Uzmanlar, yetkililer ve savaşçı gruba yakın kaynaklar, Gazze çatışmasını tetikleyen İsrail'e yönelik sürpriz saldırılardan altı ay sonra Hamas'ın zayıfladığını ve bölündüğünü ancak yenilmekten uzak olduğunu söylüyor. Hamas, Gazze'de nüfusun büyük bölümünün yaşadığı bölgeler de dahil olmak üzere Gazze'nin büyük bölümünü fiilen kontrol etmeye devam ediyor ve başka yerlerde de yeniden varlık gösteriyor. Son günlerde, İsrail güçlerinin geçen hafta çekildiği güney kenti Han Yunus'un sokaklarında düzeni sağlayan coplu Hamas görevlileri görüldü. Çarşamba günü savaşçılar tarafından Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliye'den İsrail'deki bir kibbutzu hedef alan roketler fırlatıldı.
Liderleri arasında tartışmalar başladı
Şu ana kadar örgütün üst kademelerinden çok az kişi zarar gördü ve geniş tünel ağının büyük bir kısmı hala sağlam. Ancak örgütün etkin bir şekilde yönetme kabiliyeti büyük ölçüde azaldı, askeri stokları tükendi ve binlerce savaşçısı öldü. Aylardır süren savaş Hamas'ın Gazze'deki lideri Yahya Sinvar ile grubun yurtdışında bulunan liderleri arasında da yeni gerginliklere yol açtı. Hamas'ın üst düzey isimleriyle doğrudan temas halinde olan bilgi sahibi kaynaklar, son haftalarda ateşkes için kabul edilebilir şartların ne olacağı ve Hamas'ın gelecekteki stratejisi konusunda sert tartışmaların yaşandığını söyledi.
Bu kaynaklardan biri bölünmenin, Hamas'ın Rusya ve İran gibi güçlerle birlikte Batı karşıtı bir koalisyonun parçası olacağı bir strateji ile İsrail'e karşı yerel mücadeleye bağlı kalırken örgütün temel projelerini sertleştireceği Gazze yönetimi arasında olduğunu söyledi. Bir diğeri ise Sinwar ile Hamas'ın siyasi liderleri arasında en iyi bilinen isim olan Halid Meşal arasındaki derin kişisel husumete işaret ediyor.
Otoritesi zayıfladı
Hamas için ortaya çıkan bir sorun da Gazze'deki muhalefet. Bu da örgütün halk üzerindeki otoritesinin zayıflamasının ve 7 Ekim saldırısının yol açtığı büyük maliyetin bir sonucu. Her ne kadar bir kamuoyu yoklaması bölgede örgüte destek olduğunu gösterse de bölgedeki pek çok kişinin öfkesinin derinleştiğine dair kanıtlar var. Mart ayı sonunda Hamas, kıtlığın baş gösterdiği Gazze'de savaşın neden olduğu acılar daha önce görülmemiş bir özür yayınladı.
Örgütün Telegram kanalında yayınlanan uzun bildiride, yükselen enflasyon karşısında temel malların fiyatlarının düşürülmesi ve giderek anarşik bir hal alan bölgede düzeni sağlamaya çalışan derme çatma toplum örgütlerine danışmanlık yapılması gibi sıradan insanlara yardım etmek üzere örgüt tarafından atılan adımlar da sıralandı.
Casus şüphesi
Bildiride ayrıca Hamas'ın Filistinlilerin zaferi ve özgürlüğüyle sonuçlanacağını söylediği savaş gerekçesi de tekrarlandı. Hamas'ın en büyük kayıplarından biri İsrail ve ABD istihbaratının geçen ay bir İsrail hava saldırısında öldürüldüğünü düşündüğü Gazze'deki üçüncü komutan Mervan İsa oldu. İsa'nın Gazze'nin merkezindeki Nusreyt mülteci kampındaki yeraltı sığınakları arasında hareket ederken hedef alındığını belirten İsrailli istihbarat yetkilileri Guardian'a yaptıkları açıklamada, 59 yaşındaki İsa'nın Gazze'de Hamas'ın elinde bulunan 100 İsrailli rehineden hiçbiriyle birlikte olmadığının öğrenilmesinin ardından hedef alındığını söyledi.
İsa'ya yönelik saldırının ardından Hamas komutanları, içlerindeki bir casusun İsrail güvenlik servislerine önemli ayrıntıları sızdırdığı endişesiyle üç günlük bir iletişim karartması uyguladı. Hamas'a yakın kaynaklar, benzer bir önlemin Ocak ayında Beyrut'ta siyasi lider yardımcısı Salih el-Aruri'nin İsrail tarafından öldürülmesinden sonra da alındığını söyledi.
İsrail geçmişte aralarında Hamas, İslami Cihat, El Fetih ve diğerlerinin de bulunduğu pek çok Filistinli silahlı gruba sızmayı başardı. İsrailli uzmanlar, Gazze'de yakalanan ve uzman subaylar tarafından sorgulanan savaş tutuklularının çok önemli bilgiler sağladığını söylüyor. Tel Aviv'deki Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü'nde kıdemli araştırmacı olan Kobi Michael geçen ay yaptığı açıklamada, "Şu anda elimizdeki en önemli kaynak esir tutulan binlerce kişi... Sorgulama sonucunda İsa'nın nerede saklanıyor olabileceğine dair olası senaryoların neler olabileceğini anlamayı başardık. Çemberleri kapattık" diye konuştu.
Guardian'ın geçen hafta bildirdiğine göre İsrail ordusunun Gazze'deki bombardıman kampanyasında yapay zeka destekli tartışmalı bir veri tabanı da kullanıldı. Yerel sağlık yetkililerine göre İsrail'in saldırılarında Gazze'de şu ana kadar çoğu kadın ve çocuk 33 bin kişi hayatını kaybetti. Savaşı tetikleyen Hamas'ın İsrail'e yönelik saldırılarında çoğu sivil yaklaşık bin 200 kişi ölmüş, 250 kişi de rehin alınmıştı.
İsrailli yetkililer Hamas'ın 30 ila 40 bin savaşçısının üçte birinin öldürüldüğünü söylüyor. Hamas bunu reddediyor ve çok daha düşük rakamlar veriyor. Her iki iddianın da bağımsız bir şekilde doğrulanması mümkün değil ancak pek çok analist ölü sayısına yapılan vurgunun İsrailli stratejistlerin düşmanlarının doğasını anlamakta başarısız olduklarını ortaya koyduğunu söylüyor.