Almanya’da emeklilik sistemine ilişkin değişiklikler konusunda patlak veren kriz, Şansölye Friedrich Merz’in liderliğindeki koalisyon hükümetinin geleceğini tehlikeye atıyor. Muhafazakârların gençlik örgütü Junge Union’a bağlı genç milletvekillerinin, hükümetin hazırladığı yasa tasarısını engellemeye yönelik girişimi giderek daha fazla destek topluyor. Genç vekiller, reformun genç nesilleri “yaşlı kuşağın faturasını ödemek zorunda bırakacağını” savunuyor.
Junge Union’a mensup 18 genç milletvekili, emekli maaşlarının önümüzdeki altı yıl boyunca garanti edilmesini öngören düzenlemelerin yeniden gözden geçirilmesini talep ediyor. Merz’in koalisyonunu rehin almakla suçlanan grubun içinde, eski Şansölye Helmut Kohl’ün 28 yaşındaki torunu Johannes Volkmann da bulunuyor. Volkmann, Batı Almanya’daki Lahn-Dill bölgesinin milletvekili ve tasarıya karşı oy kullanacağını açıkladı. Merz’in 630 sandalyeli Bundestag’da yalnızca 12 sandalye çoğunluğuna sahip olması, aralık ayında yapılacak oylama öncesi hükümeti çıkmaza sürüklüyor.
The Guardian'da yer alan habere göre, Volkmann, giderek daha fazla muhafazakâr seçmenin sesi hâline gelirken, Merz’in mevcut emeklilik düzeylerini garanti eden planının 2040’a kadar yaklaşık 120 milyar euro ek maliyet getireceğini söyledi.
İtiraz edenlerin sayısının 40 ila 50 vekile çıkabileceği tahmin ediliyor.
Geçen hafta sonu Junge Union toplantısında konuşan Merz ise, tasarıya “rahat bir vicdanla” destek vereceğini söyledi ve bunun Almanya’nın büyüyen refah devleti için yapılması gereken birçok düzenlemeden yalnızca biri olduğunu vurguladı.
Demografik baskı büyüyor
Almanya’nın karşı karşıya olduğu sorunlar Avrupa’nın geneliyle benzerlik gösterse de, ülkenin büyüklüğü ve nüfusunun daha hızlı yaşlanması durumu ağırlaştırıyor.
Bugün sadece iki çalışan bir emekliyi finanse ediyor. Birkaç yıl önce bu oran üçte birdi; 1950’lerde ise altı çalışan bir emekliyi destekliyordu.
İşveren ve işçinin ortaklaşa ödediği zorunlu emeklilik sigortası primleri maaşların yaklaşık %19’una ulaşmış durumda ve mevcut planlarla daha da artabilir.
Emekliler şu anda eski maaşlarının yaklaşık %48’ini alıyor. Diğer ülkelere göre yüksek görünse de, emekli örgütleri bunun hâlâ düşük olduğunu ve sisteme yapılan katkıları karşılamadığını savunuyor. Ancak hükümet için bu oran, ödenen primlerle yapılan ödemeler arasında büyük bir bütçe açığı yaratıyor.
Uzmanlar, yükün çalışan nüfus tarafından gereksiz ölçüde ağır taşındığını belirtiyor. Genç milletvekilleri, emeklilik oranının sadece %1 azaltılarak %47’ye çekilmesinin, gençlerin üzerindeki baskıyı hafifletmesi için “yaşlı kuşak açısından küçük ama gerekli bir fedakârlık” olduğunu savunuyor.
Kamuoyu güveni eriyor
Anketler, Almanların her yaş grubunda emekliliklerinin geleceğine dair güven kaybı yaşadığını gösteriyor.
Giderek daha fazla kişi, yasal emeklilik yaşının 67’ye yükseldiği bir dönemde emekli olduktan sonra da çalışmak zorunda kalacağına inanıyor.
Hükümet, vatandaşları hisse senedi gibi özel yatırım araçlarıyla ek emeklilik biriktirmeye teşvik edecek bilgilendirme kampanyaları başlatması için baskı altında. Şu anda Almanların yalnızca %60’ı ek gelir kaynaklarına sahip.
Volkmann, taleplerini Merz’le görüştüğünü ve Şansölye’nin bu taleplerin “mantıklı olduğunu” kabul ettiğini aktardı. Ancak Merz’in hafta sonu yaptığı açıklamalar, taviz verme ihtimalinin düşük olduğuna işaret ediyor.
Emeklilik konusunda bir uzlaşma olmazsa, Merz’in Almanya’nın karşı karşıya olduğu çeşitli krizler arasında söz verdiği kapsamlı reformların tamamının risk altına girebileceği belirtiliyor. Bu reformlar arasında, emeklilerin çalışmaya devam etmesini teşvik eden yeni bir plan da bulunuyor.
Kaynak: Gazete Oksijen
