Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, Bağlar ilçesinde 21 Ağustos’ta kaybolan ve arama çalışmalarının 19’uncu gününde cansız bedeni bulunan Narin Güran cinayetine ilişkin Diyarbakır Adliyesi önünde açıklamada bulundu. Narin’in cansız bedeni üzerinde yapılan incelemede, 19 gün su altında kaldığı için üçüncü bir kişiye ait DNA örneğinin olmadığının rapor haline getirildiğini belirten Eren, “Bu bir ön rapor değil, Diyarbakır Adli Tıp Kurumu’nun Narin’in bedeni ve Narin’in içinde bulunduğu torbada aldığı üçüncü şahıslara ait DNA örneğinin çıkabilme olasılığına ilişkin numunelerden, herhangi bir DNA örneğinin çıkmadığına dair rapor. Yanlış bir tanımlama var. Adeta Narin’i ölümüne ilişkin sebebe veya sebebin tespiti konusunda bir rapormuş gibi bir algı var ancak bu rapor sadece Narin’in üzerinde üçüncü bir kişiye ait DNA örneğinin çıkıp çıkmamasına dair bir rapor" ifadelerini kullandı.
"Maalesef söyledik, en büyük kaygımız da oydu. 19 gün gibi uzun bir süre içerisinde su altında kalmış olması, bu yönlü bir tespitin yapılmasına ilişkin koşulları ortadan kaldırıyor" diyen Eren şöyle devam etti: "Daha doğrusu olası bir numune varsa üçüncü şahsa ilişkin de maalesef bu süre zarfı içerisinde tespiti konusunda süreci zorlaştırıyor. Gelen rapor da bunu doğrulamış oldu. 19 günlük bir süre zarfı içerisinde Narin’in üzerinde herhangi bir üçüncü şahsa ilişkin bu sebepten dolayı bir DNA örneğinin çıkmadığını söyleyebiliriz."
"Ölüm sebebine ilişkin ön rapor değil"
Bu raporun yalnızca DNA örneğine ilişkin Diyarbakır Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan bir rapor olduğunu vurgulayan Diyarbakır Baro Başkanı şunları söyledi: “Bir insan üzerinden DNA örneği yani tensel temas etmiş kişileri tespit edebilmeniz için, üçüncü kişilere ait olası kıl, saç, et parçası olabilir, bir belirleme yapacak koşul yok. Alınan numunelerin hiçbiri bu konuda bir veri sağlayamamış. Bu sadece DNA örneğine ilişkin Diyarbakır Adli Tıp Kurumu’nun raporu. Henüz ölüm sebebine ilişkin de birçok verinin gönderildiği, İstanbul’dan gelecek rapor halen gelmedi. Bunu da düzeltmemiz gerekir. Çünkü bazı sosyal medya hesaplarında adeta ‘Ölüm sebebine ilişkin bir tespit yapılamadı’ yönünde bilgiler var. Bunu düzeltmiş olalım."
Kaynak: DHA
