22 Kasım 2024, Cuma Gazete Oksijen
05.03.2021 06:00

Ölüleri dirilten yapay zekanın perde arkası

Dünyayı saran yeni çılgınlığın ardındaki firma MyHeritage'ın asıl iş alanı genetik kökenler üzerine araştırma yapmak. Sadece birkaç günde milyonlarca fotoğraf yüklenen DeepNostalgia bu amaçla sınırsız veri kaynağı olarak kullanılabilir

Aslen bir genetik köken bulma firması olan MyHeritage, İsrailli bir teknoloji firması olan D-ID ile işbirliği yaparak, yapay zeka teknolojisi yardımıyla eski fotoğrafları hareketlendiren DeepNostalgia, yani “Derin Nostalji” isimli bir uygulamayı yayınladı. Özellikle de video kameraların icadından önceki zamanlarda yaşamış aile bireylerinin fotoğraflarını, sanki canlılarmış gibi hareket ettirmenizi ve gülümsetmenizi sağlayan bu uygulama, tüm dünyayı kasıp kavurdu, Türkiye’de de hızla popülerleşiyor. Bu tür bir yapay zeka uygulaması geliştirmek için, öncelikle çok sayıda insanın (bu durumda MyHeritage firması çalışanlarının) fotoğrafları ile çeşitli jest ve mimiklerini gösterdikleri anlar saatler boyunca video olarak kaydediliyor. Yapay zeka algoritması bu fotoğraf ve video verisi üzerinden eğitiliyor. Eğer yapay zeka veriyi başarıyla öğrenebilirse, kendisine beslenen fotoğraf ve videoların arasındaki ilişkiyi öğreniyor ve sonrasında kendisine bir fotoğraf verdiğinizde, o fotoğraf içindeki yüzü algılayıp, hareket etseydi nasıl görüneceğini size sunabiliyor.

Gözümüz algılayamaz

Bu arada şunu da hatırlatmakta fayda var: Video dediğimiz şey, hareketli fotoğraflardan ibaret! Fotoğraf dediğimiz şeyde, 1 saniye içerisinde en fazla 1 kare görebiliyorsunuz: Elinizdeki fotoğrafı! Video dediğimiz şeyde ise, 1 saniye içerisinde 25, 30, 60, 120, 240 gibi değişen sayılarda fotoğraf kareleri görüyorsunuz. Bu kareler arasında ufacık hareket farkları var. Saniyede 14 ila 17 karenin üzerine çıktığınız anda, gözünüz artık iki fotoğraf karesi arasındaki geçişi algılayamıyor, beyninizde bu kadar çok sayıda kare, sanki hareket akıcıymış gibi yorumlanıyor ve video dediğimiz şey elde ediliyor. İşte DeepNostalgia isimli yapay zeka da, fotoğraftan yola çıkarak videoya ulaşması için gereken ara basamakları (fazladan kareleri) nasıl doldurabileceğini tahmin eden bir yazılım özünde… Ne yazık ki bu teknoloji kusursuz değil. Örneğin çok yandan çekilmiş fotoğraflarda veya aynı karede birden fazla kişi dip dibe duruyorsa, pek iyi çalışmıyor. Hatta hareketlendirdiği şeyin fotoğraf olmasına bile gerek yok, bir resmi bile canlandırmayı başarabiliyor! Bu sırada bazen gerçekçiliği sağlamak için, fotoğrafın açısına ve çekim biçimine bağlı olarak dişler ve kulaklar eklemek zorunda kalabiliyor. Kimi zaman da yüzü veya karmaşık saç detaylarını tam olarak algılayamadığı için hata yapabiliyor. Ama şimdiden bu teknolojinin başarabildikleri, şahsen benim tüylerimi diken diken etmeyi başardı.

