Siyaset bilimci Finkelstein, X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, ABD’deki üniversitelerde Filistin'e destek gösterileri ve bunları ifade özgürlüğü kapsamında gören akademisyen ve yöneticilere yönelik baskılara ilişkin paylaşımda bulundu.
Finkelstein, Gazze'de benzersiz bir imha savaşı yürüttüğünü kaydettiği İsrail’in, açıkça, pervasızca ve alenen Gazze'deki hastaneleri hedef alarak, barbarlığın olumsuz eşiğini de aştığını vurguladı. Yahudi Profesor, “Yahudi milyarder sınıfı, bu barbarlığa karşı çıkan her üniversite öğrencisi, öğretim üyesi ve yöneticiyi hedef alıyor. Bu fanatik Yahudi üstünlükçülerinin durdurulması gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
“Yahudi milyarder sınıfı ülkemizin üniversitelerine savaş ilan etti.” yazan Finkelstein, bu savaşla, “Ya İsrail'in soykırım savaşını desteklersiniz, ya da sizi yok ederiz!” mesajının verildiğine dikkati çekti.
Harvard Üniversitesi Rektörü istifaya zorlanmıştı
ABD Kongresi Eğitim ve İş Gücü Komisyonu'nda 5 Aralık'ta düzenlenen "Kampüs Rektörlerini Sorumlu Tutmak ve Antisemitizmle Mücadele" başlıklı oturum kapsamında eski Pensilvanya Üniversitesi Rektörü Elizabeth Magill, Harvard Üniversitesi Rektörü Claudine Gay ve Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) Rektörü Sally Kornbluth, üniversite kampüsünde antisemitizm olaylarına ilişkin yaklaşımlarına dair sorulara yanıt vermeleri için çağrılmıştı.
Üç rektör de saatler boyunca antisemitizmle ilgili konularda öğrencilere yönelik disiplin faaliyetlerine, üniversitelerin nasıl farklı görüşleri temsil ettiğine ve kampüsteki güvenliğe ilişkin soruları yanıtlamıştı. Rektörlüğe son bir yılda başlayan Gay, Magill ve Kornbluth, Müslüman karşıtlığı ve nefretin her türlüsünün artışına karşı mücadele edeceklerini belirtmişti.
Üç isim, Komisyondaki ifadelerinin ardından yoğun eleştiri ve baskıyla karşı karşıya kalarak istifa etmeye zorlanmıştı.
İsrail’in eleştirilmesini engelleyici aparat
İslam Ülkeleri Akademisyenler ve Yazarlar Birliğinin (AYBİR) “Antisemitizm Suçlamasının Araçsallığı ve Batı'daki Akademik Özgürlüğe Etkisi” başlıklı raporunda da Batı ülkelerindeki üniversitelerde İsrail’i eleştirenlerin hedef alındığı ele alınmıştı.
Raporda, Batı ülkelerinin entelektüellerinde ve akademisyenlerinde antisemitizm suçlaması ile karşılaşma endişesinin, “İsrail sorunu ile ilgili bilgi üretme ve düşünceyi ifade etmede otosansüre kapı aralayan bir faktör” haline geldiği vurgulanmıştı.
Batı ülkelerindeki üniversitelerin antisemitizme karşı yeterli ve etkin önlemler almadıkları gerekçesiyle sürekli olarak yargısal süreçlerle karşı karşıya kaldıkları vurgulanan raporda, bu üniversitelerin Yahudi öğrenciler ve mezunlar tarafından tazminat talepleri ile dava edildikleri belirtilmişti.
Kaynak: AA