Kilo verme ilaçlarında yeni bir döneme girildi. Sağlık sektöründeki yöneticilere göre GLP-1 sınıfı ilaçların geleceği, aylık dijital abonelikler, mobil uygulamalar üzerinden doz takibi ve çevrim içi satış modelleriyle şekilleniyor. Novo Nordisk ve Eli Lilly, en çok satan enjeksiyon tedavilerinin ardından hap formundaki GLP-1 ilaçlarını piyasaya sunmaya hazırlanırken, sektör giderek daha “tüketici odaklı” bir yapıya büründü.
Reuters’ın görüştüğü sektör temsilcileri, kilo verme pazarının önümüzdeki on yılda 150 milyar dolara ulaşmasının beklendiğini belirtti. Bu süreçte ilaç firmaları, sigorta kapsamı dışında kalan nakit ödeme seçeneklerine ve tele-sağlık platformlarına daha fazla ağırlık verdi. Dijital sağlık şirketi Welldoc’un klinik hizmetlerden sorumlu başkan yardımcısı Catherine Brown, GLP-1 ilaçlarının “telefonlardaki bankacılık ve hava durumu uygulamaları kadar sıradan” hale gelebileceğini söyledi.
Novo Nordisk’in haftalık enjeksiyonla kullanılan Wegovy’si ve Eli Lilly’nin Zepbound’u hâlihazırda milyonlarca kişi tarafından kullanılırken, günlük alınan hapların iğne korkusu yaşayanlara alternatif sunacağı ifade edildi. Uzmanlara göre hap formu, daha esnek kullanım, düşük dozlarla “mikro dozlama” ve tatil ya da “yaz sezonu” gibi dönemlere yönelik kısa süreli programların önünü açtı.
Başlangıç dozları aylık 149 dolar olacak
ABD’de Wegovy’nin hap formu kısa süre önce onaylandı ve 2026 başında piyasaya sürülmesi bekleniyor. Lilly’nin ağızdan alınan ilacı orforglipron ise düzenleyici inceleme aşamasında. Her iki şirket de sigortası olmayan ABD’li tüketiciler için başlangıç dozlarını aylık 149 dolardan sunmayı planladıklarını açıkladı. Lilly, devam dozları için fiyatın aylık 399 dolar ile sınırlandırılacağını duyurdu.
Bu dönüşümün tıbbi ve toplumsal etkileri de tartışma yarattı. Eli Lilly’nin piyasa değeri yıl içinde 1 trilyon doları aşarken, Novo Nordisk Danimarka ekonomisinin en büyük aktörlerinden biri haline geldi. Buna karşın uzmanlar, doğrudan tüketiciye yönelik satışların yeterli tıbbi denetim olmadan risk yaratabileceği uyarısında bulundu. GLP-1 ilaçlarının mide-bağırsak sorunları, nadir de olsa pankreatit, depresyon ve görme kaybı gibi yan etkileri olduğu hatırlatıldı.
Tele-sağlık platformları Noom, Ro ve WeightWatchers, yalnızca ilaç değil “yaşam tarzı paketi” sunarak pazarlamada öne çıktı. Bu şirketler, kilo vermenin yanı sıra daha fazla enerji, daha iyi uyku ve yaşam kalitesi gibi vaatleri ön plana çıkardı. Uzmanlara göre bu yaklaşım, ilacı bir tedaviden çok tüketim ürününe dönüştürdü.
Yeni bir tüketici pazarı oluşuyor
ABD’de yetişkinlerin yaklaşık yüzde 75’i fazla kilolu veya obez olmasına rağmen, GLP-1 ilaçlarını kullananların oranı yüzde 12 civarında kaldı. Reuters’a konuşan sektör temsilcileri, hap formundaki ilaçların bu oranı hızla artırabileceğini ve kilo verme tedavisinde yeni bir tüketici pazarının oluştuğunu belirtti.
Uzmanlar, enjeksiyonların tamamen ortadan kalkmayacağını ancak haplar, uygulamalar ve sosyal medya pazarlamasıyla birlikte GLP-1’lerin günlük hayatın sıradan bir parçası haline geldiğini vurguladı. Bu yeni dönemin, sağlık ile tüketim arasındaki sınırları daha da belirsizleştirdiği değerlendirmesi yapıldı.
Kaynak: Gazete Oksijen