Komik kadınların hakkı ödendi mi?

Binnaz Saktanber

[email protected] Phyllis Diller, Debbie Reynolds, Joan Rivers. İsimler uzak mı geldi? Peki o zaman: Ayşen Gruda, Adile Naşit, Perran Kutman. Komedinin efsaneleri. Sizce kariyerlerinde arzu ettikleri yerlere gelmişler midir? Erkek çağdaşları kadar para kazanmış, onlar kadar fırsatla karşılaşmış, aynı özgürlükle komedi yapmışlar mıdır? Neler gelmiştir başlarına? Ne zorluklar, ne engellerle boğuşmuşlardır? Peki “her şeyin en iyisine layık ve her şeyin en iyisini bilen” Z jenerasyonu, komedinin erkek egemen yapısını safi varoluşlarıyla çatırdatan, bugünün komedisine zemin hazırlarken yara bere içinde kalan bu kadınların haklarını yeterince ödemiş midir?

İki nesil bir arada

Hacks bu soruları soran bir komedi. Deborah Vance kariyerinin son demlerinde “köpek gibi çalışıp kraliçeler gibi yaşamaya çalışan” bir komedyendir. Las Vegas’ta yerleşik bir stand-up şovu, sayamayacağı kadar parası, arasının iyi olmadığı bir kızı vardır. Patronu hafta sonu şovlarını ondan alıp bir DJ’e vereceğini duyurunca Deborah’nın menajeri devreye girer ve şovu güncellemek için 20’lerinde bir komedi yazarını, Ava’yı işe alır. Ava tam kariyerinin zirvesindeyken homofobik bir şaka yüzünden “iptal edilmiş”, Deborah’yı ve komedisini eski püskü bulan, “Dün gece bir kâbus gördüm. Birisi bana sesli mesaj bırakmıştı” diyecek kadar Z jenerasyonunun bağrından bir genç kadındır.

“Ok, boomer” şakası

Broad City’nin yaratıcı ekibinden Jen Statsky, Lucia Aniello ve Paul Downs (aynı zamanda Deborah’nın menajeri rolünde) tarafından yaratılan Hacks, işte bu iki kadın arasındaki duygusal ve profesyonel çatışmayı anlatıyor. Watchmen, Mare of Easttown ve Hacks ile kariyerinin rönesansını yaşayan Jean Smart ve kendisi de gerçek hayattan bir Deborah Vance’in, SNL’in (Saturday Night Live) orijinal kadrosundan Laraine Newman’ın kızı olan Hannah Einbinder’ın başrollerini paylaştığı dizi, Grudaların, Naşitlerin, Kutmanların ekolünden; güldürürken ağlatan cinsten. Hacks son zamanlarda dilimize yapışan “ok, boomer” şakasını düşündürüyor. Tecrübenin değersizleştiği, ırkçılık, seksizm, ekolojik kriz gibi belalar için önceki jenerasyonların sorumlu tutulduğu bir dönemde yaşıyoruz. Yepyeni bir sistem inşa etmek için eskisinin yıkılması elzem, “yaşlıların” yıkıntının altında kalması ise fire ve zaiyat kabilinden. Haklılık payı da var bu düşüncede. Ama bazen bir durup molalanmak, isyanın ve sanatın dün icat edilmediğini, bugünün zaferlerinde dünün savaşlarının da izi olduğunu hatırlamak lazım. Hacks işte bu molayı verdirtiyor bize. Joan Rivers olmadan Hannah Gadsby olunmayacağını söylüyor. Türkçesi, “Kadın, kadına borçludur” diyor. Tabii dinlemeyi bilene.

Komik kadınların hakkı ödendi mi?

Binnaz Saktanber

İki nesil bir arada

“Ok, boomer” şakası

Yazarlar

Türkiye'de yemek yazmak savaş muhabirliğinden zor

Adı bile heyecan yaratan dizi başlıyor

Çölde bir nehir gibiydi

Ve artık ‘arama’ yerine ‘sorma’ dönemindeyiz

Yangından kurtulan mallar

Çok Okunanlar

Bakanlık listeyi güncelledi: Sucuk ve kaburgada hile

Yemek.com satıldı

Çin'de Pumpkin Spice Latte devri bitti mi?

Rusya’yı bir polis devletine çeviren casusluk ajansıyla tanışın

Kripto varlık düzenlemesi

Bizi Takip Edin