The Wall Street Journal gazetesinin haberine göre, Avustralya'nın Sydney kenti yakınlarındaki askeri üsse kurulacak fabrika, Lockheed Martin şirketine ait GMLRS'lerin ABD dışındaki ilk üretim merkezi olacak. İlk etapta, ABD'nin Arkansas eyaletindeki Camden fabrikasında üretilen roket sistemleri parçalarının montaj merkezi olarak kullanılacak Sydney'deki şubenin, personel eğitimi ve teknoloji transferinin ardından tam üretim kapasitesine sahip bir merkez haline getirilmesi planlanıyor.
Başta Ukrayna ve İsrail'e çok miktarda GMLRS gönderilmesiyle stokların hızla tükendiğini ve taleplerin karşılanamadığını belirten ABD'li yetkililer, Avustralya'nın, daha önce de silah üretiminde sunduğu katkılar nedeniyle GMLRS'lerin üretimindeki tedarik sorununun çözümü için en uygun seçenek olduğunu düşünüyor.
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Pentagon Sözcüsü Jeff Jurgensen, Çin ile stratejik rekabete atıfta bulunarak, "Hint-Pasifik'teki ilerleme hızı zorluğu ve yakın rakiplerle gelişen rekabet göz önüne alındığında, GMLRS ve PrSM (Hassas Güdümlü Füzeler) gibi hassas mühimmatlar giderek daha önemli hale geliyor." dedi.
Jurgensen, söz konusu çoklu roket sistemlerindeki talepleri karşılamak için ABD'nin "yeni sıcak üretim hatlarına" sahip olması gerektiğini söyledi. Avustralyalı yetkililer de yıl sonuna kadar ülkede monte edilecek GMLRS'lerin test aşamalarının başarılı olmasının ardından, yılda binlerce füze teslimatı yapabilecek kapasiteye ulaşmak istediklerini ifade etti.
GMLRS'lerin ilk etapta ithal bileşenlerden monte edileceğini kaydeden yetkililer, Avustralya'nın daha sonra roket motorları ve savaş başlıkları da dahil olmak üzere önemli füze parçalarını yurt içinde yapmaya odaklanmak istediğini belirtti. Yetkililer, bu planın önündeki en büyük engelin, bu alandaki mühendis ve vasıflı eleman sıkıntısı olduğunu dile getirdi.
ABD'nin Avustralya ile ittifakı derin ilişkilere dayanıyor
Avustralya ile diplomatik ilişkileri 1940'lara uzanan Washington yönetiminin, İkinci Dünya Savaşı ve Soğuk Savaş sürecinde bölgeye yönelimindeki temel amacı Çin ve Sovyetler Birliği'nin yükselişi oldu. Siyasi olarak pek çok konuda paralel politikalar benimseyen iki ülke arasında başkanlık düzeyinde sık sık karşılıklı ziyaretlerin yanı sıra 1985'ten beri AUSMIN olarak bilinen yıllık bakanlık istişareleri yapılıyor.
Avustralya hükümetleri, ABD'nin müdahil olduğu neredeyse bütün bölgesel gerilim ve savaşların yanı sıra ABD'nin 11 Eylül sonrası geliştirdiği "teröre karşı savaş" doktrinini açıkça destekledi. Nitekim ülke, Kore, Vietnam, 1991'deki Körfez Savaşı, Afganistan ve Irak'taki savaşlardan bu yana ABD önderliğindeki tüm büyük savaşlara katıldı.
İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana ABD, Avustralya'yı güvenlik ve istihbarat açısından çok önemsiyor. Avustralya, Washington'ın en büyük savunma ortaklarından biri olarak kayda geçerken, ABD her yıl 2 bin 500 deniz piyadesini Avustralya'ya rotasyonlu şekilde konuşlandırıyor. 2021 yılında AUKUS anlaşması çerçevesinde ABD'nin İngiltere dışında kimseyle paylaşmadığı nükleer denizaltı teknolojisini Avustralya'ya da sağlama kararı, Washington'un bu ülkeye verdiği stratejik önemin göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Beş Göz ittifakıyla Sovyetler Birliği ve Doğu Bloku'nu özel iletişim yöntemleriyle izleyen ABD, Avustralya'nın orta-kuzey kesiminde kurduğu Pine Gap istihbarat tesisi aracılığıyla izleme kapasitesini sürdürüyor. ABD'nin yurt dışındaki en büyük istihbarat tesislerinden Pine Gap, balistik füze fırlatmalarında erken uyarı sağlanması, nükleer silahların hedef alınması, ABD'nin savaş sahası istihbarat verilerinin toplanması ve çok geniş bir sinyal istihbaratı yelpazesinin toplanması konusunda hayati role sahip.
Kaynak: AA