19 Şubat 2025, Çarşamba Gazete Oksijen
Haber Giriş: 30.01.2025 09:55 | Son Güncelleme: 30.01.2025 10:29

İmamoğlu: Türkiye’de hukukun üstünlüğü değil, üstünlerin hukuku egemen oldu

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Yarın ifade vermeye adliyeye gideceğini belirten İmamoğlu "Ne yazık ki Türkiye’de hukukun üstünlüğü değil, üstünlerin hukuku egemen olmuştur. Oysa Anayasa’nın 10. Maddesi’nde ne yazıyor? Kanun önünde herkes eşittir" dedi
İmamoğlu: Türkiye’de hukukun üstünlüğü değil, üstünlerin hukuku egemen oldu
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, sosyal medya hesabından başlattığı yayınla gündeme yönelik açıklamalarda bulundu. İmamoğlu cümlelerine hükümete yönelik eleştirileriyle başladı: 

"Bu cennet vatanı bu dinamik ülkeyi yönetemez hale geldiler. Bakın iş sorumluluk almaya gelince bakanları birbirlerini suçluyorlar. Bu fotoğraf çöküşün fotoğrafıdır. Türkiye bu akla, bu ahlaka, bu zihniyete daha fazla emanet edilemez. Bu kötü gidişata 'dur' demek için partimiz yola çıkmıştır." 

'Tek yol erken seçim'

Erken seçim vurgusu yapan İBB Başkanı, "Bu dibe vuruştan kurtulmanın tek yolu seçimdir. Erken seçimdir. Bu yüzden Genel Başkanı’mız Sayın Özgür Özel, partimiz için son derece tarihi, son derece demokratik bir Cumhurbaşkanı adayı belirleme sürecini başlatmıştır. CHP’nin tam 1.6 milyon üyesi ön seçimlerde partimizin adayını belirleyecek. Ülkemiz tarihinde ilk defa yapılacak olan bu demokratik uygulama, yakın geleceğimiz adına büyük bir devrimdir, tam bir demokratik devrimdir. O yüzden partimizin bu kararını en güçlü şekilde destekliyorum" dedi. 

'Yolun sonu aydınlık'

İmamoğlu konuşmasını "Bilmeliyiz ki bu yol güllük gülistanlık değildir, engebe ve tuzaklarla dolu bir yoldur. hepimiz bu süreçte güçlerimizi birleştirmeliyiz. Ama çok iyi biliyorum ki bu yolun sonu aydınlıktır, huzurdur, huzur dolu iktidar yoludur. biz bu yola çıktık, artık bizim için bu yoldan dönüş yok, azimle yürümeye devam edeceğiz, milletimiz için tam yol ileri demeye devam edeceğiz" ifadeleriyle sürdürdü.

'Yarın Çağlayan Adliyesi'ndeyim'

İmamoğlu hakkında başlatılan soruşturmalara da değinerek "Sevgili vatandaşlarım bildiğiniz gibi yarın sabah Çağlayan Adliyesi’nde ben de olacağım. Tam bir abi baba duygusuyla, bizlere bugünleri reva görenlere 'Sizin bu milletin evlatlarına yaşattığınız adaletsizlikleri biz sizin evlatlarınıza yaşatmayacağız çünkü bizim iktidarımızda yargı bağımsız olacak' dediğim için hakkımda açılan soruşturmada ifade vereceğim. ayrıca bize karşı kurduğu tüm tuzakları, hazırladığı tüm raporları ifşa ettiğimiz bilirkişiyi milletimize anlattığım için de ifadem alınacak. Düşünebiliyor musunuz? Yargının bağımsız olmasını, herkesin adalete güvenebilmesini istediğim için 16 milyon İstanbullu’nun belediye başkanı olarak bunları ifşa ettiğim için ifadem alınacak" diye konuştu.

'Demokrasilerde millet hesap vermez, hesap sorar' 

"Yarın sadece benden ifade alınmayacak. Benim gibi düşünen 10 milyonlarca vatandaşımızdan ifade alınacak" diyen İmamoğlu cümlelerine şöyle devam etti: 

"Demokrasilerde millet hesap vermez, hesap sorar. Muhalefetsiz bir ülke yaratmak hevesiyle hukuk görüntüsü altında bir siyası operasyonu sürdürüyorlar. Yargı tacizini sürdürüyorlar; ama kimsenin endişesi olmasın, millet büyüktür. Sandık gelir herkes boyunun ölçüsünü o sandıkta alır. Bu yolculuktan dönmeyeceğim. Cesaretimiz var, heyecanımız yüksek. Bu aziz milletin evlatları için her alanda sonsuz mücadeleye devam edeceğim. Daha önce dediğim gibi: Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz."

