Davranış bilimi son elli yılda özellikle karar verme alanında insanın duygusal bir varlık olduğunu her geçen gün biraz daha net bir şekilde ortaya çıkardı. İnsanı hayvandan ayıran farkın akıl olduğu ile yetişmiş bir kuşak, her geçen gün verdiğimiz kararlara bakılırsa bizim akıldan ne kadar uzak olduğumuzu gösterir oldu. Korku, öfke ya da gurur gibi temel duyguların tüm kararlarımızda olduğu gibi seçimde oy verme tercihi üzerindeki etkisini kavradıkça, toplumsal olayları anlamak için sosyoloji kadar psikolojiye de ihtiyacımızın olduğunu anlıyoruz. İşte tam da bu nedenle önümüzdeki seçimlerde kimin kazanacağını anlamak için seçmenlerin adaylarla kurduğu duygusal ilişkiye bakmamız gerekiyor. Çünkü önümüzdeki mayıs ayında sandığa gidecek 60 milyon seçmen içerisinde sonucu netleştirecek yüzer gezer seçmen dediğimiz birkaç milyon kişi, kararını son dakikada duygusal olarak verecek. Bu seçmenlerin kararı ideoloji veya vaatler üzerinden değil, daha çok liderler üzerinden belirlenecek.
14.04.2023 04:30
Seçimin sonucunu bu test belirleyecek
Türkiye mayıs ayında tarihinin en önemli seçimlerinden birini yapacak ve bu seçimde sonucu iki soru belirleyecek: Kiminle çay içmek istersiniz? Kimin sürdüğü arabaya binersiniz?
Twitter’dan kurtulmak mümkün mü?
22 Kasım 2024
Trump'a başkanlığı yeniden getiren formül
15 Kasım 2024
Tarihi seçim için üç senaryo
01 Kasım 2024
Kötülüğe doğru götüren dört koşul
25 Ekim 2024
Kadın düşmanı söylem seçimi kazanacak mı?
Tüm Yazıları
18 Ekim 2024