İsrail, ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin itirazlarına rağmen, İran’ın nükleer programını sınırlamaya yönelik yürütülen diplomatik müzakereler devam ederken, İran’a karşı tek taraflı askeri bir operasyon seçeneğini ciddi şekilde değerlendiriyor. Konuya aşina beş kaynağın verdiği bilgilere göre, operasyonun önümüzdeki günlerde gerçekleşme ihtimali bulunuyor.
İsrail’in bu adımı, ABD ile İran arasında uranyum zenginleştirme gibi hassas konuları kapsayan ön anlaşma ya da çerçeve metni üzerinde ilerleme kaydedilmesiyle birlikte daha da olası hale geldi. Tel Aviv yönetimi, bu tür bir anlaşmayı kabul edilemez buluyor.
Böylesi bir saldırı, İsrail’in Trump yönetimiyle olan uyumunda ciddi bir kırılmaya işaret ederken, Beyaz Saray, İsrail’in tek taraflı bir harekette bulunmasına açıkça karşı çıkıyor. ABD yönetimi, İran’dan gelen diplomatik yanıtı beklerken, Başkan Trump ise İran’ı müzakerelerde daha katı bir tutum sergilemekle suçluyor.
Bölgedeki ABD üslerinde alarm
Olası bir İsrail saldırısının ardından İran’ın ABD personeline ya da tesislerine misillemede bulunabileceği endişesiyle, ABD yönetimi Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Doğu Avrupa’daki diplomatik misyonlardan tehlike değerlendirmeleri ve risk azaltma önlemleri içeren acil raporlar talep etti.
İki kaynağa göre, ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM) bölgesinde yer alan üslerden askerî ailelerin gönüllü olarak ayrılmalarına izin verdi. Ayrıca, ABD’nin Irak Büyükelçiliği gibi noktalarda da önlem olarak zorunlu olmayan personelin tahliyesine başlandı.
CENTCOM Komutanı Orgeneral Erik Kurilla’nın Perşembe günü Kongre’de yapması beklenen ifade, gelişen kriz nedeniyle açıklama yapılmadan ertelendi. Kurilla’nın tüm odağını bu duruma yönelttiği bildirildi.
İsrail’in saldırı için zamanla yarışı
Uzmanlara göre, İran son aylarda stratejik hava savunma sistemlerini yeniden inşa ediyor. Bu gelişme, yakın gelecekte İsrail’in gerçekleştirebileceği insanlı hava saldırılarını çok daha tehlikeli hale getirebilir. Ekim ayında İsrail’in gerçekleştirdiği saldırılarda İran’ın S-300 sistemleri dahil birçok hava savunma sisteminin radarları ve destek altyapısı zarar görmüştü. Ancak bu sistemlerin büyük kısmı yeniden faaliyete geçebilir durumda.
Bu nedenle İsrail, İran’ın hava savunma sistemlerini tamamen aktif hale getirmesinden önce harekete geçme baskısı altında olabilir.
Trump’tan İran’a sert mesaj
Başkan Trump ise İran’ın iki aylık süre zarfında nükleer faaliyetlerle ilgili bir uzlaşmaya yanaşmamasından dolayı hayal kırıklığını dile getirdi. Trump, İran’ın “vazgeçmesi gereken şeylerden vazgeçmeye yanaşmadığını” söyledi ve uranyum zenginleştirme talebinin kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Washington Institute’ten Michael Knights, ABD’nin Irak’taki büyükelçiliğinden personel tahliyesinin, Trump’ın İsrail’i durdurmayacağı mesajını Tahran’a iletmek için stratejik bir hamle olduğunu ifade etti. Knights’a göre bu, “İran’ın Başkan’ın isteklerine saygı göstermesi” yönünde bir baskı mesajı niteliği taşıyor.
ABD desteği olmadan saldırı mümkün mü?
NBC'nin haberine göre İsrail geçmişte ABD’nin doğrudan askeri desteği olmadan da etkili operasyonlar gerçekleştirebileceğini göstermişti. Ancak İran’daki nükleer tesislere yapılacak geniş çaplı bir saldırının başarı şansı, ABD’nin hava ikmali veya istihbarat desteğiyle önemli ölçüde artacaktır. Şu an için böyle bir desteğin planlandığına dair bir bilgi bulunmuyor.
İsrail’in saldırı kararını müzakerelerin seyrine göre verip vermeyeceği ise belirsizliğini koruyor. Ancak kaynaklar, Tel Aviv’in bu konuda ciddi hazırlıklar içinde olduğunu teyit ediyor.
Kaynak: Gazete Oksijen