Sağlık altyapıları
Pandemi sırasında İtalya’da, İspanya’da hastane koridorlarında sedyelerde yatan hastaların görüntüleri, sağlık çalışanlarının çaresizliği, Avrupa’nın gelişmiş ülkelerinde bile sağlık altyapısının bu tür küresel salgınlara karşı hazırlıksız olduğunu gösterdi. Dünya Sağlık Örgütü, zengin ülkelere gelişmekte olan ülkelerin sağlık sistemlerini güçlendirmek için acil olarak 16 milyar dolar mali yardımda bulunmaları çağrısı yaptı.
Adaletsizlik ve vicdani yara
Afrika ülkeleri başta olmak üzere birçok yoksul ülkede aşılamaların tek haneli yüzlerde kalması ise hem bu ülkelerin sağlık altyapı yetersizliğini hem de dünyadaki adaletsizliği yeniden yüzümüze çarptı. Hükümetler bilime kulak verseydi ve dünyayla eşit olarak aşıları paylaşmış olsaydı, en az 1.3 milyon hayatı kurtarabilirdik. Her 24 saniyede bir önlenebilir bir ölüm nedeniyle insanlarımızı kaybetmezdik. Bu hayatların kurtarılmaması, dünya vicdanının bir yarası oldu.
MRNa devrimi
Pandemi öncesine kadar bir hastalık için aşı geliştirmek yaklaşık 10 yıl sürüyordu. Kızamık aşısı 9 yıl, kabakulak aşısı 22 yılda geliştirilebildi. mRNA teknolojisi sayesinde koronavirüs için 1 yılda kısa sürede üretilip tüm dünyaya dağıtılan aşılar bundan sonra birçok farklı hastalık için de umut olacak. Özellikle bu aşıların kanser tedavisinde çok önemli rol oynaması bekleniyor.
Uzaktan çalışma
Pandemi iş hayatımızda önemli bir kırılmaya sebep oldu. Sokağa çıkma yasakları başladığında ‘uzaktan çalışma’ birçok şirket için yeni normal haline geldi. Birçok şirket çalışanların evde olmasının verimlilikte herhangi bir kayba sebep olmadığını görünce, büyük ofislere yüksek kiralar ödemek zorunda kalmadan da işlerin yapılabileceği anlaşıldı. ABD’de halen yaklaşık 4.7 milyon kişi, haftanın yarısında evinde, yarısında ise ofiste çalışıyor. Hibrit çalışma modeli Türkiye’de de birçok şirketin standartı haline geldi.
Uzaktan eğitim
Pandemi öncesinde de online eğitimin gelecekte mutlaka öğretim sisteminin bir parçası olacağı uzmanlar tarafından dile getiriliyordu. Ancak pandemi bu süreci birden hayatımıza sokunca Türkiye dahil birçok ülke bu duruma hazırlıksız yakalandı. Türkiye’de ortaokul çağındaki öğrencilerin en az yüzde 24’ü uzaktan eğitimi kullanamadı, 48 milyon lise öğrencisinin yüzde 18’i teknolojik imkanların yetersizliği nedeniyle derslerinden geri kaldı. Yine de eğitimciler uzaktan eğitimin ilerleyen yıllarda da özellikle yükseköğrenimde hayatımızda yer almaya devam edeceği konusunda emin.
Uzun Covid
Milyonlarca insan Covid 19’u atlatsa bile belirtiler aylarca hatta bazı durumlarda yıllarca peşini bırakmıyor. Pandeminin sona ermesiyle birlikte uzmanların en önemli çalışma alanı ‘Uzun Covid’in etkileri ve tedavi imkanları olacak. Ayrıca koronavirüsün vücudumuzda bıraktığı kalıcı tahribatın nasıl sonuçlar yaratacağını da önümüzdeki yıllarda anlayabileceğiz.