06 Kasım 2024, Çarşamba Gazete Oksijen
Haber Giriş: 16.03.2024 22:10 | Son Güncelleme: 16.03.2024 22:31

İstanbul'da Büyük Hekim Yürüyüşü: Şiddetsiz, güvenli, güvenceli bir sağlık ortamı istiyoruz

TTB ve İstanbul Tabip Odası’nın çağrısıyla, 14 Mart Tıp Bayramı Haftası kapsamında Kadıköy Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünden Kadıköy'e yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüşün ardından İskele Meydanı’nda açıklama yapan hekimler 14 maddelik taleplerini açıkladı
İstanbul'da Büyük Hekim Yürüyüşü: Şiddetsiz, güvenli, güvenceli bir sağlık ortamı istiyoruz

Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve İstanbul Tabip Odası’nın (İTO) çağrısıyla her yıl 14 Mart Tıp Bayramı Haftası’nda yapılan Hekim Yürüyüşü, bu yıl 16 Mart 2024 günü düzenlendi. Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir araya gelen hekimlere ve sağlık emekçilerine sağlık emek-meslek örgütlerinin, demokratik kitle örgütlerinin, siyasi partilerin temsilcileri ve milletvekilleri de destek verdi.

Yürüyüşte hekimlerin 14 acil talebinin yazılı olduğu dövizler taşınırken; 'susmuyoruz, korkmuyoruz, hiçbir yere gitmiyoruz', 'yaşamak, yaşatmak istiyoruz', 'sarayın hekimi olmayacağız', 'sağlıkta ticaret ölüm demektir', 'hastaneler halkındır, satılamaz', 'parasız eğitim, parasız sağlık', 'sağlıkta şiddet sona ersin', 'asistan hekim köle değildir', 'vergide adalet istiyoruz', 'saraya değil, sağlığa bütçe' ve 'yaşasın örgütlü mücadelemiz' sloganları atıldı.

"Susmuyoruz, hiçbir yere gitmiyoruz"

Kadıköy İskele Meydanı’nda ilk olarak pandemide ve Şubat 2023 depremlerinde yaşamını yitiren hekimler ve sağlık emekçileri ve tüm canlar için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Basın açıklamasında ilk sözü alan TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı, şunları söyledi:  “Uzun zamandır meslektaşlarımız, kamu hastanelerinde şiddetle burun buruna kalmanın ağırlığı altında eziliyorlar. 5 dakikada bir muayeneye zorlandıklarında, yetemedikleri duygusuyla artık kamudan vazgeçmek zorunda kalıyorlar. İstanbul'da özel hastane sayısı ne yazık ki kamu hastanesi sayısının üç katına çıkmış durumda. Meslektaşlarımız bu çabalar içinde, ya birkaç dakika ayırdıkları hastalarına bakamamanın yükünü omuzlarında hissedecekler. Her gün şiddetle karşı karşıya kaldıklarında ölüme gitme kaygısıyla yaşayacaklar ya da kendilerini bu ülkeden gitme zorunda hissedecekler. Biz meslek örgütü olarak, onları sermayenin kollarına, onları yurtdışına göç etmek yoluna bırakmamak için mücadele ediyoruz. Hep birlikte, Türkiye'nin her yerinden, Türk Tabipleri Birliği ve Tabip Odaları, bugün bu 14 Mart'ı olmasa da önümüzdeki 14 Mart'ları hep birlikte, bayram tadında kutlama sözü vermeliyiz. Birlikte olacağız, birlikte kutlayacağız. Susmuyoruz, hiçbir yere gitmiyoruz.” 

İTO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Nergis Erdoğan da hekimlerin ve sağlık emekçilerinin son derece haklı, basit, uygulanabilir talepleri olduğunu fakat bu taleplerin hayata geçirilmesinin bir siyasi tercih olduğunu ifade etti. Bu siyasi tercihin örneklerinin sağlığın özelleştirilmesinde, vergilerdeki adaletsizlikte, deprem politikalarında görülebildiğini kaydeden Erdoğan, “Tercihi kendimizden yana döndürebilmek için güçlü olmaya, birlikte hareket etmeye ihtiyacımız var. Hep birlikte bu tercihleri değiştireceğimiz, karar masalarına oturacağımız günlere olan inancımızla 14 Mart Tıp Haftamızı kutluyorum” dedi.

14 acil talep

İstanbul Tabip Odası adına basın açıklamasını İTO Yönetim Kurulu üyesi Dr. Saffet Ercan okudu. “Hekimlere şiddetsiz, güvenli, güvenceli, demokratik çalışma koşulları sağlayan, halkımız için ulaşılabilir bir sağlık ortamı istiyoruz” diyen Ercan, hekimlerin 14 maddeden oluşan taleplerini şöyle açıkladı:

  • 1. TTB’nin sağlıkta şiddet yasa teklifi, şiddetsiz, güvenli çalışma ortamları için mekânsal önlem önerileri kabul edilmelidir. Güvenli çalışma ortamlarının sağlanması idarecilerin sorumluluğundadır. Şiddet olaylarında idarecilerin sorumluluğu öncelikli olarak dikkate alınmalıdır.
  • 2. Hekimlerin/sağlık emekçilerinin dinlenme koşulları, sağlık hizmetinde hataya sevk etmeyecek şekilde yeniden düzenlenmelidir. Doktor dinlenme odaları, emzirme odaları, kreş her sağlık kurumunda yeterli sayıda sağlanmalıdır. Nöbet ertesi izin, idarecilerin insafına bırakılmamalıdır.
  • 3. Pandemilerde, pandemiye yol açan hastalık, sağlık emekçileri için illiyet bağı aranmadan meslek hastalığı kabul edilmelidir.
  • 4. Sağlık emekçileri için fiili hizmet süresi zammı 120 gün olmalıdır.
  • 5. Hekimlerde ek gösterge üst sınırı 7600’e yükseltilmelidir.
  • 6. Tüm sağlık emekçilerine hakları olan, hiçbir koşuldan negatif etkilenmeyen, emekliliğe yansıyan, gerçek enflasyona uygun, insanca yaşayabilecekleri tek kalem maaş verilmelidir.
  • 7. Emekli sandığı, SSK, Bağ-Kur emekli aylıkları arasındaki uçurum giderilmeli, tüm emekli hekim aylıkları yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalı, tüm hekimler emeklerinin hakkı ölçüsünde emekli ikramiyesi alabilmelidir.
  • 8. Vergide adalet istiyoruz! Vergi dilimi üst sınırı yüzde 15 olmalıdır.
  • 9. Muayene süreleri, bilimsel ve nitelikli sağlık hizmeti gözetilerek düzenlenmelidir.
  • 10. Acil servislerde yeşil alan kaldırılmalı, poliklinik hizmeti verilmemelidir.
  • 11. Sağlık ortamına dair düzenlemeler, TTB ve ilgili sağlık emek-meslek örgütlerinin görüşleriyle yapılmalıdır.
  • 12. Atamalar bilimsel ölçütlere ve liyakate dayalı olmalıdır.
  • 13. Tıp fakültesi ve tıpta uzmanlık eğitimi kontenjanları, eğitimin niteliği gözetilerek azaltılmalıdır.
  • 14. Koruyucu sağlık sisteminin öncelendiği, güçlü ve bölge tabanlı birinci basamak, basamaklandırılmış ve parasız bir sağlık sistemi inşa edilmelidir.