Emre Kurttepeli girişimci kimliğiyle öne çıkan bir iş insanı. Mynet ve 50’den fazla şirketin kurucusu ve melek yatırımcısı. Aynı zamanda Endeavor Yönetim Kurulu Başkanı ve Galata İş Melekleri Kurucu Başkanı. Pandemi sonrasındaki girişimcilik ekosistemi ve yeni girişimcilere rehberlik edecek deneyimlerini konuştuk. Girişimcilik dediğimiz zaman aslında çok kapsamlı bir sayfa açıyoruz. Şu anda Türkiye’nin dev şirketleri de bir girişimcilik öyküsünün temelinde kuruldu. Ancak yeni teknolojilerin hayatımıza girmesiyle girişimciliğin boyutları ve yolculuğu farklılaştı. Türkiye hangi noktada? Doğru, sanayicilikle başlayan girişimciliğin uzun bir geçmişi var Türkiye’de de. Ancak yeni teknolojilerin hayatımıza girmesiyle girişimcilik ayrı bir safhaya geçti. Günümüzden konuşmak isterim. Ülkelerdeki girişimcilik dünyasını değerlendirmek için unicorn (değerlemesi 1 milyar doları aşan) şirketlerin sayısına ve etkinliklerine bakmak gerekiyor. Son dönemde Türkiye girişimcilik dünyasından 4 unicorn şirket (Peak, Dream Games, Getir, HepsiBurada) çıktı. 2022’ye kadar bu sayının 6-7 olmasını bekliyorum. 85 milyon nüfusu olan, dünya ekonomisinde ilk 20’de yer alan bir ülke için bu sayı düşük. Baktığımızda Brezilya’da 15, Hindistan’da 85’i geçmiş, Amerika ve Avrupa ülkelerini hiç saymıyorum. Güney Kore, Endonezya, Latin Amerika’dan da çok büyük girişimler çıkmaya başladı. Önceleri Silikon Vadisi’nin tekelinde olan iş şu anda dünyaya yayılıyor. Bunun içinde Çin’in de ayrı bir yeri var. Siz 20 yıldır bu dünyanın içindesiniz. Trendyol’un kurucularındansınız. Peak Games’te Sidar Şahin sizinle çalışmıştı. Insider’ın yatırımcısısınız. Melek yatırımcı olduğunuz birçok şirket iyi yol aldı. Son dönemdeki hareketlilik Türkiye’yi nereye taşıyacak? Türkiye’de özellikle milyar dolarlık girişimleri iki türe ayırıyorum. Biri lokal işler. Bunlar daha çok Türkiye’de kalan ama 85 milyon içindeki tüketici nüfusun etkisiyle belli boyuta erişen ve erişebilecek işler. Bunların içinde en büyük kalemi e-ticaret girişimleri alıyor. Trendyol, Hepsiburada, GittiGidiyor, n11 ilk akla gelenler. Popüler olan kapıdan kapıya teslimat işleri var. Getir, Yemeksepeti gibi. Kutu taşıma işlerinin özelliği de şu; bunlar yurt dışında rekabeti olmayan işler. Yani biri yemek siparişini ya da market siparişini Almanya’dan vermiyor. Bunların hepsi öncelikle Türkiye’de operasyonu olması gereken yatırımlar. Türkiye’de büyüyüp, gelişen işler. Bu girişimlerde ivme artacak. Yarın öbür gün bunların arasına, eğer mevzuatta da beklenen değişiklikler olursa Uber ve Martı gibi işler de girecek. Özetle başta söylediğim gibi ikiye ayırıyorum, ilk grupta lokalde başlayan ve güçlenen işler geliyor. Bu işler de lokal kişiler tarafından yönetiliyor. Depoları, nakliyeleri, operasyon maliyetleri var. İşi doğru yapanların nasıl büyüdüğünü hepimiz gördük. Belli bir zaman sonra bunlar satıldığında yabancılar zamanı satın almış oluyor. Bu şirketlerin belli boyuta ulaşacağını görüyorum. Peki bir çıt, bir basamak ötesi nasıl olacak? Beklenti ekonomide de kaldıraç özelliği taşıyan girişim şirketlerinin de olması yönünde… 10 milyar doları aşan 30 milyar dolar değere ulaşacak işler olmalı, olacak da. Ama bunlar ilk günden global olan işler olacak. Yani tüketim hedefi Türkiye değil yurt dışı olan ürün ve hizmetler… Yurt dışı pazarlar için kurgulanmış girişimler. En büyük değişim burada. 5 yıldır değişim var ve devam ediyor. Biz Endeavor’da başından beri gelen girişimlerin içeriklerini, gençlerin, yatırımcıların yolculuklarını izliyoruz. Biz orada da hep “etkin girişimciler” diyoruz. Türkiye’nin en değerli şirketlerinin 5 yıl sonra buralardan çıkacağına inanıyorum. 10 milyar doların üzerinde iş yapan şirketler çıkacak. “Dünyadaki ilk 10 güçlü dev şirket nasıl değiştiyse Türkiye’de de değişecek” diyebilir miyiz? Bu ilk 10-20 şirket arasında her sektörden girişimler olmaz. Ancak kısıtlı, belki iki-üç alanda Türkiye’den globalde iyi çıkış ve iş yapan şirketler çıkacaktır. Hangileri onlar? Fintech (finansal teknoloji şirketleri) ve oyun sektöründen çıkacağını düşünüyorum. Çünkü bu 2 sektörün Türkiye’de bir temeli var. Bankacılık sektöründe ileri düzeydeyiz. Bunlar gelişecek. Benim özellikle ilgi duyduğum alan oyun sektörü. Apple Amerika’nın, Samsung Güney Kore’nin, otomotiv şirketleri de Almanya’nın kaderini değiştirdi. Türkiye’den de fintech, oyun sektörü gibi globalleşebilen sektörlerden böyle şirketler çıkacaktır. İlk grupta anlattığım lokalden güç alarak büyüyen şirketler de satılarak, yurt dışına açılarak yollarına devam edecek, diğer yandan da bu yeni alandan şirketler çıkacak. Dünyada baktığımızda çok farklı alanlarda ülke ekonomisine kaldıraç olan girişimler çıkıyor. Yenilikçilik ve global düşünmek mi en önemlisi, devlet desteği mi? Örnek vereyim. Romanya’da 35 milyar dolara ulaşan UiPath şirketi var. Yapay zeka konusuna odaklanan bir şirket. Romanya sınırlarını çoktan aştı. Dediğim gibi Türkiye’de de oyun sektörü gibi global olabilen sektörlerde potansiyel var.
30.07.2021 04:30
"Türkiye’den 5 yıl içinde 10 milyar doların üzerinde iş yapan şirketler çıkacak"
Mynet ve 50 girişimin kurucusu ve yatırımcısı Emre Kurttepeli Oksijen'e konuştu... "Bana 'Neyi değiştirmek istersin?' diye sorarsan, 'Büyük emeklerle eğitim alan, kendini geliştirme potansiyeli olan gençleri kaybetmemek isterdim' derim. Türkiye gençlerini kazanmalı"
Dünyada risk iklim, Türkiye'de ekonomi
15 Kasım 2024
Reklam piyasası ilk 6 ayda yüzde 145 büyüdü
01 Kasım 2024
Koç Sağlık Grubu ile Mayo Clinic'in büyük işbirliği
Tüm Yazıları
25 Ekim 2024