Komet, aynı namı gibi bir kuyruklu yıldızın tüm ışıltısını ömrü boyunca üstünde taşımış, resim sanatı tarihimizin önemli isimlerinden biri. İçinde bulunduğumuz yıl 80. yaşını kutlayan büyük usta, Dirimart’ta açılan ve 12 Aralık’a dek süren Resim Sergisi adlı yeni sergisinde figüratif resimleriyle alto-modern yapıtlarını bir araya getiriyor. “Resim resimdir” manifestosuyla resmin tüm araçlarını sorunsallaştıran Komet, yani asıl adıyla Gürkan Coşkun; uzun bir aradan sonraki bu ilk sergisinde, 2005 yılında Dirimart’ta yaptığı Beyazlar sergisinde görülen ve resminde çok önemli bir kırılma noktasına işaret eden beyaz, geometrik tuvallere yenilerini ekliyor. Diğer bir yandan da sanatçının Rönesans ve Barok dönem resmine göndermeler yaparak oluşturduğu, diğer bir kırılma noktası olan figürlü resimleri bir arada kurguluyor. Komet aynı zamanda bir şair. Resimlerini yaparken fırçasını şiir yazar gibi, şiir yazarken ise kalemini resim çizer gibi kullanan bir şair-ressam… Yine bu son dönem eserlerinde de gölgeler içinde süzülen ‘AH’lar, ‘Gittin Gideli’ hissedilenler, ‘Hiç Bitmeyecek Gibi’ dizeleriyle de karşılaşıyor, hayatını bir düş gibi yaşayan bir sanatçının ‘düş yaşamında’ geziniyorsunuz. Komet’le yalnızca ‘Resim Sergisi’ni değil, 80 yılının nasıl geçtiğini ve son yıllarda hem tüm insanlıkla birlikte hem de kişisel olarak yaşadığı acıların da izdüşümlerini konuştuk. 80. yaşınıza girişinizi Resim Sergisi adlı serginizle kutluyorsunuz. Öncelikle 80 yıllık yaşamınızı bir “resim sergisi” olarak kısaca anlatır mısınız desem, ne tür “tablolardan” bahsederdiniz? 80 yıl, 80 günde devr-i alem. Gibi… Siz aynı zamanda bir şairsiniz ve serginizde yer alan eserleriniz de birer şiir dizesi gibi bize sesleniyor diyebilir miyiz? Edebiyat, şiir ve resim üreticiliğinizde birlikte mi yer alıyorlar yoksa hepsinin yeri ayrı mı sizin için? Evet. Birlikte yer alıyorlar ama hepsinin yeri ayrı. Çocuklarım sanki, kimisi uslu, düşünceli; kimisi de yaramaz, söz dinlemez. Bazısı çalışkan, diğeri tembel ama ara sıra tartışıp hediyeleri paylaşamasalar bile birbirlerini severler. Siz “Resim resimdir” diyorsunuz, serginizin adı da Resim Sergisi… Biraz açalım mı? Sergilere konseptüal olsun olmasın illa bir ilginç isim koymak moda oldu. Resim sergilerinde de düşünsel temeli olsun olmasın ilginç isimler aranıyor. Hatta bana isim bulayım diye soranlar olmuştur. Mesela Dirimart’ın ilk açılış sergisi benim koleksiyonumla yapılmıştı. Katalog için Musil’in bir metnini koymuş ve başına da Adorno’nun “Her sanat eseri işlenmemiş bir suçtur,” deyişini koymuştum. 110 sanatçının işleri için sergiye Suç Ortaklığı ismini koymuştuk. O yıl ve ertesi yıl en aşağı on sergi aynı ismi kullandı. Yani Resim Sergisi demekle bir küçük eleştiri oku gönderiyorum.
12.11.2021 04:30
“80 yıl, 80 günde devr-i alem gibi…”
Komet 80’inci yaşını yaklaşık iki yıldır üzerinde çalıştığı resimlerden oluşan sergisiyle kutluyor: “Hayat hem acı ve iç karartıcı hem tatlı ve şaşırtıcı”
Türkiye’nin plastik sanatlar tarihine bakmak
15 Kasım 2024
1.5 milyon fotoğraflık arşivden 125 kare
08 Kasım 2024
İstanbul’un ‘kitap bayramı’ başlıyor
01 Kasım 2024
Rumeli Hisarı yakında eski güzel günlerine dönecek
25 Ekim 2024
Burçak Bingöl’ün ‘hatırlama bahçesi’
Tüm Yazıları
18 Ekim 2024