Patricia Cohen / The New York Times
Yükselen fiyatlar, Ukrayna'daki savaşın etkileri ve devam eden tedarik zinciri tıkanmaları ilk çeyrekte dünya çapında büyümeyi yavaşlattı ve büyük ekonomilerin pandemiden toparlanma çabalarını engelledi.
Avrupa Birliği cuma günü, euro kullanan 19 ülkenin Ocak, Şubat ve Mart aylarında önceki üç aya göre yalnızca yüzde 0,2 büyüdüğünü açıkladı.
Bir gün önce, ABD ekonomisinin aynı dönemde yüzde 0,4 küçüldüğünü raporladı. ABD'nin ardından dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olan Çin, başka bir Covid-19 dalgasının yaygın karantinalara yol açması nedeniyle bu ay önemli zayıflık belirtileri bildirdi.
Dünya ekonomisi kötüleşiyor
Capital Economics baş grup iktisatçısı Neil Shearing, “Mesaj, küresel büyüme görünümünün kötüye gittiği, çoğu analistin tahmin ettiğinden daha hızlı ve ciddi bir şekilde kötüleştiğidir" dedi.
Üç büyük ekonomik blokun ekonomik sıkıntılarının sebeplerinde ve tahminlerinde önemli farklılıklar var.
ABD iyimser
ABD’deki toplam üretimin azalmasına ve yüksek enflasyona rağmen analistler tüketici harcamalarının güçlü olduğunu, işgücü piyasasının sıkı kaldığını belirtiyor. Amerikan ekonomisinin geleceği hakkında daha iyimser olma eğilimindeler. İlk çeyrekteki düşüş, büyük olasılıkla bir kerelik ölçüm tuhaflıklarının sonucuydu.
Buna karşılık Çin'in ilk çeyrekte %4,8'lik büyüme raporu, ekonominin gayrimenkul sektöründeki durgunluktan, aşırı yatırımdan ve pandemi kaynaklı kapanmalardan ne kadar muzdarip olduğunu gizliyor.
Avrupa'ya gelince; Ukrayna'daki savaştan çok daha fazla etkileniyorlar.
Ortak sorun enflasyon
Hepsinin karşılaştığı ortak sorun ise enflasyon.
EY-Parthenon'un baş iktisatçısı Gregory Daco, "Dünya çapında büyüme farklı hızlarda gelişiyor ancak enflasyon çoğu sektörde, hemen hemen her yerde mevcut" diye konuştu.
Farklı ekonomik zeminler, ülkeler resesyona girmeden enflasyonu yavaşlatmaya çalışırken hükümetlerin ve merkez bankalarının farklı, hatta çelişkili politikalar seçmesine neden olabilir.
Sene başında tahminler iyimserdi
Daco, ABD’de merkez bankasının enflasyonu düşürmek için faiz oranlarını yükseltmeye kararlı olduğunu, Avrupa'daki hükümetlerin ise yükselen enerji fiyatlarının etkisini köreltmek için vatandaşlarına daha fazla para yardımı yapabileceğini söyledi.
Çin'in ise bir çıkmazda olduğunu düşünüyor: “Sıfır Covid-19 politikalarından vazgeçmek istemiyorlar ancak ekonomik aktivite üzerindeki etkisinin çok büyük olduğunu da farkındalar."
Savaş öngörülemez bir belirsizlik yarattı
Covid-19'un mevcut risk faktörleri yıl başında biliniyordu ancak ekonomik görünüm o zamanlar çok daha parlaktı. Koronavirüsün Omicron varyantı ile ilgili kısıtlamalar Avrupa'da ve başka yerlerde gevşemeye başlıyordu. Dünya çapında mal ve malzeme hareketinin artmak üzere olduğuna dair umutlar vardı.
Ancak Rusya'nın Ukrayna'yı işgali sarsıcı bir belirsizlik yaratarak ekonomik güveni sarstı. ABD, Avrupa ve müttefikleri tarafından uygulanan yaptırımlar gıda, enerji ve hayati önem taşıyan mineral kıtlıklarını ağırlaştırdı, ticareti aksattı, enflasyonu ürkütücü seviyelere çıkardı.
