16 Eylül 2024, Pazartesi Gazete Oksijen
Haber Giriş: 24.05.2024 12:57 | Son Güncelleme: 24.05.2024 13:34

TCMB Başkanı Karahan: TL'nin reel olarak değer kazanmasını bekliyoruz

Merkez Bankası Başkanı Karahan, "Bankacılık sistemindeki TL mevduatın payı Ağustos 2023'teki yüzde 31 seviyesinden yüzde 45'e yükseldi. TL'nin reel olarak değer kazanmasını bekliyoruz" dedi
Arşiv
Arşiv

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan Arap Bankacılık Zirvesi’nde konuştu. Karahan'ın açıklamalarından öne çıkanlar:

  • İlk olarak, giderek daha fazla merkez bankası açık enflasyon hedeflemesi yapıyor. Bu nedenle salgının ardından artan enflasyona yanıt olarak politikayı önemli ölçüde sıkılaştırdılar.
  • İkincisi, küresel finansal mimari ve iç politika çerçevelerindeki iyileştirmeler, sermaye akışlarındaki dalgalanmalara daha az maruz kalınmasını sağladı.
  • En son açıklanan nisan ayı verisine göre enflasyon, yüzde 69,8 seviyesindeydi ve baz etkileri nedeniyle enflasyonun mayıs ayında yüzde 75 civarına ulaşmasını bekliyoruz.
  • Fiyat istikrarını yeniden tesis etmek amacıyla geçtiğimiz haziran ayında sıkılaştırma sürecine başladık ve halihazırda cari dengemizde, döviz rezervlerimizde önemli iyileşmeler, iç talepte yavaşlama işaretleri ve Türk lirası finansal varlıklara olan tercihin arttığını görüyoruz.
  • Haziran ayından itibaren manşet enflasyonda kalıcı bir düşüş görmeyi bekliyoruz. Bu düşüş, kısmen yaz aylarındaki baz etkisinden kaynaklansa da aylık enflasyonun ana eğilimindeki iyileşmenin devam etmesiyle kalıcı olacaktır.
  • Para politikamızda ara hedef niteliğini de taşıyan yıllık enflasyon tahminlerimiz 2024 yıl sonu için yüzde 38, 2025 için yüzde 14 ve 2026 için yüzde 9'dur.
  • Gelecek dönemde aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş gözlenene ve enflasyon beklentileri tahmin aralığımıza yaklaşana kadar sıkı para politikasını sürdürmemiz gerekecek. Enflasyon görünümünde belirgin ve kalıcı bir bozulma olması durumunda para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır.
  • Fiyat istikrarının sağlanması ve Türk lirasına olan güvenin artmasıyla birlikte borçların düşük olması, bankacılık sektörüne ciddi bir büyüme alanı açacağı anlamına geliyor.
  • Kredilerin toplam aktifler içindeki payı yüzde 50 seviyesindedir. Aktif kalitesi yüksek ve takipteki kredi oranı Mart 2024 itibarıyla yüzde 1,5 civarı ile tarihin en düşük seviyesinde bulunuyor.
  • Yakın zamanda faizlerdeki yükseliş döngüsü ve enflasyonla mücadele yolumuza yönelik artan küresel güven, dış finansmana ilişkin görünümü de iyileştirdi.
  • Politika normalleşmesi ve Türkiye risk primindeki düşüş eğiliminin de etkisiyle yabancı yatırımcıların Türk bankacılık sektörünün borçlanma araçlarına olan iştahının arttığını gözlemliyoruz.
  • Son verilerimize göre Türk lirası bazlı mevduatın payı Ağustos 2023'teki en düşük seviyesi olan yüzde 31'den yüzde 45'e yükseldi. TL'nin reel olarak değer kazanmasını bekliyoruz. Ayrıca, yüksek enflasyon ortamına rağmen bankacılık sektörü güçlü karlılığı sürdürüyor ve bu da bankaların çekirdek sermayesini destekliyor. 
  • Her ne kadar faiz artırım döngüsü sırasında karlılık bir miktar azalmış olsa da sektör öz sermaye getirisi ve aktif karlılığı tarafında güçlü kalmaya devam ediyor.
  • Yakın zamanda, yükseliş döngüsü ve enflasyonla mücadele yolumuza yönelik artan küresel güven, dış finansmana ilişkin görünümü de iyileştirdi.
  • Politikaların normalleşmesi ve Türkiye'nin risk primindeki düşüş eğiliminin etkisiyle yabancı yatırımcıların Türk bankacılık sektörüne olan iştahında da artış gözlemliyoruz.
  • Kamu ve özel bankalar 2023'te ve bu yıl çok sayıda uzun vadeli eurobond ihraç etti. Eurobond ihraçları geçen yılın eylül ayından bu yana yaklaşık 13,8 milyar dolara ulaştı. Bu yılın başından bu yana toplam eurobond ihraçları 7,8 milyon dolar, sermaye benzeri borç ihraçları ise 4,1 milyar dolar olarak gerçekleşti.
  • Para politikası yaklaşımımız bankacılık sektörünün büyümesini desteklemeye devam edecek. Şu ana kadar makroihtiyati düzenlemeleri parasal sıkılaştırmayı tamamlayacak şekilde yeniden düzenledik.
  • Bu düzenlemeler, Türk lirası likidite fazlalığını sterilize etmeye, Türk lirası mevduata geçişi desteklemeye ve aşırı kredi büyümesinin önlenmesine hizmet ediyor.
  • Türkiye'de katılım finansmanının pazar payı artıyor ve Mart 2024 itibarıyla yüzde 8,7 seviyesinde. Ancak hala büyümek için çok yer var.
  • Nitekim son İslami Finansal Hizmetler Kurulu'nun (IFSB) verileri, Türkiye'nin küresel faizsiz bankacılık varlıklarında sadece yüzde 2,8'lik bir paya sahip olduğunu ortaya koyuyor.
  • IFSB'nin yakın zamanda yayınladığı rapora göre, piyasanın küresel varlık büyüklüğünün 2024 yılı sonunda 3,7 trilyon dolara ulaşması bekleniyor.
  • Bunun Türk bankalarının ve şirketlerinin erişebileceği bir pazar olduğundan emin olmak istiyoruz. Bu nedenle katılım bankalarının daha da büyümesini sağlayacak gerekli finansal ve düzenleyici altyapının oluşturulmasına destek vermeye devam ediyoruz.
  • Örneğin, düzenlemelerimizi katılım finans kuruluşlarına özel uyarlayarak, katılım bankaları ile konvansiyonel bankalar arasında eşit şartlar sağlamaya çalışıyoruz.
  • Katılım bankalarının daha iyi uyum sağlaması için finansal mimaride ince ayar yapılması konusunda diğer düzenleyici kurumlara teknik yardım ve destek sağlıyoruz.