ABD yönetimi, 10 Eylül’de uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybeden muhafazakâr aktivist Charlie Kirk hakkında sosyal medyada yapılan paylaşımlar nedeniyle altı yabancının vizelerini iptal ettiğini duyurdu.
ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Arjantin, Brezilya, Almanya, Meksika, Paraguay ve Güney Afrika uyruklu altı kişinin çevrimiçi paylaşımları ve videolarının incelendiği, söz konusu kişilerin “Kirk’ün öldürülmesini alaya aldıkları veya bu olayı hafife aldıkları” gerekçesiyle vizelerinin iptal edildiği belirtildi.
Açıklamada, “ABD, misafirperverliğimizi kötüye kullanarak Amerikalıların öldürülmesini kutlayan yabancıları barındırmakla yükümlü değildir. Başkan Donald Trump ve Dışişleri Bakanı Marco Rubio, göçmenlik yasalarımızı uygulayarak sınırlarımızı, kültürümüzü ve vatandaşlarımızı koruyacaktır.” ifadelerine yer verildi.
Karar, Trump’ın Kirk’e ölümünden sonra Başkanlık Özgürlük Madalyası vermesinin ardından açıklandı. Trump, Beyaz Saray’daki törende Kirk’ü “özgürlük uğruna can veren bir kahraman” olarak andı.
Paylaşımlar nedeniyle artan baskı
ABD yönetimi, Kirk’ün öldürülmesinin ardından sosyal medyada yapılan paylaşımları yakından izliyor. Savunma Bakanı Pete Hegseth, olayla ilgili “kutlama” niteliğindeki açıklamalarda bulunan sivil ve asker personelin takip edildiğini, “gereken disiplinin uygulanacağını” belirtmişti.
Bu süreçte bazı tanınmış isimler de hedef oldu. Washington Post yazarı Karen Attiah, Kirk suikastı sonrası yaptığı paylaşımlar nedeniyle gazeteden kovulduğunu açıkladı. Ünlü komedyen Jimmy Kimmel’ın ABC kanalındaki programı da 18 Eylül’de yaptığı açıklamalar sonrası geçici olarak askıya alınmış, daha sonra yayına döneceği duyurulmuştu.
Uluslararası tepkiler ve ifade özgürlüğü tartışması
Amerikan medyasına göre, vizelerin iptali Trump yönetiminin daha geniş kapsamlı bir gözetim politikasının parçası. Washington, yalnızca Kirk’le ilgili değil, İsrail’in Gazze operasyonlarına yönelik eleştirilerde bulunan veya ABD politikalarına karşı paylaşımlar yapan yabancıların da tespit edilerek sınır dışı edilmesini değerlendiriyor.
Trump yönetimi ayrıca, Güney Afrika’nın ABD büyükelçisini “Trump karşıtı açıklamaları” nedeniyle ülkeden çıkarmış, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın BM Genel Kurulu’na katılım vizesini iptal etmiş ve İngiliz punk-rap ikilisi Bob Vylan’ın vizelerini geri çekmişti.
Ancak bu adımlar, sivil haklar örgütleri ve bazı siyasetçiler tarafından “ifade özgürlüğünün ihlali” olarak nitelendiriliyor. Eleştirmenler, ABD Anayasası’nın ifade özgürlüğü güvencesinin yalnızca vatandaşlara değil, ülke sınırları içindeki tüm kişilere tanındığını vurguluyor.
Charlie Kirk suikastı
Trump’a verdiği güçlü destekle tanınan Charlie Kirk, genç muhafazakârların oluşturduğu Turning Point USA adlı örgütün kurucusuydu. 10 Eylül’de Utah Valley Üniversitesi’nde konuşma yaptığı sırada uğradığı silahlı saldırıda yaşamını yitirdi.
Saldırının faili olarak 23 yaşındaki Tyler Robinson gözaltına alınmış, hakkında “ağır cinayet” suçlaması yöneltilmişti. Savcılık, Robinson için idam cezası talep etmişti.
Trump, suikastın ardından Kirk’ü “hakikat ve özgürlük uğruna can veren bir şehit” olarak nitelendirmiş, cenaze töreninde “büyük bir Amerikan kahramanı” sözleriyle anmıştı.
Kaynak: Gazete Oksijen
