Cezayir’den çaldıkları sürat teknesiyle 300 kilometrelik denizi aşarak Playa d’en Bossa’ya çıkan yedi çocuğun hikâyesi, göç rotalarında yeni bir tabloya işaret ediyor. Balear Adaları’na sadece bu yıl gelen göçmen sayısı 4 bin’i aşarken, İbiza artık Akdeniz’deki geçiş yollarından biri olarak öne çıkıyor
Cezayir kıyılarından çaldıkları bir sürat teknesiyle yola çıkan yedi çocuk, geçtiğimiz çarşamba günü İbiza’nın güneydoğusundaki Playa d’en Bossa sahiline çıktı. Ushuaïa ve Hï Ibiza gibi dünyanın en ünlü kulüplerine ev sahipliği yapan, Hard Rock Otel’in bulunduğu, lüks tatilcilerin ve elektronik müzik tutkunlarının akınına uğrayan bu sahil, bu kez bambaşka bir hikâyeye tanıklık etti.
Sabah saatlerinde Cezayir Körfezi’nin doğusundaki Tamentfoust kentinden çaldıkları Geisa Naval Open 550 marka tekneyle yola çıkmışlardı. Sürat teknesi uzun yolculuklar için tasarlanmamış olsa da göçmenlerin kullandığı botlara kıyasla daha sağlam kabul ediliyor. Yaşları 14 ile 17 arasında değişen gençler, yaklaşık 300 kilometrelik denizi dokuz saatte aşarak adaya ulaştı.
Adaya vardıklarında güvenlik güçleri tarafından hemen yakalanan gençler, görevlileri şaşkına çevirdi. İspanyol yetkililer tarafından gözetim altına alındılar ve bir çocuk merkezine yerleştirildiler.
Umutsuz kaçış mı yoksa macera arayışı mı?
El Confidencial gazetesi olayı “düzensiz deniz göçü tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir vaka” diye nitelendirdi. Çünkü İspanyol yetkililer ilk kez yanlarında hiçbir yetişkin olmadan adaya ulaşan çocuklarla karşılaşıyordu. Le Monde ise şu soruyu gündeme getirdi: Boğucu ve umutsuz bir ülkeden kaçış mıydı, yoksa arkadaşlar arasında unutulmaz bir macera yaşama isteği mi?
Sosyal medyadan canlı yayın
Olayın haber sitelerine düşmesinden önce sosyal medyada gündem olmasının nedeni, yolculuğun TikTok ve Instagram’da canlı yayınlanmasıydı. Gençler, gerekli benzini bir yıl boyunca litre litre biriktirerek hazırlık yaptıklarını söylüyor. İçlerinden biri, “GPS yoktu ama daha iyisini bulduk: Navionics uygulamasını indirdik. Kaç kilometre yol aldığımızı ve İspanya’ya ne kadar kaldığını gösteriyordu” dedi.
Yol boyunca ciddi bir sorun yaşanmadı; yalnızca bazen arıza yapan motoru her defasında tamir etmeyi başardılar. Teknede söylenen şarkılar “harraga”lardan, yani pasaport ya da vize olmadan ülkelerini denizden terk edenlerden, denizleri geçerken kimliklerini geçenlerden bahsediyordu. Yol boyunca müzikler eşliğinde gelen gençler, İbiza’ya vardıklarında gururla gülümseyerek tekrar kendilerini kayda aldılar.
Cezayir’deki yankılar
Le Monde’un haberine göre, Cezayirli çevrimiçi gazete Twala olayı alaycı bir dille “15 yaşında olup da aklında kaçış planları taşımak” başlığıyla verdi. İktidara yakın El Khabar ise olayı özellikle Fas medyası başta olmak üzere bazı basın organlarının Cezayir’in imajını zedelemek için kullandığını öne sürdü.
Aynı haberde, nüfusunun yarısının 30 yaşın altında olduğu ve genç işsizliğinin yüzde 30’a dayandığı Cezayir’de bu yolculuğun Avrupa’ya göç nedenlerine dair tartışmayı yeniden alevlendirdiği belirtiliyor.
Cezayir basınında devlet yönetimine yönelik ağır eleştiriler yer aldı. Ayrıca çocukların paylaştığı videoların altında “devlete hakaret ediyorlar” diyen ve vatandaşlıktan çıkarılmaları gerektiğini savunan yorumlar da dikkat çekti
İspanya’daki resmî tepkiler
İbiza Belediyesi’nin yeni Turizm Meclis Üyesi Rubén Sousa, yedi yolcunun görünüşte sağlıklı olmasından memnuniyet duyduğunu belirterek kurtarma hizmeti ve Yerel Polis’in hızlı müdahalesine teşekkür etti. Sousa ayrıca merkezi hükümete seslenerek, “Devlet bu yerleşik göç rotasının varlığını kabul etmeli. Bu insanlara uygun koşullarda ve gerekli kaynaklarla yardım etmek
İspanya hükümetinin sorumluluğu. Biz Eivissa Belediyesi olarak kendi görevimizi yapıyoruz” dedi. Bu olayla aynı gün Formentera açıklarında iki botta 22 göçmen daha kurtarıldı. Aynı hafta Pitiusas adalarına ulaşan ikinci bot olan bu gelişmenin ardından, İbiza ve Formentera’ya ulaşan göçmen sayısı 3 Eylül Çarşamba itibarıyla 1.800’ü aşmıştı.
Formentera Konseyi Başkanı Óscar Portas da ağustos ayında Onda Cero’ya yaptığı açıklamada, 2025’in başından bu yana Balear kıyılarına ulaşan 4 bin’den fazla göçmenin yarattığı durumun ada için “yaşanmaz” hale geldiğini söylemişti.
Bu rakam 2024 yılının tamamındaki toplamı şimdiden aşmış durumda. İspanyol yetkililerin verilerine göre, 1 Ocak ile 31 Ağustos arasında 258 botla gelen 4.800’den fazla göçmen takımadalara ulaştı. Geçen yılın aynı döneminde bu sayı 2.700’dü. Bu, yüzde 78,6’lık bir artış anlamına geliyor.
Ölümcül rota
Yedi genç ise şu anda ülkelerine geri gönderilmek üzere çocuk gözaltı merkezinde tutuluyor. Buna rağmen ranzalı koğuşlardan sosyal medyada paylaşımlarına devam ediyorlar. Bu paylaşımlar, gençlerin yaptıklarının ciddiyetinin farkında olmadıklarını düşündürse de, videolarda tekneyi kullandığı açıkça görülen iki gencin reşit olduktan sonra yargılanabileceği belirtiliyor.
Paylaşılan videoların altına gururla yorum yapsalar da, onların kullandığı güzergâh sanıldığından çok daha tehlikeli. Afrika’dan Avrupa’ya doğru düzensiz göçle ilgili çalışmalar yürüten İspanyol sivil toplum kuruluşu Caminando Fronteras, ocak ayından bu yana Kuzey Afrika kıyılarından Balear Adaları’na ulaşmaya çalışırken en az 300 göçmenin hayatını kaybettiğini açıkladı.
Kaynak: Gazete Oksijen
