11 Şubat 2025, Salı Gazete Oksijen
Haber Giriş: 05.02.2025 17:52 | Son Güncelleme: 05.02.2025 18:48

İmamoğlu'ndan 'Akın Gürlek iddianamesi' ile ilgili açıklama: İncinen başsavcının yardımcısı yazmış

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, hakkında 7 yıl 4 aya kadar hapis ve siyasi yasak istemiyle hazırlanan iddianameyle ilgili, "Başsavcı incindi diye hakkımda hazırlanan iddianameyi, ifademi alan savcı bey yerine incinen başsavcının yardımcısı yazmış" yorumunu yaptı
İmamoğlu'ndan 'Akın Gürlek iddianamesi' ile ilgili açıklama: İncinen başsavcının yardımcısı yazmış

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Başsavcı Akın Gürlek'e yönelik ifadeleri gerekçe gösterilerek başlatılan soruşturmada 7 yıl 4 aya kadar hapis ve siyasi yasak istemiyle hazırlanan iddianameyle ilgili X hesabından açıklama yaptı. 

"Bunu da heybenize yazın"

İmamoğlu'nun paylaşımında şu ifadeler yer aldı: "Başsavcı incindi diye hakkımda hazırlanan iddianameyi, ifademi alan savcı bey yerine incinen başsavcının yardımcısı yazmış. Daha mahkemeye ve avukatlarıma gönderilmeden iktidar medyasına dağıtılan evrak paniklerinin resmidir. Bu davaları “yakından” takip eden, içeriklerini bilen Cumhurbaşkanı Erdoğan, belli ki seçimde milletin önüne mertçe çıkmak yerine, masabaşı oyunlarıyla ayakta kalacağını sanıyor. Milletimiz demokrasiye ve kendi seçme hakkına zerre itibar etmeyene artık itibar etmemektedir. Bunu da heybenize yazın."

Ne olmuştu?

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında, katıldığı bir panelde İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'le ilgili kullandığı ifadeler nedeniyle "terörle mücadele eden kişileri hedef göstermek", "hakaret" ve "tehdit" suçlarından 2 yıl 8 aydan 7 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle iddianame düzenlendi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçlar Soruşturma Bürosunca hazırlanan iddianamede, Başsavcı Akın Gürlek "mağdur" sıfatıyla yer aldı. İmamoğlu hakkında ayrıca, Türk Ceza Kanunu 53. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, 'sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten yoksun bırakılır" maddesinin uygulanması talep edildi.