Çin ekonomisi, ilk çeyrekte geçen yılın son üç ayına orana benzer seviyede genişledi ve ileride daha fazla sorunun olduğunu gösterdi. Hükümet yenilenen Covid salgınlarına, çeşitli kentlerde milyonlarca çalışanı ve tüketiciyi evde tutan toplu karantinalarla yanıt verdi. Ülkenin en büyük kenti Şanghay bir aydan fazla bir süredir kapalıyken, cuma günü Pekin'de iş yerleri ve konut komplekslerinin daha fazla kapatılacağı açıklandı.
Çip sıkıntısı devam edecek
Silikon Vadisi devi Intel'in CEO'su Pat Gelsinger, cuma günü yaptığı uyarıda Şanghay'daki karantinaya ve Ukrayna'daki savaşa atıfta bulundu. Dünya çapında bir yılı aşkın süredir teknoloji, otomotiv ve elektronik şirketlerini alt üst eden bilgisayar çipi sıkıntısının en az 2024’e kadar devam edeceğini belirtti. Sektör analistleriyle yaptığı bir telefon görüşmesinde, özellikle olası bir enerji ambargosu ve Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin neden olduğu diğer aksamalara dair risklere yoğunlaştı. Bu hafta Rusya, Polonya ve Bulgaristan'a gaz tedarikini kesti. Aynı zamanda AB, Rus petrolünün akışını durdurmak için bir anlaşmaya adım adım yaklaşıyor.
Enerji krizi
Doğal gaz ve petrol arzındaki ani kesintinin etkisi keskin tartışmalara yol açtı. Avrupa'nın en büyük ekonomisine sahip Almanya'da merkez bankası geçtiğimiz günlerde, doğal gaz ambargosunun ülkenin bu yılki ekonomik üretimini yüzde 5’e kadar düşüreceğini belirtti.
Bazı ekonomistler daha iyimser tahminler önerdi ancak Pantheon Makroekonomi'nin kıdemli Avrupa iktisatçısı Melanie Debono, gaz ambargosunun Almanya'yı neredeyse resesyona sokacağını ve muhtemelen bununla birlikte Avrupa'nın geri kalanını da aşağı çekeceğini söyledi.
Yılın ilk üç ayında, Almanya'nın gayri safi yurtiçi hasılası yüzde 0,2 büyüdü.
Almanya Federal İstatistik Ofisi cuma günü yaptığı açıklamada, “Ukrayna'daki savaşın ekonomik sonuçları, şubat ayının sonundan bu yana kısa vadeli ekonomik kalkınma üzerinde artan bir etki yarattı” dedi.
Euro bölgesi istikrarsız
Euro bölgesi genelinde büyüme değişkenlik gösterdi. İspanya'daki ekonomi, aynı dönemde yüzde 0,3 büyüyerek diğer Avrupa ülkelerinden biraz daha iyi performans gösterdi. Yine de iyileşme, 2021'in son çeyreğinde kaydedilen yüzde 2,2'den çok daha küçüktü.
İlk çeyreğin büyük bölümünde Covid kısıtlamalarının devam ettiği Fransa'da büyüme durma noktasına geldi. İtalya'da GSYİH önceki üç aya göre yüzde 0,2 düştü.
Oxford Economics’in Avrupa Ekonomisi başkanı Ángel Talavera, "Açıkçası ilk çeyrek için oldukça zayıf bir büyüme tablosu var. Tüketici güveni her yerde oldukça keskin bir şekilde azaldı” dedi. Ücretlerin enflasyona ayak uyduramaması nedeniyle harcamaların zayıfladığını da sözlerine ekledi.
AB'nin istatistik ofisi Eurostat'a göre AB'yi oluşturan 27 ülke arasındaki ortalama büyüme, 2022'nin ilk üç ayında yüzde 0,4 oldu. Bu, euro bölgesi için bildirilen rakamın iki katı.
Eurostat, enflasyonun kalıcı bir sorun olduğunu ve Mart ayındaki yüzde 7,4’lük seviyeden Nisan ayında yıllık %7,5'e yükseldiğini söyledi.
© 2022 The New York Times Company