05 Aralık 2025, Cuma
Haber Giriş: 13.07.2025 20:04 | Son Güncelleme: 13.07.2025 20:56

ABD'den Çin'e karşı nadir element formülü: Eski telefon ve bilgisayarlar kıymete bindi

Çin’in nadir element üstünlüğüne karşı ABD geri dönüşüm kozunu oynuyor. Eski bilgisayar, telefon, batarya ve türbinlerden çıkarılan bakır, kobalt, lityum ve nadir toprak elementleri Çin-ABD savaşında yeni bir dönemin kapılarını aralayabilir
Fotoğraf: Shutterstock
Fotoğraf: Shutterstock
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

ABD ile Çin ekonomik, teknolojik ve jeopolitik üstünlük için yarışırken, tüketiciden sanayiye ve askeriye kadar tüm teknolojilerde kullanılan kritik elementler ve metaller bu büyük çekişmenin bir piyonuna dönüştü. Bu durum en çok Çin’in nadir toprak elementlerinin tedarik zincirindeki hâkimiyetinde kendini gösteriyor. Geçtiğimiz hafta ABD Savunma Bakanlığı, ülkedeki tek nadir toprak elementi madeni olan MP Materials’a önemli bir yatırım yaptı.

Ancak nadir element krizine karşı eski bir çözüm tekrar gündeme geldi: Geri dönüşüm. Çöpe gidecek şişe ve plastik gibi tüketici atıklarını toplamaktan çok daha ileri giden bu sektör artık çok daha sofistike.

Bugün, eski şirketler ile yeni girişimlerden oluşan yeni nesil geri dönüşümcüler, hızla büyüyen elektronik atık (e-atık) dağlarını toplamak ve işlemek için yenilikçi yollar geliştiriyor. Bunlar kullanım ömrünü doldurmuş ya da atılmış bilgisayar, telefon, sunucu, TV, beyaz eşya, tıbbi cihaz ve diğer bilişim ekipmanlarını kapsıyor. Üstelik bu çalışmalar toplumun en yeni kritik teknolojileriyle doğrudan örtüşüyor. Son dönemde kullanılmış elektrikli araç (EV) bataryaları, rüzgâr türbinleri ve güneş panelleri, yeni bir geri dönüşüm alanını doğurdu.

E-atık geri dönüşümü sadece nadir toprak elementleriyle sınırlı değil. Tamamen yenilenemeyen ya da parça tedariği için kullanılamayan elektronikler, altın, gümüş, bakır, nikel, çelik, alüminyum, lityum, kobalt gibi sanayide kritik öneme sahip metaller için geri dönüştürülüyor. Ancak son dönemde geri dönüşümcüler neodimyum, praseodimyum, terbiyum, disprosyum gibi savaş uçaklarından matkaplara kadar her şeyde kullanılan nadir toprak elementlerini geri kazanmaya odaklandı.

İsviçre merkezli Glencore’un küresel geri dönüşüm başkanı Kunal Sinha “E-atık geri dönüşümü yakın zamana kadar ciddi bir kaynak olarak görülmüyordu. Şimdi de pek çok kişi hâlâ bunun ne kadar büyük bir fırsat olduğunu fark etmiyor” şeklinde konuştu. Glencore, büyük bir maden, metal üreticisi ve pazarlamacısı olmakla birlikte geri dönüşüm işini de büyütüyor. 

Geleneksel olarak ABD’li üreticiler, temel metaller ve nadir toprak elementlerini çoğunluğu Çin’de bulunan üreticilerden ya da emtia tüccarlarından tedarik ediyor. Ancak tedarik zincirleri artık öngörülemez tarifeler, ticaret politikaları ve jeopolitik nedenlerle aksayınca geri dönüştürülmüş e-atık pazarı elektrifikasyon çağının ihtiyacını karşılamak için önem kazandı.

Geri dönüşüme teşvik için bir fırsat

“ABD çok fazla elektronik ithal ediyor ve bunların hepsi altın, alüminyum ve çelik içeriyor” diyen Küresel Elektronik Derneği CEO’su John Mitchell “Bu yüzden ithalat tarifeleri, ülkede geri dönüşümü teşvik etmek için fırsat olabilir” sözlerini kaydetti.

Glencore’un toplam 14 milyar dolarlık EBITDA’sı (FAVÖK) içinde geri dönüşüm sadece 200 milyon dolar katkı sağlasa da, şirket yönetimi stratejik olarak bu işe ciddi zaman ayırıyor. Sinha “Bakır, altın gibi metaller için hâlâ çok fazla madencilik gerekiyor ama geri dönüşüm artık çok büyük rol oynayacak” şeklinde konuştu.

Glencore, Kanada Quebec’te yaklaşık 100 yıllık bir tesiste 20 yıldır büyük bir bakır ergitme tesisi işletiyor. Bu tesisin girdisinin %15’i geri dönüştürülmüş e-atık gibi materyallerden geliyor. 1980’lerden beri e-atıktan bakır ve değerli metaller geri kazanımında öncü olan bu tesis, saf bakır levhalar üretip üreticilere ve tüccarlara satıyor. Aynı zamanda geri dönüşümden altın, gümüş, platin ve paladyum da üretiyor.

