Aaron Boxerman / New York Times
İsrail, Salı günü Gazze Şeridi'nde artan açlık nedeniyle karşı karşıya kaldığı uluslararası izolasyona karşı koymak amacıyla, bazı özel işletmelerin bölgeye mal ithalatını yeniden başlatmasına izin verdi. Bu adım, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun Hamas'a karşı yaklaşık iki yıldır süren savaştaki bir sonraki adımları tarttığı bir dönemde atıldı.
İsrail, Gazze'deki koşullar nedeniyle artan uluslararası kınamalarla karşı karşıya. Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı’na göre, bölgede her üç kişiden biri günlerce yemek yemiyor. Pek çok yardım kuruluşu ve bazı geleneksel İsrail müttefikleri, açlık krizinden İsrail politikalarını sorumlu tutuyor.
Son haftalarda İsrailli yetkililer, Gazze’ye yardımların ulaşmasını sağlamak için çaba gösterdiklerini ortaya koymaya çalıştı; bazı bölgelerde çatışmaları durdurdu ve yardım konvoyları için güvenli güzergahlar belirledi.
Salı günü, yardımların akışını denetleyen İsrail askeri ajansı COGAT, bazı özel iş insanlarının Gazze’ye mal göndermelerine izin verdiğini duyurdu. İsrail, geçen yıl bu tür ticaretin Hamas’ı desteklediğini belirterek özel sektör ithalatını genel olarak yasaklamıştı.
Ülkede ise Netanyahu, farklı bir kitleye hitap ediyor. Başbakanın siyasi iktidarı, İsrail’in Gazze’nin tamamını ele geçirmesini savunan sağcı aşırılıkçılar ve dindar milliyetçilerden oluşan bir koalisyona bağlı.
İsrail iki yıldır koyduğu hedeflere ulaşamadı
Ancak Hamas’ın 7 Ekim 2023’teki yıkıcı saldırısının savaşı başlatmasının üzerinden neredeyse iki yıl geçmesine rağmen, İsrail hükümeti ilan ettiği hedeflere ulaşabilmiş değil. O hedefler ise şuydu: Hamas’ı yok etmek, saldırıda kaçırılan tüm rehineleri serbest bırakmak ve Gazze’den İsrail’e yönelik gelecekteki tehditleri engellemek.
Pazartesi günü Netanyahu, kabinesini bu hafta toplayarak “bu üç hedefin istisnasız nasıl başarılacağını” belirlemek üzere orduya talimat vereceğini söyledi.
Başbakanlık ofisi ayrıca bazı İsrailli gazetecilere Netanyahu’nun askeri operasyonları Gazze’nin tamamına yayabileceğini bildirdi. Böyle bir durumda, İsrail ordusu, rehinelerin tutulduğuna inanılan bölgelere saldırmak zorunda kalacak ve bu durum rehinelerin hayatını tehlikeye atabilir.
Hükümetin planlarına ilişkin konuşan üç yetkili, askeri kampanyanın genişletilmesi yönünde henüz bir karar alınmadığını belirtti. Yetkililer, Netanyahu’nun niyetini belirsiz tutarak, aşırı sağcı koalisyon ortaklarını memnun etmeye çalıştığını ancak belirli bir eylem planına bağlı kalmadığını ifade etti.
Fotoğraf: Diego Ibarra Sánchez/New York Times
İsrail, yurt dışında tüm dikkatleri Hamas tarafından tutulan İsrailli ve yabancı rehinelere çekmeye çalışıyor. İsrail, Gazze’de hâlâ hayatta olduğu düşünülen yaklaşık 20 rehine ile birlikte 30 kişinin cansız bedeninin bulunduğuna inanıyor ve BM Güvenlik Konseyi’ni bu durumu görüşmeye çağırdı.
Hamas ve ona bağlı grup İslami Cihad, geçen hafta iki zayıf düşmüş rehinenin görüntülerini ve fotoğraflarını yayımladı. Bu görüntüler, Hamas’a yönelik yeni bir uluslararası kınama dalgasına ve rehinelerin koşulsuz serbest bırakılması çağrılarına yol açtı.
Ancak İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar Salı günü New York’ta Birleşmiş Milletler’de diplomatlarla krizi görüşürken, Gazze’deki insani felaketin hafiflemesine dair çok az işaret var. Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre, beslenme yetersizliğiyle ilişkili nedenlerden dolayı onlarca Filistinli hayatını kaybetti.
Gazze sağlık yetkililerine göre, İsrail’in yürüttüğü kampanyada çoğu çocuk olmak üzere 60 binden fazla insan hayatını kaybetti. Bu yetkililer, siviller ve savaşçılar arasında ayrım yapmıyor. İki milyonluk nüfusun büyük bölümü yerinden edilmiş durumda ve harabeye dönmüş bölgelerdeki çadır kamplarına sığınmak zorunda kaldı.
BM, Gazze’yi kıtlığın eşiğinde olarak tanımlarken, açlık krizi bölgeyi pençesine almış durumda. Sivil düzen neredeyse tamamen çöktü ve yardımları taşıyan konvoylara, çaresiz kalabalıkların yiyecek almak için saldırdığı bildiriliyor.
Dünya Gıda Programı’nın bölgedeki yerel direktörü Antoine Renard, verdiği bir röportajda şöyle dedi: “Hayal edebileceğiniz en zorlu yerlerde çalıştım. Ancak kariyerim boyunca böyle bir şey hiç görmedim”
İsrail’in bu yıl Gazze’ye uyguladığı abluka yaklaşık 80 gün sürdü ve bu süre zarfında neredeyse hiçbir yiyecek, yakıt ya da ilaç girişine izin verilmedi. İsrail kısıtlamaları gevşettikten sonra bile, askeri verilere göre Gazze’ye giren yardım miktarı savaşın diğer dönemlerine kıyasla çok daha düşük kaldı.
İsrailli yetkililer, halihazırda Gazze içinde bulunan gıdaların yeterince dağıtılamamasından BM’yi sorumlu tuttu. BM yetkilileri ise İsrail’in konvoyların hareketine ilişkin talepleri sık sık ertelediğini veya reddettiğini, ayrıca savaş ortamında çalışmanın büyük bir zorluk teşkil ettiğini belirtiyor.
Geçtiğimiz ay İsrail ile Hamas arasında bir ateşkese yaklaşıldığına dair iyimserlik olsa da, Arap arabulucular aracılığıyla yürütülen dolaylı müzakereler hâlâ çıkmazda.
Son günlerde ABD’li ve İsrailli yetkililer, “ya hep ya hiç” temelli bir anlaşmayı gündeme getirdi. Ancak İsrail ve Hamas’ın taviz vermeye istekli görünmemesi nedeniyle böyle bir stratejinin işe yaraması olası görünmüyor.
İsrail’de kamuoyu baskısı, hâlâ Gazze’de tutulan rehinelerin koşullarına odaklanmış durumda. Bu hafta sonu Hamas, rehinelerden biri olan Evyatar David’in videosunu yayımladı; görüntülerde David’in aşırı derecede zayıf olduğu görülüyordu. 24 yaşındaki David, 2023 saldırısında güney İsrail’de düzenlenen bir rave partisinden kaçırılmıştı; o saldırıda yüzlerce kişi öldürülmüş ve birçok kişi rehin alınmıştı.
Evyatar David’in kardeşi Ilay David, Cumartesi günü Tel Aviv’de düzenlenen bir protestoda “Mutlak ölüm eşiğindeler. Şu anki, akıl almaz durumlarında, belki sadece birkaç günleri kalmış olabilir” dedi.
© 2025 The New York Times Company

