylanması durumunda tutuklu kişilerle ilgili adli kontrol kararı verilebileceği mevzuatımızda var.
  • Bir ön muayene yapıldı. Sonra eğitim araştırmaya sevk edildi. Orada birtakım tetkik ve işlemler yapıldıktan sonra yine heyetin kararı ile cezaevine tekrar geri alındı. Orada da yine şikayetlerinin devam etmesi üzerine Kampüs Devlet Hastanesi'nde doktorların tetkikleri sağlanmıştır.
  • Muayeneleri yapılmıştır ve adli tıpa sevkine karar verilmiştir. Bugün gerekli muayeneler yapılacaktır ve ilgili ile ilgili olarak gerekli raporu adli tıp verecektir.
  • Bu rapor doğrultusunda bir karar verilecektir.

Tunç İmamoğlu'nun ABD Başkanı Donald Trump'ın onayıyla tutuklandığı iddiası için ise şöyle konuştu:

  • Arkadaşlar bu saçma sapan bir iddia. ABD'den icazet alarak yargı iş yapacak öyle mi? Böyle bir şey olabilir mi?
  • Herhalde kendisini ifade etmeye çalışıyor. Türkiye'yi başka ülkelere şikayet ederek 'yalnız bırakıldık' diyen kendisi. Yargı ne çeriden ne dışarıdan kimseden talimat almaz.