Bakır fiyatları rekora koştu

Bakırın önemi Temmuz başında bir kez daha ortaya çıktı. Başkan Trump, bakır ithalatına %50 tarife koyacağını duyurunca fiyatlar rekor kırdı. ABD bakır ihtiyacının neredeyse yarısını ithal ediyor. Ancak yeni madenlerin üretime başlaması ortalama 30 yıl sürüyor, bu da geri dönüşümlü bakırı cazip kılıyor. Wood Mackenzie’ye göre 2050’de talebin %45’i geri dönüştürülmüş bakırdan karşılanacak. Bu oran bugün %33.

Yabancı geri dönüşüm şirketleri de ABD’ye yatırım yapıyor. 2022’de Almanya merkezli Wieland, Kentucky’de 100 milyon dolarlık bakır geri dönüşüm tesisi kurdu. 2023’te yine Almanya’dan Georgia’da 800 milyon dolarlık çok metalli bir geri dönüşüm fabrikasına başladı.

Aurubis CEO’su Toralf Haag “ABD’de bu tür ilk büyük geri dönüşüm tesisi olacak olan Aurubis Richmond, kritik metallerin ekonomide kalmasını ve tedarik zincirlerinin bağımsızlaşmasını sağlayacak” dedi.

E-Atık dağları

E-atık patlaması 1990’larda internetin doğuşuyla başladı. Yenilenebilir enerji, e-mobilite, yapay zekâ ve veri merkezlerinin yükselişiyle hızlandı. Bu da sürekli cihaz değişimi ve devasa e-atık yığını anlamına geliyor.

2022’de küresel e-atık 62 milyon ton ile rekor kırdı; bu rakam 2010’a göre %82 artış. 2030’da 82 milyon tona ulaşması bekleniyor. ABD, 2022’de yaklaşık 8 milyon ton e-atık üretti ancak sadece %15-20’si doğru şekilde geri dönüştürüldü. Bu, büyük bir pazar fırsatına işaret ediyor. 2024’te e-atık geri dönüşüm sektörü 28,1 milyar dolar gelir elde etti ve %8 yıllık büyüme bekleniyor.

Full Circle Electronics CEO’su Dave Daily “Depolarımıza gelen e-atıkta artış görüyoruz” şeklinde konuştu. Tüketiciler ve firmalar, tarifeler nedeniyle fiyatlar artmadan önce cihaz yenilemeye yöneliyor.

Daily, geri dönüştürülemeyen e-atık için de talebin arttığını söylüyor. Şirket, klavye, kablo, devre kartı gibi 40-50 farklı malzemeye ayırıyor. Bu malzemelerden metaller ve nadir elementler çıkarılıp emtia piyasasına geri kazandırılıyor.

Trump yönetiminin sanayiyi teşvik eden vergi düzenlemeleri başlamadan önce bile, girişimciler e-atık geri dönüşüm startup'ları kurmuştu. Sinha, “Dünyanın birçok bölgesi e-atık geri dönüşümünde tembel kaldı, çoğu yurt dışına gönderildi” ifadelerini kullandı. Şimdi ise “yerelleşme” trendi başladı.

Çin %90 pazar hakimi

Birçok startup, belli e-atık türüne odaklanıyor. Özellikle Çin bağımlılığını azaltmak adına nadir toprak elementlerinin geri kazanımı önem kazandı. Çin; elektrikli araçlar, dronlar, tıbbi cihazlar, türbinler ve askeri ürünlerde kullanılan nadir toprak mıknatıslarında %90 küresel paya sahip.

ABD-Çin ticaret savaşı bu farkı artırdı. Nisan’da Çin, nadir element ve mıknatıs ihracatını sınırladı; Ford bile bu nedenle üretimi durdurdu. Haziranda bazı ABD tedarikçilerine geçici izin çıktı ama tedarik hâlâ zayıf.

ABD ise boş durmuyor. Biden yönetimi, California’daki MP Materials’a 45 milyon dolar destek verdi. Mojave Çölü’ndeki Colosseum projesi ikinci nadir toprak madeni olabilir.

Bu arada Illumynt gibi şirketler, veri merkezlerinden çıkan hard disklerden nadir element topluyor. Western Digital, Microsoft ve diğerleriyle bu konuda iş birliği yapıyor. Kanada merkezli Cyclic Materials, elektrikli araç motorları, türbinler ve MRI cihazlarından nadir element çıkartıyor, Arizona’da 20 milyon dolarlık tesis kuruyor. Glencore, Cyclic ile çok yıllık anlaşma yapmış durumda.

Eski lityum-iyon bataryalar da altın madeni gibi. Lityum, bakır, kobalt, nikel gibi elektrikli araç bataryalarında kullanılan metaller geri kazanılıyor.