02 Mayıs 2024, Perşembe Gazete Oksijen
29.09.2023 04:30

Siz hiç intikam aldınız mı?

Ben almadım hiç, alamadım... İntikamın hakikaten nereden baksak ahmakça bir diyalektiği var. Almaya çalışırken harcadığın düşünsel ve ruhsal çaba o kadar kavurucu ve yok edici ki daha intikam planı yaparken bitkin düşüyor insan

Binlerce insan gibi bizim de son on yılda hayatımız altüst olmuş. Masada üç kişiyiz. Kırklı yaşların en sonunda, ellilerin en başındayız. Gün görmemiş değiliz, farkına varmadan geçen ikbal zamanlarımız olmuş üçümüzün de. Ama son on yılda hayatı sıfırdan yeniden kurmak zorunda kalmışız. Çalış çalış çalış- hayat bu olmuş. Düş ve kalk, acımadı de, devam et. Böyle geçirmişiz son on yılı. İki adam, bir kadınız. Onca yıldan sonra küçücük de olsun bir oh demek, kendimizi tebrik etmek için toplanmışız masada. Mutlak bir zafer söz konusu değil asla, ama en azından mutlak bir yenilgi olmamasına kadeh kaldıracağız. Pek de fena olmayan bir şarap söylemişiz. Ağzımızın tadıyla içip muhtemeldir ki güleceğiz. “Ne acayip bir zamandı” diyeceğiz, “Neyse, iyi atlattık” belki. Hatta belki birbirimizi ufak tefek tebrik bile edebiliriz. Dile kolay, sıfırdan yeniden başlamak zorunda olup hem de kırklı yaşlarda, tırmanıp tırmanıp dar ama azıcık dinlenmeye, iki-üç rahat nefes almaya yetecek genişlikte bir platoya gelmişiz. Yayla diyemeyiz, ama bir düzlük işte neticede. Tırmanmamız gereken kilometreler var daha ama ‘acımadıki’ler fazla birikmiş, omuzlar sırtlar bir sıvazlama için yanıp tutuşuyor. Ezcümle, duruyoruz neticede, durup geldiğimiz yola bakıyoruz. En azından plan bu, geldiğimiz mesafeye dönüp keyifle bakacağız.