Tam versiyon 129 dolar

DeepNostalgia aracını herkes ücretsiz olarak kullanabiliyor; ancak ücretsiz yapılan hareketlendirmelerde videonun altına firma logosu ekleniyor ve sadece 5 adet üretmenize izin veriliyor. Bu sınırları aşmak isterseniz, yılda 129 dolar ödemeniz gerekiyor. Ücretsiz olmasından ötürü ilk birkaç gününde o kadar yoğun ilgi gördü ki, MyHeritage sitesinin çökmesine neden oldu. Bu nedenle firma, aracı geçici olarak sitesinden kaldırdı; ama en son kontrol ettiğimde geri gelmişti ve kullanılabiliyordu, siz de deneyebilirsiniz. Hesabınızı oluşturduktan sonra ister web siteleri üzerinden, ister mobil uygulamaları üzerinden DeepNostalgia aracına fotoğraf yükleyebiliyorsunuz. Gerisini sistemleri hallediyor: Önce fotoğraflarınızı, özellikle de eski fotoğraflarınızı temizleyip, yüksek çözünürlüklü bir şekilde analiz ediyor, sonrasındaysa en uygun gördüğü animasyon türünü uyguluyor. Ama animasyonların hepsi aşağı yukarı aynı jest ve mimiklere dayanıyor: Kafayı sağa sola, yukarı aşağı döndürme, gözleri hareket ettirme ve gülümseme gibi... Bu kısıtlı hareketler, o eski, siyah-beyaz fotoğraflarla birleştiğinde oldukça kasvetli ve ürpertici bir hava katıyor. Ürpertici demişken, konu internet üzerinde fazlasıyla tartışmayı tetikledi: Örneğin işin etik boyutunda, bu şekilde hareketlendirilme ve dolayısıyla haklarında halihazırda kayıtlarda var olan bilgi derinliğinin artırılması konusunda rızası olmayan kişilerin fotoğrafları kullanılmalı mı? Çünkü site, herhangi birinin fotoğrafını kullanmanıza ve canlandırmanıza izin veriyor. Benzer şekilde, ağır kayıplar yaşamış kişilerin, beklemedikleri bir anda bu tür hareketlendirilmiş fotoğrafları görmeleri halinde psikolojik problemler yaşamaları olası. 
Uygulamanın ilk günlerinde gördüğü ilgi, sitesinin çökmesine neden oldu
Uygulamanın ilk günlerinde gördüğü ilgi, sitesinin çökmesine neden oldu

Rıza problemi var

Siz bu satırları okurken, muhtemelen daha şimdiden milyonlarca kare siteye yüklendi, analiz edildi ve hareket ettirildi. Bu kadar popüler bir uygulamanın ücretsiz bir şekilde erişilebilir olmasının bir nedeni var: Hem daha fazlasını isteyenleri üyeliğe teşvik etmek, hem de insanların soy hatlarına dönük verileri tek bir bünyede toplamak üzere yola çıkmış bir firma için sınırsız bir veri kaynağı! Dolayısıyla ortada bir rıza problemi olduğu açık. Hele ki bunun üzerine, MyHeritage'ın 2018 yılında 92 milyon kullanıcısının e-posta adresleri ve şifrelerini sızdırmasıyla sonuçlanan veri skandalı da dahil edilince, bazı etik problemlerin düşünülmesi gerektiğini söyleyebilirim.

Kimileri memnun

Ama bu teknolojinin insanların özlem duydukları kişilerle, belki de hareketlerini hiç görmedikleri kişilerle özel bir bağ kurmalarını sağlayacağını düşünen birçok insan da var. Bir Twitter kullanıcısı, aracı kullanarak ölmüş annesinin fotoğrafını canlandırdıktan sonra, “Annem 1992 yılında öldü. Bu fotoğraf 25 yaşında babamla nişanlanırken çekilmiş. Göz yaşlarımı tutamıyorum. Çok güzel bir kadındı…” diyor. Bir diğeri “Nefesim kesildi… Babaannemi hayata geri getiren bu fotoğraf, mezuniyet töreninde çekilmiş. Gülümsediğini görünce ben de gülümsedim. 1994’te öldü ama onu böyle görünce bir anlığına boğulduğumu hissettim” diyor.

Diğerleri yolda

Yapay zeka ürünleri hayatlarımıza girdikçe, geçmişi canlandırmak daha da kolaylaşıyor: Daha geçtiğimiz aylarda Microsoft, ölüleri konuşturabileceği düşünülen bir chatbot patenti aldı, bir alkol firması, DeepFake teknolojisi sayesinde ölü bir şarkıcıyı reklam videosunda oynattı, Koreli bir pop şarkıcısının yapay zeka ile oluşturulmuş bir modeli televizyonda bir şarkı söyledi.  Bana kalırsa geçmişe dönük olarak yaptığımız tüm bu yapay zeka dokunuşları, ürpertici olması bir yana, hiç kuşkusuz, o fotoğraflarla ve çizimlerle ölümsüzleştirilen isimlerin de insanlığına insanlık katıyor, onları bizden biri yapıyor ve kim bilir, belki de bizi unuttuğumuz geçmişe biraz daha bağlıyor.
Çağrı Mert Bakırcı
Çağrı Mert Bakırcı
[email protected]