Avustralya merkez bankası geçen hafta üç aylık ekonomik güncellemesini yayınladığında, Çin'in belirsiz ekonomik görünümü Avustralya için iç endişeler listesinin başında yer aldı. Uluslararası Para Fonu (IMF) da son dünya ülkelerinin ekonomik değerlendirmesinde Çin'i risk dengesinde aşağı yönlü eğilimler arasında saydı. IMF, dünyanın en büyük ikinci ekonomisinin Covid-19 salgını sonrası toparlanmasının yavaşladığını ve daha da yavaşlaması halinde bunun sınır ötesi etkilerinin muhtemel olduğunu söyledi.
Çarşamba günü, ekonominin 2020'nin sonlarından bu yana ilk kez deflasyona girmesiyle Çin'in hayal kırıklığı yaratan performansı bir kez daha teyit edildi. Çin'in eğilimleri bir süredir daha zengin ülkelerin eğilimleriyle senkronize değil. Örneğin üretici fiyatları son 10 aydır düşüyor ve şimdi tüketici fiyatları da bir yıl öncesine kıyasla negatife döndü.
İşsizlik rekor seviyeye ulaştı
Özellikle şehirlerdeki genç nüfusta işsizlik de artıyor ve son aylarda her beş kişiden birini aşarak rekor seviyeye ulaştı. Ülkedeki son faiz indirimlerine rağmen emlak fiyatları düşmeye devam ederken, Avustralya gibi ülkelerde merkez bankası faiz oranlarını artırsa bile emlak değerleri yükseliyor.
Çin ekonomisinin gidişatı, en büyük ticaret ortağı olarak Çin'e bel bağlayan ülkelerin kaderi üzerinde önemli bir etkiye sahip olacak. Bu ülkeler arasında tüm Doğu Asya'nın yanı sıra Avustralya ve Yeni Zelanda da yer alıyor. Salı günü Çin'in Temmuz ayı için beklenenden daha zayıf ticaret rakamları açıklamadı. İhracatta yaklaşık yüzde 15'lik bir düşüş kaydedildi.
"Küresel ekonomiyi rakip yönlere çekebilir"
Dünyadaki çiftçilerinde endişelenmek için sebepleri var. Rabobank'ın araştırma kolu, ABD verilerine dayanarak, hazır giyim ve ayakkabı ihracatının düşmesiyle birlikte Çin'in pamuk ithalatının son beş yılın en düşük seviyesine gerilediğini belirtti. IMF ve diğerleri Çin'in GSYH'sinin bu yıl yüzde 5,2 ve gelecek yıl yüzde 4,5 büyümesini bekliyor. Ancak Moody's Analytics ekonomistlerinden Harry Murphy Cruise, yavaşlayan bir Çin ekonomisinin küresel ekonomiyi rakip yönlere çekebileceğini söyledi.
"Enflasyonla mücadeleye yardımcı oluyor"
Murphy Cruise, "Kısa vadede, Çin'de düşen fiyatlar enflasyonla küresel mücadeleye yardımcı oluyor. Bu da merkez bankalarının işini bir nebze olsun kolaylaştırıyor ve sıkılaştırma döngülerinde faiz artışlarını bir miktar azaltıyor" değerlendirmesini yaptı. Ancak Murphy Cruise, Çin'deki cansız toparlanmanın orta vadede küresel büyümeyi sekteye uğratacağı konusunda da uyardı.
Moody's ekonomisti, "Geçmişteki gerileme dönemlerinde büyümenin itici gücü olarak genellikle Çin'e odaklandık. Çin emlak piyasasındaki yapısal kaygılarla ve tüketici odaklı büyümeye geçişteki aksamayla mücadele ederken, bu itici güç bu kez aynı ölçüde destek olmayabilir" ifadelerini kullandı.
Yine de Çinli yetkililer de bu durumda boş durmayacaktır. Zira Komünist Parti otoritesinin büyük bir kısmını ülkenin küresel bir ekonomik dinamoya doğru tırmanışına bağlamış durumda. Avustralya Merkez Bankası'nın para politikasına ilişkin üç aylık açıklamasında belirttiği gibi, Çin Merkez Bankası halihazırda iki temel faiz oranını 10 baz puanlık mütevazı bir indirimle de olsa düşürdü.
Uzun sürmesi beklenmiyor
Yetkililer 1990'ların başında varlık fiyatları balonunun patlamasından sonra Japonya'da olduğu gibi, deflasyonist döngüyü yerleşmeden önce kırmak isteyeceklerdir. Aksi takdirde tüketiciler, bekledikleri takdirde fiyatların daha da düşeceği algısıyla harcamalarını daha da kısabilir. Murphy Cruise, hükümetin turizmi, araba satışlarını ve hatta tadilatları teşvik etme çabaları hız kazandıkça Çin'deki deflasyonun uzun sürmesini beklemeyen ekonomistler arasında yer alıyor.
Ancak bu önlemlerin başarısız olması durumunda, Çin'in üretim kapasitesinin bir kısmının ihracat pazarlarına yönelebilir. Çin, 2021 yılına kadar Güney Kore'nin ve bir yıl sonra da Almanya'nın otomobil ihracatını çoktan geride bırakmıştı. Moody's'in yakında yayınlayacağı bir rapora göre, dünya lideri Japonya da artık menzil içinde.
Murphy Cruise, "Haziran 2023'te Çin'in otomobil ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 50'den fazla arttı" dedi. İhracatın daha da büyümesi, özellikle hızla büyüyen elektrikli araç segmentinde rakipleri sıkıştırarak bir tepkiye yol açabilir. Diğer bir deyişle, yavaşlayan Çin ekonomisi çok uçlu bir kılıç.