Uzak yıldızların pırıltıları, bir yandan başımızın üstündeki bu uçsuz bucaksız astronomik baleyi aydınlatırken, diğer yandan da bizi kendine çağırıyor. Türümüzün, karşı konulamaz bir dürtüyle bu uzak gök cisimlerine ulaşma arzusuysa, modern teknolojideki yenilikçi sıçramaları körüklemeye devam ediyor. Bu teknolojiler arasında belki de en şiirsel olanı, kulağa bir bilim kurgu romanından (mesela son dönemlerde epey popüler olan 3 Cisim Problemi’nden) fırlamış gibi gelen, ancak tamamen mevcut bilimsel çabanın sınırları içinde yer alan bir kavram olan “Güneş yelkenleri”. NASA’nın 23 Nisan 2024’te, Rocket Lab firmasının Electron isimli roketiyle Yeni Zelanda’daki Fırlatma Kompleksi 1’den Güneş’e gönderdiği Gelişmiş Kompozit Güneş Yelkeni Sistemi (ACS3) görevi, bu teknolojideki en önemli atılımlardan birinin habercisi. Eğer arzu edilen sonuçlar alınırsa, uzayın engin bilinmeyenlerini keşfetme yeteneğimizi geliştirmekte büyük bir rol oynayabilir.
03.05.2024 04:30
İnsanlık, hayallerinin ötesine yelken açıyor
NASA’nın geçen hafta uzaya gönderdiği Gelişmiş Kompozit Güneş Yelkeni Sistemi beklentileri karşılarsa, derin uzay görevlerinin önündeki en büyük engel olan kimyasal yakıtlı roketlerin esaretinden kurtulup yepyeni ufuklara doğru yol alabileceğiz
A+
Yazı Boyutunu Büyüt
A-
Yazı Boyutunu Küçült
* Bu haber/yazı ve resimlerin eser sahipliğinden doğan tüm hakları Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’ne ait olup işbu yazı/haber ve resimlerin, kaynak gösterilmeksizin kısmen/tamamen izin alınmaksızın yeniden yayımlanması yasaktır. Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’nin, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 24. maddesinden doğan her türlü hakkı saklıdır.
Zehir olduğunu bile bile neden alkol tüketiyoruz?
05 Aralık 2025
Bir dahinin çelişkilerle dolu yaşam öyküsü
14 Kasım 2025
Yapay zeka bir balon mu?
07 Kasım 2025
Yalnızlık epidemisi sizi de kuşattı mı?
31 Ekim 2025
Harvard’lı profesörün ‘uzaylı’ iddiasına 8 yanıt
Tüm Yazıları
24 Ekim 2025