Başkan Donald Trump, Katar tarafından hediye edilen lüks jetin, başkanın şu anda kullandığı uçaklardan çok daha yeni olduğunu vurguladı. Trump’ın kullandığı mevcut uçaklar, her ne kadar en güncel savunma sistemleri, havada yakıt ikmali yeteneği ve güvenli iletişim ekipmanlarıyla donatılmış olsa da 1990’lara, George H.W. Bush dönemine ait.
Başkanlık uçağının özel tasarımı, yüksek güvenlik, iletişim ve destek sistemlerine dair son derece gizli gereksinimler içeriyor. Bu nedenle bu standartları karşılamak hem teknik açıdan karmaşık hem de ekonomik açıdan maliyetli bir süreç olabilir.
"Mevcut standartlara ulaşması için sökülüp yeniden takılmalı"
Air Force One operasyonlarına dair bilgi sahibi eski bir ABD yetkilisi, “Bu uçak uçan bir nükleer saldırıya dayanıklı komuta merkezi olmalı” ifadelerini kullandı. Yetkili, bu uçağın “birden fazla düzeyde güvenli iletişim kapasitesine sahip olması gerektiğini” belirtti.
Aynı yetkili, Hava Kuvvetleri’nin Katar’dan gelen uçağı mevcut standartlara ulaştırabilmesi için neredeyse tamamen söküp yeniden inşa etmesinin gerekeceğini de vurguladı. Üstelik, söz konusu uçağın daha önce başka ülkeler ve bireyler tarafından uzun süre kullanıldığı bilgisi de dikkat çekiyor.
"Dinleme cihazı yerleştirmediğinden emin olmamız gerekir"
Eski Hava Kuvvetleri Bakanı Frank Kendall ise, konunun sadece yapısal dönüşümle sınırlı olmadığını ve karşı istihbarat boyutunun da bulunduğunu ifade etti.
Kendall, “Uçakta kimsenin gizli dinleme cihazı yerleştirmediğinden emin olmamız gerekir” dedi. Mevcut ve eski yetkililer de, başkanlık düzeyinde kullanılan yüksek güvenlikli iletişim sistemlerinin parazitlenmeye, siber saldırılara ve hatta nükleer patlamalara karşı özel olarak korunması gerektiğine işaret etti.
Adalet Bakanlığı onay verdi
Katar’ın Başkan Donald Trump’a hediye ettiği 400 milyon dolarlık lüks uçağın transferine ilişkin görüşmeler sürerken, Adalet Bakanlığı’nın Hukuk Danışmanlığı Ofisi, Trump’ın bu jeti kabul etmesinin yasal olduğunu savunan bir görüş metni hazırladı.
Konuya dair bilgi sahibi bir yetkiliye göre söz konusu metin, jetin bağışının anayasa ve yasalara uygun olduğunu gerekçelendiriyor.
Trump’ın ilk döneminde Katar adına lobi faaliyeti yürütmek üzere kayıtlı olan Adalet Bakanı Pam Bondi ise, hazırlanan bu görüş metnini onayladı. Bondi’nin imzası, jetin Trump yönetimi tarafından resmen kabul edilmesi önündeki hukuki engellerin aşıldığı şeklinde yorumlanıyor.
