21 Mart'a kadar sürecek İzmir İktisat Kongresi başladı. Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) düzenlenen ve sunuculuğunu Melisa Sözen ve Mert Fırat’ın yaptığı kongrenin açılış konuşmasını İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer yaptı. Soyer, 19 Şubat 1923’te Mustafa Kemal Atatürk’ün İzmir İktisat Kongresi’nde yaptığı açılış konuşmasındaki “Bu kadar değerli ve tarihi kongremizi açmak şerefini bana bahşettiğinizden dolayı özellikle teşekkürlerimi arz ederim. Böyle bir kongreyi toplayan sizlersiniz. Bundan dolayı sizi tebrike layık görür ve tebrik ederim” dedi.
İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nin ilk gününde Yeniliğe Davet sloganı ile düzenlenen oturumda araştırmacı yazar Bekir Ağırdır konuşma yaptı. 1923 yılında düzenlenen İktisat Kongresi’nin yapıldığı döneme ilişkin bilgi veren Ağırdır, bugünün Türkiyesi'ndeki tabloyu özetledi. Bekir Ağırdır, “Yeni bir hikayeye ihtiyacımız var. Yeni hikaye olmadan sadece eskinin kurum ve kurallarına geri dönerek bu krizden kurtulduğumuzu sanabiliriz. Kendimizi de kandırabiliriz. Karşımızdaki mesele bundan çok daha derin. Çok daha derin bir yoksulluk ve adaletsizlikle karşı karşıyayız. Sadece yardım politikalarıyla bu işi halledemeyiz. Dolayısıyla yalnızca ulus devleti katılımcı demokratik düzene göre değil, sosyal devlete, dayanışmayı, onurlu yaşam hakkını esas alan sosyal devlete kurmalıyız. Her bir bireyim kimliğine bakmaksızın 85 milyonun onurlu yaşam hakkını inşa edecek yeni bir söze, yeni bir vizyona, yeni bir hikayeye ihtiyacımız var” dedi.
“Bu kongre sadece bilenlerin söyledikleri kongre değil”
Ağırdır, “Bu kongrenin uyum kadar başka bir teması var. Davet… Artık sadece bilenlerin, sadece gücü eline geçirenlerin değil, hepimizin süreçlerine katılabildiğimiz, yeni bir hayatın önce hikayesini hayata geçirme daveti. Aradığımız şey tek bir insan seçelim; gücü ele geçirsin, mührü de eline verelim, onun hayalleriyle yeterli, sınırlı bir hayat yaşayalıma razı olamayız. Denedik. 20 yıldır da deniyoruz nelerin pahası olduğunu. Bir kimliğin, bir liderin tercihleri üzerinden değil hepimizin içinde kendimizi var hissettiğimiz yeni bir hikayeye ihtiyacımız var. O yüzden bu kongre sadece bilenlerin söyledikleri bir kongre değil. O nedenle 8 aydır toplanıyor. ‘Doğru politikalar budur’ diyenlerin değil. El birliğiyle yeni bir hikaye yazmak isteyenlerin kongresi bu kongre. Bugün sadece kendimize dair bir hikaye aramıyoruz, dünya için de bir hikaye arıyoruz. Bunu hak ediyoruz. Başarabiliriz. Ben umudumu mirasa bırakmak istemiyorum, umudumu yaşamak istiyorum. Hepimiz yaşamak istiyoruz. Hak ediyoruz da” diye konuştu.
"AB'ye tam üyelik yolunda kararlılık yürünmesi gerek"
İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi kapsamında konuşan Ekonomiden Sorumlu Eski Devlet Bakanı Prof. Dr. Işın Çelebi, Türkiye’nin 6 Şubat deprem sürecini çürümüşlük olarak nitelendirerek, Türkiye’nin AB’ye tam üyelik yolunda kararlılıkla yürümesi gerektiğini söyledi.
İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nin ilk gün oturumları kapsamında Ekonomiden Sorumlu Eski Devlet Bakanı ve iktisatçı Prof. Dr. Işın Çelebi, Türkiye’nin 6 Şubat depremlerinin ardından uyguladığı politikalardan söz etti. Günümüz Türkiye’sini 100 yıl öncesindeki ülkenin durumuna benzeten Işın Çelebi, “Bu kongrenin 1923’teki İktisat Kongresi’yle benzerliği beni çok etkiledi. Atatürk yola çıktığında memlekette her şey harap olmuştu. Bugün de 6 Şubat’tan sonra Türkiye çok ağır bir yıkım yaşandı. Atatürk 1923’ten sonra cumhuriyetin ilanını gerçekleştiriyor. Bugün de Tunç Soyer’in başkanlığında düzenlenen bu İktisat Kongresi, 2023 sonrası Türkiyesi’nin iktisat politikalarını, doğaya ve sürdürülebilir kalkınmaya sahip çıkan yeni bir başlangıcı bize işaret etti” dedi.
“Hızlı karar alma anlayışının gelmesi gerekiyor”
Depremdeki çöküntünün bize sistemdeki çürümüşlüğü gösterdiğini söyleyen Çelebi, “Bugün 6 Şubat’ta yaşadığımız çürümüşlüğün değerlendirmesini yapacağız. Şu an Türkiye’nin acil olarak deprem bölgesi için 40 milyar dolar kaynak yaratıp bu parayı kullanması gerekiyor. Ama görüyoruz ki bu paranın nereden bulunacağı bilinemiyor. Bütçe bittiyse ek bütçeyle bu ihtiyaçlar karşılanabilir. Bizim neden iktisat politikalarına ihtiyacımız var? Yeni iktisat politikasında hızlı karar alma ve hızlı uygulama anlayışının gelişmesi gerekiyor. Türkiye’nin artık çağ dışı iktisat politikasını bir kenara bırakıp enflasyona karşı para politikaları uygulamalarını disiplin içinde yürütmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
"İnsan Hakları Bakanlığı kurulmalı"
Türkiye’nin mutlaka insan hakları ve eşitliği bakanlığı kurmak zorunda olduğunu söyleyen Çelebi, sözlerine şöyle devam etti: “İnsan hakları ve eşitlik konusu en önemli meselelerinden birisi. Türkiye Avrupa Birliği tam üyelik yolunda kararlı biçimde yürümek zorunda. Bunun için insan hakları ve demokrasinin kurallarını yerine getirmeli ve uluslararası hukuka uygun hareket etmeli. Sürdürülebilir kalkınma hedeflerinde 17 ana başlık var. Türkiye’nin bunu başta tarımda verimi sağlamak üzere, kentlerden kırsal alana göçü teşvik edecek şekilde uygulaması lazım. Bunun yolu özgür insan ve özgür düşünceden geçiyor. Bunun yolu Türkiye’de demokrasiyi yeniden inşa etmekten geçiyor. Hukuku ve adaleti yeniden sağlamaktan geçiyor.