05 Aralık 2025, Cuma
Haber Giriş: 03.11.2025 14:48 | Son Güncelleme: 03.11.2025 18:16

Charlie Kirk ölmeden önce fitili ateşlemişti: ABD, Nijerya'ya askeri müdahalenin eşiğine nasıl geldi?

Charlie Kirk, ölümünden kısa süre önce Nijerya’daki Hristiyan zulmünü gündeme taşıdı. Trump, Nijerya’ya askeri müdahale tehdidinde bulundu ve tüm yardımı keseceğini açıkladı. Nijerya hükümeti tehdidi gerçekçi bulmazken, şiddetin etnik ve sosyal nedenler de içerdiği vurgulanıyor
Charlie Kirk ölmeden önce fitili ateşlemişti: ABD, Nijerya'ya askeri müdahalenin eşiğine nasıl geldi?
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Muhafazakâr aktivist Charlie Kirk, ölümünden kısa süre önce Afrika’da yaşandığına inandığı bir felaketi destekçilerine duyurdu.

Sosyal medyada, “Son 15 yılda Nijerya’da Müslümanlar tarafından 125 bin Hristiyan öldürüldü ve 19 bin kilise yok edildi. Garip, kimse buna dikkat etmiyor” paylaşımını yapan Kirk’in kaynak gösterdiği veriler belirsiz, fakat paylaşım şaşırtıcı değil. Trump destekçisi muhafazakar çevreler, daha önce de benzer iddiaları gündeme getirmişti. 

The Times'ın aktardığına göre Kirk’in ölümünün ardından ABD Başkanı Donald Trump, Evanjelik destekçilerinin tepkisine yanıt verdi ve Nijerya’nın Hristiyanları korumak için yeterli adım atmaması durumunda Amerikan askerlerini “silahlarını kuşanmış şekilde” ülkeye göndermekle tehdit etti.

Trump, Pentagon’a askeri harekât planlamasını başlatma talimatı verdiğini açıkladı, ardından tüm yardım ve desteğin kesileceği uyarısında bulundu.

Trump, Truth Social üzerinden yaptığı açıklamada müdahalenin “hızlı, vahşi ve tatlı olacağını, tıpkı teröristlerin Hristiyanlarımıza yaptığı gibi” olacağını yazdı. Savaş Sekreteri Pete Hegseth, bu paylaşıma “Evet efendim” yanıtını verdi. Trump, cuma günü yaptığı açıklamalarda “Hristiyanlık Nijerya’da varoluşsal bir tehdit altında” ve “radikal İslamcılar bu kitlesel katliamdan sorumlu” ifadelerini kullanmıştı.

Nijerya: Toprak bütünlüğümüzü tanırsanız memnuniyetle karşılarız

Nijerya hükümeti ise ABD’nin askeri desteğini “toprak bütünlüğümüzü tanıması koşuluyla” memnuniyetle karşılayacağını açıkladı. Trump’ın tehdidi ise Abuja’da gerçek olarak algılanmadı; hükümet, paylaşımın iki liderin bir araya gelmesini sağlayacak bir iletişim tarzı olduğunu belirtti.

Başkan Muhammadu Tinubu, ülkesinin dini hoşgörüsüz olarak nitelendirilmesini reddetti. X üzerinden yaptığı açıklamada, “Dini özgürlük ve hoşgörü kolektif kimliğimizin temel taşlarından biridir ve her zaman öyle kalacaktır” dedi.

Nijerya'da herkes tehdit altında 

Son dönemde Boko Haram ve diğer İslamcı grupların saldırılarında yüzlerce kişi hayatını kaybetti; hem Hristiyanlar hem Müslümanlar bu şiddetten etkilendi. Bu durum ABD’li muhafazakarların da dikkatini çekti.

Texas Senatörü Ted Cruz, Nijerya hükümetinin olaya karışmış olabileceğini öne sürerken, talk show sunucusu Bill Maher, “Nijerya’daki Hristiyan katliamı Gazze’deki olaylardan çok daha ciddi bir soykırım girişimi” yorumunu yaptı.

Trump yönetiminde kilit Hristiyan seslerden biri olan Beyaz Saray dini işler danışmanı Paula White-Cain, Nijerya’da daha önce misyonerlik yapmış ve 2020 seçimleri için Trump’a “melek takviyesi” çağrısında bulunmuştu. Afrika’ya olası ABD müdahalesi açıklanmasının ardından Trump’a “kararlı duruşu” için teşekkür etti ve “Bu kritik meselelerde sizinle yan yana durmak bir onurdur!” dedi. Başkan yardımcısı JD Vance ve Evanjelik lider Franklin Graham da Nijerya’daki Hristiyan zulmüne dikkat çekti.

Sorun tarım arazileri ve suya erişim 

Uzmanlar ise şiddetin nedenlerinin çok yönlü olduğunu vurguluyor. Çoğunluğu Hristiyan olan çiftçiler ile çoğunluğu Müslüman Fulani çobanları arasındaki çatışmalar, tarım arazisi ve suya erişim anlaşmazlıklarından kaynaklanıyor. Etnik rekabetler, ayrılıkçı hareketler ve cihatçı aşırılık da şiddetin diğer nedenleri arasında.

ABD merkezli Silahlı Çatışma Konumu ve Olay Verisi Programı, 2020’den geçen Eylül’e kadar Nijerya’da 11.862 saldırıda 20.409 kişinin öldüğünü kaydetti. Bunlardan 385 saldırı, “kurbanın Hristiyan kimliğiyle ilgili” olarak belirlendi ve 317 ölüm gerçekleşti. Aynı dönemde Müslümanlardan 417 kişi hayatını kaybetti.

Analistler, şiddetin tümüyle dini motivasyonla açıklanamayacağını, toplumsal ve bölgesel farklılıkların da etkili olduğunu belirtiyor. New York Üniversitesi’nden Olajumoke Ayandele, “Şu anda yaşadığımız katliamlar belirli bir gruba yönelik değil” dedi.

İngiltere Kilisesi ve Vatikan yetkilileri ise Nijerya’daki kan dökülmesini durdurmak için uluslararası destek çağrısında bulundu. Kardinal Pietro Parolin, krizi dini bir savaş olarak görmediğini, “daha çok sosyal bir sorun” olduğunu söyledi. ABD Uluslararası Dini Özgürlükler Komisyonu’nun 2024 raporu da şiddetin birçok eyalette hem Hristiyanları hem de Müslümanları etkilediğini belirtiyor.

Kaynak: Gazete Oksijen