Resesyonun sıkça konuşulmaya başlandığı son aylarda ticari şirketlerin iflas riski de giderek yükseliyor. Bu çerçevede küresel ekonominin nabzını tutan ve iflas seviyelerini analiz eden Allianz Trade’in Küresel İflas Raporu'na göre 2023 yılında Fransa'da iflasların yıllık yüzde 41 artarak 59 bine, İngiltere'de yüzde 16 artarak 28 bin 500'e, Almanya'da yüzde 22 artışla 17 bin 800'e ve İtalya'da ise yüzde 24’lük artışla 8 bin 900'e ulaşması bekleniyor.
ABD'de, daha sıkı kredi koşulları ve belirgin ekonomik yavaşlamanın bir sonucu olarak 2023 yılında iflaslarda yüzde 49'luk bir artış olması beklenirken bu da yılda 20 binden fazla iflasa geri dönüş anlamına geliyor. İnşaat sektöründe hâlâ sorunların devam ettiği Çin'de iflaslarda yüzde 4 ile az da olsa bir artış görülebilir.
Türkiye'de iflaslar 2023'te artacak, 2024'te azalacak
Aynı rapor, Türkiye'yle ilgili de önemli veriler sunuyor. Türkiye’de bu yıl iflaslarda kayda değer bir artış beklenirken geçen yıl 1573 olan iflas sayısının yüzde 50'lik artışla bu yıl 2 bin 360 olacağı öngörülüyor. Ancak bu tablo 2024 yılında değişiyor ve iflasların azalması bekleniyor.
Türkiye için iflas tespitlerinde kullandıkları kaynak değişimine dikkat çekilen raporda salgınla ilgili desteklerin sona ermesi ve Ukrayna'daki savaşın yarattığı şok dalgalarının yanı sıra Çin'de tedarik zincirlerini ve girdi fiyatlarını etkileyen uzun süreli sokağa çıkma yasakları göz önüne alındığında, bu hızlanmanın büyük ölçüde beklendiği dile getirildi.
İflaslarda domino etkisi
Allianz Trade İflas Araştırmaları Baş Analisti Maxime Lemerle, iflaslarda domino etkisine dikkat çekerek, şu değerlendirmede bulundu:
"50 milyon euro'dan fazla geliri olan şirketler için iflas sayısı şu anda pandemi öncesi seviyelerin biraz üzerinde. İnşaat, perakende ve hizmetler en çok etkilenen sektörler. Düşük büyüme, kârlılık üzerindeki baskı ve sıkı finansman koşulları, en kırılgan şirketlerin dayanıklılığını test ediyor. Bu şirketler arasında en az fiyatlandırma gücüne sahip sektörler ise; tekstil, hizmet, perakende, ulaşım, inşaat ve dayanıklı tüketim gibi ücret odaklı ve faiz artışı maliyetlerine en çok maruz kalan sektörler"
Öte yandan, Avrupa'da ve ABD'de bankacılık sektöründe son dönemde yaşanan türbülansın olası bir likidite krizinin iflaslar üzerinde ne tür etkisi olabileceği sorusunu da akla getirdiğini ifade eden Maxime Lemerle, “Tahminlerimize göre, 2008 yılındakine benzer bir finansal krizin yeniden yaşanması durumunda, 2023 ve 2024 yılları toplamında ABD'de ve Batı Avrupa’da iflas sayısı sırasıyla 21 bin 600 ve 99 bin 900 artabilir. Büyük bir finansal kriz değil de 2000'lerin başındaki teknoloji balonunun patlaması sırasında görülen büyüklükte bir likidite krizi bile, 2023 ve 2024 yıllarında aynı bölgelerde sırasıyla 12 bin 900 ve 95 bin 300 ek iflasa yol açacaktır. Kredilerin donduğu ve yeni kredilerin verilmediği bir durumunda ise ABD'de ve Avrupa’da iflas sayılarında sırasıyla 10 bin 700 ve 46 bin 300'lük bir artış olacaktır" dedi.