21 Mayıs 2025, Çarşamba
Abone Ol Giriş yap
21.07.2023 04:30
Binnaz Saktanber
Binnaz Saktanber

Çıkar içindeki pembeyi

1959’da Mattel’in kurucusu Ruth Handler tarafından yaratılan 65 santimlik Barbie, astronottan ABD Başkanı’na, yaptığı 250 farklı iş ve evi, arabası ve aksesuarlarıyla hem idealist hem de materyalist bir dünyanın kapılarını açtı
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

O kimileri için bir nefret objesi, kimileri içinse sevginin en plastik hali. Bir yandan ulaşılması imkânsız güzellik standartlarını teşvik ettiği için eleştirilen, bir yandan da hayal dünyamızı genişletip, ne istersek onu olabileceğimizi söylediği için takdir edilen bir kültürel sembol. 60 yıldır hayatlarımızda olan Barbie, bugün gösterime giren ilk “canlı” filmiyle yepyeni bir döneme adım atıyor. Karşımızda yıllardır küçümsenen pembe estetiğine sahip çıkan, feminist olmak için süsü püsü bir kenara bırakmanın gerekli olmadığını savunan yeni nesil bir Barbie var. Peki bu Barbie gerçekten feminist bir ikon mu yoksa sadece oyuncak satmakla ilgilenen bir şirketin boş bir ürünü mü?

Yazının tamamını görebilmek için lütfen abone olun. ABONE OL Aboneyseniz üye girişi yapınız.
Oksijen'e e-gazete aboneliği ile edineceğiniz avantajlar; Oksijen yazarlarının tüm yazılarına erişim Gazeteoksijen.com üzerinden 7/24 güncel haber erişimi Her gün e-posta kutunuza gelen Oksijen bülteni Gazete Oksijen, O2 ve özel yayın arşivine erişim

Hesap oluşturun

veya
Zaten üye misiniz? Üye girişi yapın
Binnaz Saktanber
Binnaz Saktanber