Boyner Büyük Mağazacılık yeni reklam filmini bir ön gösterimle basına tanıttı. Film Bi’ Tanısan Seversin söylemiyle günlük hayatın içinde metro, market gibi yerlerde karşılaşan yabancıların yaşayabileceği anlaşmazlıkları konu alıyor. Dört farklı durumda karşı karşıya gelen kişilerin birbirini tanıdıktan sonra ön yargılarını yıkabildikleri bir dans koreografisinin eşliğinde anlatılıyor.
Çıkış noktası toplumsal hassasiyet araştırması
Filmin basın lansmasına ev sahipliği yapan Boyner Büyük Mağazacılık Pazarlama ve Marka Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Nurçin Koçoğlu, reklam filminin mesajını şöyle anlattı: “Türkiye’nin 39 ilinde 101 mağazamız var, 600’den fazla farklı marka ile çalışıyoruz. Türkiye’nin her köşesinde tanıklık ettiğimiz çeşitliliği, renkliliği, farklı beğenileri, ilgileri, özellikleri çağdaş moda ve yaşam tarzı ile harmanlıyoruz... Bu defaki kampanyayla farklılıklarımıza rağmen önyargı duvarlarımızı yıkıp ortak noktada buluşabilmenin, empatinin, diyaloğun ve dinlemenin önemine dikkat çekmek istedik”. Reklam filminin konusuna karar vermeden önce bir toplumsal hassasiyet araştırması yaptıklarını anlatan Koçoğlu araştırmasının sonucunda insanların depresif hissettiklerinin ve yaşanılan belirsizliğin de kaygı yarattığının ortaya çıktığını belirtti. Bu kaygının ardında ‘empati kaybı’, ‘tahammülsüzlük’ ve de ‘yalnızlık hissi’ olduğunu gördüklerini anlatan Koçoğlu bu duygulara umut olmak istediklerini ve bunun üzerine ajanslarıyla çalışmaya başladıklarını söyledi.
Sadece Türklerin değil herkesin ortak derdi
Bi’ Tanısan Seversin hepimizin söylemek istediği ve arkasında duracağı bir cümleydi” diye konuşan reklam filminin Kreatif Direktörü Arkın Kahyaoğlu ise, çalışmaya “Neden böyleyiz” sorusuna cevap arayarak başladıklarını anlattı. 
“Zamanla empati duygumuzu kaybediyoruz. Tanıdıklarımıza hoş görülüyüz ancak esas sorun tanımak istememekte” diyen Kahyaoğlu “yanımızdaki yabancıyla bir konuşsak belki ikimiz de aynı futbol takımının taraftarı çıkacağız” diyerek devam etti. Başta dansçılar ve koreograf olmak üzere, bu prodüksiyonda yer almak için birçok farklı milletden kişinin Türkiye’ye geldiğini söyleyen Kahyaoğlu verilmek istenilen mesajının Türklere özel olmadığını hatırlattı. Kreatif direktör “Danimarka’dan ya da İngiltere’den olsun, gelen herkes ‘biz de böyleyiz’ diyerek konuyu içselleştirdiler ve filme kendilerin de bir şeyler kattılar” dedi.
