26 Ağustos 2025, Salı
Abone Ol Giriş yap
Haber Giriş: 14.07.2025 16:43 | Son Güncelleme: 23.07.2025 12:57
Makaleyi sesli dinle • 3:09

Hücre arkadaşının çamaşır çantasında cezaevinden kaçan mahkum 3 gün sonra yakalandı

Fransa'da tahliye olan hücre arkadaşının çamaşır çantasına girerek cezaevinden firar eden mahkum üç gün sonra Lyon yakınlarında yakalandı. Olay, ülkedeki cezaevlerinin durumunu yeniden tartışmaya açtı
Hücre arkadaşının çamaşır çantasında cezaevinden kaçan mahkum 3 gün sonra yakalandı
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

11 Temmuz’da tahliye olan hücre arkadaşının çamaşır çantasına saklanarak Lyon yakınlarındaki Corbas Cezaevi’nden kaçan mahkum sabah saatlerinde yakalandı. Görevliler, güvenlik zafiyetinin cezaevindeki aşırı doluluk oranlarından kaynaklandığına dikkat çekiyor.

Silahlı soygun ve örgütlü cinayet gibi suçlardan hakkında birçok soruşturma bulunan 20 yaşındaki mahkum Corbas Cezaevi’nde inceleme altındaydı. 11 Temmuz Cuma sabahı tahliye olan başka bir mahkumun eşyaları arasına saklanarak firar eden Elyazid A.’nın yokluğu, hapishane görevlilerince 24 saat sonra fark edilebildi.

Interpol tarafından “Kırmızı Bülten” ile aranan mahkum, 14 Temmuz sabahı saat 6 civarında Lyon yakınlarında bir kentte yakalanarak tekrar cezaevine gönderildi.

Fransa Cezaevleri İdaresi Müdürü Sébastien Cauwel, firarinin kaçışını “kabul edilemez bir hatalar serisi” olarak nitelendiriyor ve Corbas Cezaevi’nin %170’lik doluluk oranının kontrolleri zorlaştırıldığını dile getiriyor. 678 kişilik cezaevinde an itibariyle 1218’ye yakın mahkum bulunuyor.

Cauwel, BFMTV’ye verdiği röportajında mahkum kaçtıktan sonra büyük ihtimalle hücrede yerini başkasının aldığını ve yokluğunun bu yüzden geç fark edildiğini söylüyor.

Fransa hapishanelerine rekor doluluk oranı

Fransız cezaevlerinin doluluk oranları uzun zamandır tartışma konusu. Örneğin mayısta yapılan bir ziyaret sonucu Lyon-Corbas Cezaevi’nde 180 mahkumun yerde uyuduğu, kadınlar koğuşunda ise doluluk oranın neredeyse %200 olduğu bildirilmişti. Fransa çapında ses getiren konu hakkında hem insan hakları savunucuları hem de güvenlik güçleri görevlileri önlem almaya çağırıyor.

Fransa’nın çeşitli bölgelerinde Nisan ve Mayıs aylarında cezaevlerine karşı peş peşe otuza yakın saldırı meydana gelmişti. Saldırılardan en başta DDPF adlı mahkumların haklarını savunan örgüt şüpheli bulunsa da güvenlik güçlerinin araştırmaları sonucu saldırıların özellikle uyuşturucu ticareti odaklı organize suç örgütlerine bağlı olduğu anlaşıldı.

Araçlar ateşe verilmiş, silahlarla cezaevlerine ateş açılmış ve güvenlik güçlerine karşı saldırılar düzenlenmişti.

Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron saldırganlar için, “Bazıları cezaevi personelimize gözdağı vermeye çalışıyor ve kabul edilemez bir şiddetle tesislere saldırıyor. Hepsi bulunacak, yargılanacak ve cezalandırılacak.” demişti.

Adalet Bakanı Gérald Darmanin, saldırılardan uyuşturucu ticaretçisi örgütleri sorumlu tutmuştu ve “hapishanelerde artık rahat etmelerine izin verilmediğinden” dolayı intikam aldıklarını iddia etmişti. Adalet Bakanı, Fransa’nın en azılı 100 uyuşturucu ticaretçisinin kapatılacağı bir “süper” cezaevi kurmayı planlıyor. İçişleri Bakanı Bruno Retailleau ile birlikte ikili, geçtiğimiz aylarda uyuşturucu ticaretine karşı verilen savaşı yoğunlaştırmaya söz vermişti.

Bazı tesislerde %200’ü geçen cezaevi doluluk oranlarını azaltmak adına Fransa’nın başka ülkelerden hücre kiralaması iddiaları ise Macron ve Darmanin tarafından pozitif karşılanmıştı.

Kaynak: Gazete Oksijen