İtalyan ANSA ajansının haberine göre, Napoli L'Orientale Üniversitesi'nde Rönesans üzerine çalışmalarıyla bilinen Prof. Carlo Vecce’nin, Floransa Devlet Arşivi'nde bulduğu orijinal bir belge Leonardo Da Vinci'nin annesi Caterina'nın hikayesinin yeniden yazılmasına yol açabilir.
Önce İstanbul oradan da Floransa
Söz konusu belge, Leonardo Da Vinci'nin annesi Caterina'nın köle olarak Kafkasya’da Çerkez bölgesinden önce İstanbul'a oradan da Floransa’ya geldiğini ve 2 Kasım 1452'de Leonardo Da Vinci'nin babası Piero Da Vinci tarafından yazılan bir noter tasdiki ile serbest kaldığını ortaya koydu.
Leonardo Da Vinci'nin annesinin hayatına dair keşfettiği bu bulgudan yola çıkarak Caterina'nın gülümsemesi kitabını bu hafta içinde yayınlayan Prof. Vecce, Caterina'nın Çerkez kökenli genç bir kız iken kaçırıldığını, önce İstanbul, oradan Venedik'e köle olarak satıldığını ve son olarak Floransa'da daha sonradan oğlu Leonardo Da Vinci'nin babası olacak Pietro Da Vinci ile karşılaştığını aktardı.
Vecce, çalışmalarına Caterina'nın bir süredir dillendirilen köle olduğu iddiasını çürütmek için başladığını ama bulduğu belgenin köle olduğu tezini doğrulayacak nitelikte olduğunu ifade etti.
Leonardo da Vinci kimdir?
Avrupa kültürünün altın çağı olan Rönesans döneminin (15. ve 16. yüzyıl) önde gelen isimlerinden Leonardo da Vinci İtalya'nın Floransa kenti yakınlarındaki Anchiano köyünde 15 Nisan 1452 tarihinde dünyaya geldi. Da Vinci, en çok ressam kimliğiyle tanınsa da aynı zamanda astronom, matematikçi, heykeltıraş, filozof, mimar, mühendis ve bilim insanı olarak yaptığı çalışmalarla biliniyor.
Kariyerinin neredeyse tamamını İtalya'da yapan Da Vinci, daha sonra bu ülkede kendisine gereken değerin verilmediğini düşünerek, dönemin Fransa Kralı 1. Fransuva'nın davetiyle 64 yaşında Amboise'ye taşınmış ve hayatının son yıllarını buradaki Clos Luce Kalesi'nde geçirmişti.
Da Vinci, Fransa'ya giderken kendisinin en çok sevdiği 3 eserini (Mona Lisa, Kayalıklar Bakiresi, Meryem ve Çocuk İsa Azize Anna ile) yanında götürürken, bu eserler bugün Paris'teki Louvre Müzesi'nde sergileniyor.
Da Vinci'nin en önemli eserleri
İtalyan ressamın "insanlık tarihinin en başarılı tablosu" olarak gösterilen en önemli eseri Mona Lisa olarak bilinir. Da Vinci, 1503 tarihinde "sfumato" tekniğiyle yaptığı 77x53 cm büyüklüğündeki tabloyu, yapım aşamasında hiç yanından ayırmayarak, gittiği her yere götürdü. Piramit ve geometrik şekillerin kullanılmasıyla oluşan tablodaki kadın yüzünün nasıl bir duygu ifadesi içerdiği halen tartışılıyor.

Milano Dükü Lodovico Sforza'nın talebi üzerine Da Vinci yaptığı "Son Akşam Yemeği" (1495-1498), Hz. İsa'nın çarmıha gerilmesinde önce yediği son akşam yemeğini anlatır. Milano'daki Santa Maria delle Grazie Kilisesi'nde bulunan boyutu 4,5x8,8 metre olan dünyaca ünlü fresk, İsa'nın havarileriyle birlikte yemek yiyip, şarap içerken tasvir edilmesi sebebiyle Hristiyan dünyasında uzun yıllardır tartışma konusu olagelmiştir.
Da Vinci'nin "Beşaret" adlı tablosu İncil'den esinlenerek yapılan bir tablo olup, Cebrail meleğinin Meryem Ana'nın karşısında diz çökerek bir haberi müjdelemesini içerir. Tablo Floransa'daki Uffizi Galerisi'nde sergilenmektedir.
Anatomi alanında da çalışmalar yapan ve insan kadavralarını inceleyen Da Vinci, "Vitruvius Adamı" adını verdiği çizimiyle insan vücudunun oranlarını ön plana çıkarmıştır. 1492'de yapıldığı tahmin edilen çıplak erkek figürü olan Vitruvius Adamı Venedik kentindeki Akademi Galerisi'nde sergileniyor.
Kaynak: AA