Birbirinden çok farklı hayatlar yaşayan Kimya (Melisa Şenolsun) ve Ender’in (Levent Üzümcü) bir akşam tanışmasını ve birbirlerine kalplerini açmalarını anlatan Kimya, 37’nci Varşova Film Festivali’nde Meeting Point adıyla gösterilecek. Umut Evirgen’in İstanbul’unda yeni filizlenen DJ’leri, gece kulüpleri, fasıllı ocakbaşıları, müşteri seçen taksicileri, performansıyla herkesi kendine hayran bırakan drag queen’leri, gecenin bir saatinde sarhoşlara yemek yetiştiren pizzacılarıyla gerçek ve yaşayan bir şehir var. Eğlence hayatının son yıllarda neşesini ve heyecanını kaybettiği aşikar. Üstüne bir de salgın yüzünden iki yıl boyunca evlere tıkıldıktan sonra, Umut Evirgen’in Kimya’sı asık yüzlü, ciddi hayatımıza kuşkusuz canlılık ve renk getirecek. Anlatılmayan bir İstanbul var
- UMUT EVİRGEN (Yönetmen) Filmde İstanbul’un pek görünmeyen bir yüzünü, gecelerini anlatıyorsunuz. Kimya ve Ender nasıl bir gece geçiriyorlar? Aslında var olan bir İstanbul ama çok fazla anlatılmıyor. Bildiğim bir alan olduğu için bana heyecanlı geldi. Bu, iki tane yalnız karakterin bir gece birbiriyle dertleşmesini anlatan tatlı ve masum bir hikaye. Çok sıradan bir akşam yaşıyorlar. Buna rağmen çok fazla izlemeye alışık olmadığımız bir dünya olduğu için ilginç geliyor. Sizi işletmeci kimliğinizle de tanıyoruz. Bu ikinci uzun metrajlı filminiz. Bir yönetmen olarak sizi neler yoruyor? Ben 21 yaşımdayken yeme-içme sektörüne girdim. Dışarıdan bu işlere girenler için “Herkes de mekancı oldu” diyerek onları yadırgardım. O sırada senaryo da yazmaya başlamıştım. İlk kısa filmimi çekmek istediğimde, “Bunun okulunu okumalıyım, 18 yaşından beri sinema yapanlara saygı gereği bunu yapmam gerek” diye düşündüm. Beni zorlayan; biraz önyargı ve “işletmeci- mekancı” etiketleri. Bunlara bir şekilde kulak asmadan kendi hikayelerime bakıyorum. Bunu diyebiliriz belki tek dert olarak.Kimya kendi hayatından çok sıkılıyor
- MELİSA ŞENOLSUN (Kimya) Kimya özgür ruhlu ve maceracı ancak yalnız bir genç kadın. Ender’in nesinden etkileniyor? Kimya hayatı tek başına yaşamaya ve her şeyi kendi halletmeye çok alışkın. Bir insanın ona yardım edebileceğine inanmıyor. İlk anda ikisini birbirine çeken merak ve cazibe.
Peki herhangi biriyle tanışsaydı, onunla da gider miydi? Aslında Kimya için hareket noktası “Yapabilir miyim?”. Belki de daha önce hiç olgun bir erkek tavlamamıştır ve merak ediyordur, kendine bunu kanıtlamak istiyordur. Kimya mevcut hayatından sıkılıyor mu biraz? Çok sıkılıyor. Kimya çok rol yapan bir karakter. Her şeyi şakaya vuruyor, iyiymiş gibi davranıyor. Çünkü bu şekilde tutunuyor. 
