05 Aralık 2025, Cuma
09.09.2025 07:00

Dan Brown yeni kitabı Sırların Sırrı’nı Oksijen’e anlattı

Dünyanın en ünlü gerilim yazarlarından Dan Brown, uzun bir aradan sonra okurlarıyla buluşuyor. “Sırların Sırrı” Altın Kitaplar’dan çıkıyor. Ünla yazar Prag’ın gotik sokaklarında başlayan, bilimin ve mistisizmin sınırlarını zorlayan yeni romanı hakkında Oksijen’e özel zoom üzerinden konuştu
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Sekiz yılın ardından Dan Brown, Robert Langdon’ı bu kez hiç olmadığı kadar tehlikeli, felsefi ve çarpıcı bir serüvene çıkarıyor. “Sırların Sırrı”, Prag’ın büyülü atmosferinde başlıyor; tarihi sırlarla, mistik mitlerle, kuantum fiziğiyle ve insan bilincinin sınırlarını zorlayan sorularla örülmüş sürükleyici bir hikâye sunuyor. “Sırların Sırrı” tüm dünyayla birlikte aynı anda bugün bizde de Altın Kitaplar etiketiyle raflara çıktı.

Brown, Zoom üzerinden yaptığımız özel söyleşide romanın çıkış noktasını şöyle anlatıyor:

“İnsan bilincinden daha büyük bir konu yok. Tüm hikâyemiz, kim olduğumuzu ve evreni nasıl algıladığımızı şekillendiren bu mercek üzerinden geçiyor. Ve bugün, bilim bu konuda bildiğimizi sandığımız her şeyi yeniden sorgulatıyor.”

Romanın merkezinde ise, insan bilincinin bedenden bağımsız olabileceğini öne süren tartışmalı bir teori var. Brown, bu fikre yaklaşımını şöyle açıklıyor:

“Beyin belki de sadece bir alıcıdır. Tıpkı güneşi merkeze koyduğumuzda tüm sistemi yeniden anlamamız gibi, bilinci ‘beden dışı’ bir modelle açıklamaya başladığımızda bambaşka kapılar açılıyor.”

Bu kapıların ardında ise ölüm, yaşam ve varoluş üzerine yepyeni sorular var. Brown, roman boyunca din, bilim ve bilinç arasında şaşırtıcı bağlantılar kuruyor:

“Dünyadaki bütün dinler ölümden sonra bir hayat vaat eder. Şimdi fizik de benzer sorulara yaklaşmaya başladı. Belki de düşündüğümüzden çok daha büyük bir bütünle bağlantılıyız.”

Bu romanda Prag şehri ise, hikayenin başlı başına bir karakterine dönüşüyor. Gizli geçitlerden Golem efsanesine, tarihi kulelerden ölümün sınırındaki deneylere uzanan bu yolculukta, Langdon’ı yine akıl oyunları, ölümcül tehditler ve zamana karşı bir yarışın yanı sıra aşk da bekliyor.

Brown, sekiz yıl süren bu çalışmanın aynı zamanda çok kişisel bir yolculuk olduğunu söylüyor:

“Bu kitabı annemi kaybettikten sonra yazmaya başladım. Ölümün ne anlama geldiğini, bilinç dediğimiz şeyin nerede başlayıp nerede bittiğini anlamaya çalıştım.”

Ve tabii, yazar Türk okurlarını da unutmuyor:

“İstanbul’u hâlâ unutamıyorum. Yerebatan Sarnıcı’nı gördüğüm an yazmakta olduğum “Cehennem” romanının sonunu değiştirme pahasına orayı hikayeye dahil etmiştim. Türk okurlarıma sadece teşekkür etmek istiyorum; çok sadık, çok özel bir kitle.”

Dan Brown’ın en çok konuşulacak romanı Sırların Sırrı ve yazarın Oksijen’e özel anlattıklarıyla dolu tam röportaj, 12 Eylül Cuma günü Oksijen’de!

* Bu haber/yazı ve resimlerin eser sahipliğinden doğan tüm hakları Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’ne ait olup işbu yazı/haber ve resimlerin, kaynak gösterilmeksizin kısmen/tamamen izin alınmaksızın yeniden yayımlanması yasaktır. Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’nin, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 24. maddesinden doğan her türlü hakkı saklıdır.