'Kötülük duvarının kilit taşını söktüm'

Bilirkişi soruşturması hakkında da konuşan İmamoğlu "S.B. bilirkişisini tanıttım. Bu şahsın hukuksuzlukların perdesi yapılmaya çalışıldığını, olmayan raporların nasıl iddianameye girdiğini, raporların nasıl değişime uğradığını, imzasız raporla bu kişi üzerinden insanların nasıl suçlandığını belgeleriyle açıkladım. Bu tarihi ifşa, bize tezgah kuranları büyük paniğe uğrattı. Çünkü kötülük duvarının kilit taşını böylece yerinden söktüm ve o duvar oyun kuranların üzerine devrildi. Bu sözde bilirkişiye ulaşan ve konuşmasını yayınlayan gazetecilere masum gazetecilere jet hızıyla gözaltılar yapıldı. Acımasız uygulamalar yapıldı. Belli ki panikleri büyüktü. Halk TV’den 4 gazeteci saatlerce gözaltının ardından adli kontrolle serbest kalırken ne yazık ki gazeteci Suat Toktaş tutuklanmıştır. Çok üzücü" dedi. 

'Türkiye'de hukukun üstünlüğü değil, üstünlerin hukuku egemen olmuştur'

İmamoğlu gazetecilerin tutuklanmasına ilişkin 2019 seçimlerini hatırlatarak şunları söyledi:

"Gazeteciler büyük sıkıntı çekerken, marifetlerini belgelediğimiz insanlara kötülük yapan, insanları hapiste tutmak için gayret eden ve bu işin içinde olan bilirkişisi ise ne yazık ki adeta bilinmez büyük bir koruma altında. Sen ne yaptın diye soran bile yok. Belli ki tek başına yapmamış. Bu olay, şu yaşanan, hukuksuzluk, garabet, bir gazeteci için tutuklama gerektiren suçsa buradan milletimize hatırlatmak isterim. 31 Mart 2019 seçimlerinde Ekrem İmamoğlu seçimi kaybetsin diye devletimizin kırmızı bültenle aradığı bölücü bir terör örgütü, devletin ve milleti vergileriyle çalışan kanalı olan TRT’ye çıkarılmıştı. Hatırlayın, dün gibi. Kendisine benim aleyhime, rakibin lehine demeç verdirildi. TRT’de bu şahsı konuşturanların başına bir şey gelmedi. Garabetin dik alası işte budur. Ne yazık ki Türkiye’de hukukun üstünlüğü değil, üstünlerin hukuku egemen olmuştur. Daha doğrusu bir avuç insanın. Oysa Anayasa’nın 10. Maddesi’nde ne yazıyor? Kanun önünde herkes eşittir."

'Susturmaya çalışıyorlar, çünkü yönetemiyorlar'

Vatandaşa seslenen İmamoğlu "Bir avuç insan, gazetecileri, akademisyenleri, iş insanlarını her insanımızı susturmaya çalışıyor. Susturamayacaklar. Çalışıyorlar çünkü artık ekonomiyi, ülkeyi yönetemiyorlar. Biliyorum bu yüzden her biriniz uzun zamandır çok ağır yoksullukla, hayat pahalılığıyla, işsizlik ve geçim sıkıntısıyla yaşıyorsunuz. Biliyorum ülkenin dört bir yanında yaşanan felaketler, milletimize yaşatılan büyük acılar, hastanelere kadar nüfuz etmiş yaygın bir çeteleşme ve buna karşılık ülkeyi yöneten bir avuç insanın sorumsuz tavırları sizin canınızı çok sıkıyor. Canınızın nasıl yandığını hissetmiyorlar. Bir avuç insanın mutluluğu onlar için yeterli. Bir kişiyi mutlu etmek onlar için yeterli" dedi. İmamoğlu şöyle dedi: 

"Günlerdir hukuk önünde, garabet içerisinde gazetecilere çektirilen hukuksuzluğa isyan ediyorum. Belki ekonomik verilerde rakamlar değişiyor; ama derin geçim sıkıntısı hiç değişmiyor. İktidar ne yazık ki ekonomik sorunlara çare olamıyor, olamayacak. Adaletin olmadığı yerde istikrar olmaz, ekonomik refah olamaz. Milletten yetki isterken vaatleriyle kapınızı çalanlar iş sorumluluk almaya geldiğinde ortadan kayboluyorlar. Ekonomimiz şahlanacak diye sizi aldattılar. 10 yıl geçti. Şahlanan sadece bir avuç insan oldu."