Fransa, Avusturya ve İtalya’da aşırı sağ partiler seçimi ilk sırada tamamladı. Almanya’da ‘Nazi partisi’ olarak anılan AfD, Doğu Almanya’da %34 ile birinci, ülke genelinde ikinci parti olurken, Macaristan ve İspanya’da da sağcılar ipi önde göğüsledi. Sol partiler sadece İsveç, Danimarka ve Finlandiya gibi İskandinav ülkelerinde iyi bir performans sergiledi.
Aşırı sağ rüzgarı giderek sertleşse de, merkez sağ ve merkez sol partiler 720 sandalyeli Avrupa Parlamentosu’nda az bir farkla da olsa çoğunluğu korumayı başardı. Buna rağmen seçim sonuçları üye ülkelerde büyük yankı yarattı. Fransa’da Macron parlamentoyu feshedip erken seçim kararı aldı. Alman basını Scholz için “Bir başbakan aranıyor” manşetleri attı.
Nazilerin yükselişi ve yargılanışı bu seride
Faşizm tartışmasına tarihsel perspektiften bakmak isteyenler için Netflix’teki “Hitler ve Naziler: Kötülük Yargılanıyor” belgeseli önemli bir kaynak. Hitler’in yükselişi ile Nürnberg mahkemeleri arasında gidip gelen belgeselin anlatıcısı, yapay zekayla sesinden yararlanılan “Nazi İmparatorluğu”nun yazarı William L. Shirer.
TikTok etkisi
Almanya’nın seçme yaşını 16’ya indirmesi ve Fransa’da Le Pen’in partisini TikTok’u etkili kullanan 28 yaşındaki Bardella’ya bırakması, sosyal medyanın öne çıkmasını sağladı. Geleneksel siyasetçilerin görmezden geldiği TikTok’tan yürütülen kampanyalar sonucu etkiledi.
Sadece onların değil bizim de geleceğimiz
Bekir Ağırdır yazdı: Seçim sonuçlarının Ankara-AB ilişkilerine doğrudan etkileri olacak. Üyelik müzakereleri tekrar başlarsa, Türkiye’nin AB’ye katılımı AP’de oylanacak. Vize serbestisi ya da Gümrük Birliği’nin güncellenmesi gibi konularda da AP’nin etkin bir rolü var. Doğrudan kendi geleceğimizi konuşuyoruz aslında.
Görmezden gelinenler ‘biz buradayız’ dedi
Özge Öner yazdı: Avrupa sağındaki yükseliş süregelen bir dönüşüm. Bugün aşırı sağ popülizmi deyiverip geçtiğimiz olgunun özünde merkez siyasetin kompleks problemleri, bu problemlerle gündelik hayatta baş etmek zorunda kalan insanları dışlayarak çözmeye çalışması ya da bunları uğraşılmaya değer problemler olarak görmeyişi var.