Uzun zaman geceleri erken yattım. Bazen daha mumu söndürür söndürmez, gözlerim o kadar çabuk kapanıverirdi ki, ‘uykuya dalıyorum’ diye düşünmeye zaman bulamazdım.” Marcel Proust’un yedi ciltten oluşan devasa başyapıtı Kayıp Zamanın İzinde’si bu sözlerle başlar ve böyle uykuyla uyanıklık arasında bir tonda sürer gider. Ve yazar yalnızca uykuya değil, yeni baştan anılarının ve çevresindeki dünyanın onda bıraktığı izlerin içine dalar usulca. Bu son derece masum görünüşlü ilk cümle, katman katman büyüyen, iç içe geçen büyük bir dünyaya ilk giriş biletidir bir bakıma. Tüm dünyadaki Proust severler bu işareti tanır ve kendilerini uzun sürecek bir anımsama eylemine teslim ederler. Peki, ne anlatıyor bu devasa eser ve daha da önemlisi yazılmaya başlandığı 1909 yılından bu yana kendinden söz ettirmeyi ve önemini korumayı nasıl başarıyor? Hali vakti yerinde Parisli bir burjuva ailenin mensubu olan Proust, yazmaya tüm yaşamını adadığı eserinde, aslında en iyi bildiği şeyi Paris’in çok iyi tanıdığı kibar çevrelerini anlatır. Oldukça otobiyografik özellikler taşıyan eserinde kendi yaşamış olduğu dünyayı verir; yani büyük burjuvaziyi, aristokrasiyi, Paris salon çevrelerini, gösterişli malikâneleri, sosyetik banyo merkezlerini… Gerçek hayatta da annesi ve anneannesine duyduğu tutkulu sevgiyi satırlara dökmekle kalmaz, romanının başkahramanı olan yazar karakterine de kendisinin pek çok özelliğini aktarır. Aslında dokuz yaşından beri astım hastasıdır Proust ve bir dönem edebiyat çevrelerinde hızlı bir hayat sürmüş olsa da, özellikle annesinin ölümünün ardından, dışarıdan tamamen yalıtılmış evine kapanmış ve geceleri yatar vaziyette, sabaha dek yatağında o büyük eserini yazmaya çabalamıştır.
30.07.2021 04:30
Marcel Proust 150 yaşında!
Proust’u tanımak, Kayıp Zamanın İzinde’yi tanımaktır diyerek, modern romanın dönüm noktası eserin kodlarını çözüyoruz
A+
Yazı Boyutunu Büyüt
A-
Yazı Boyutunu Küçült
* Bu haber/yazı ve resimlerin eser sahipliğinden doğan tüm hakları Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’ne ait olup işbu yazı/haber ve resimlerin, kaynak gösterilmeksizin kısmen/tamamen izin alınmaksızın yeniden yayımlanması yasaktır. Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’nin, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 24. maddesinden doğan her türlü hakkı saklıdır.
Beymen’in en sanatsal hali
05 Aralık 2025
13 sanatçının eserleri Gala Modern 2025’te buluşuyor
05 Aralık 2025
Yerli boyalarla sanata yeni bir yol
24 Ekim 2025
Bir aşkın sessiz tanığı
Tüm Yazıları
24 Ekim 2025