Patrick Kingsley / New York Times
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 18 aydır Gazze Şeridi’ndeki savaşı sona erdirmekten kaçındı. Kısmen, bu durumun koalisyon hükümetinin çökmesine yol açabileceği ve anketlerin kaybedeceğini öngördüğü erken seçimleri tetikleyeceği düşünülüyordu.
Ancak şimdi, İran’a saldırdıktan ve Amerika Birleşik Devletleri’ni Tahran’ın en değerli nükleer tesislerini hedef almaya ikna ettikten sonra, Netanyahu çok daha rahat bir konumda.
Tahran’a yönelik hamleleri nedeniyle İsrail’de yaygın bir coşku varken, Netanyahu’nun anketlerdeki desteği Ekim 2023’te Gazze savaşı başladığından bu yana neredeyse en yüksek seviyeye ulaştı. Hükümeti yarın çökse, Netanyahu’nun yeniden seçilme ihtimali artık makul görünüyor. Bu da İsrail’de, Netanyahu’nun artık koalisyonunun kaygılarını aşabileceği ve Gazze konusunda daha esnek davranabileceği yönünde umutları artırdı.
“Yıllardır olmadığı kadar güçlü bir konumda” diyen Netanyahu’nun başbakan olmadan önceki danışmanlarından olan siyaset analisti Mitchell Barak, “Bu kadar güçlüyken, o anlaşmayı yapabilirsin, Gazze savaşını bitirebilirsin ve hükümetinin çökmesinden ya da görevden alınmaktan korkmazsın” ifadelerini kullandı.
Şimdilik, Netanyahu Gazze konusunda fikir değiştirdiğine dair kamuoyuna herhangi bir sinyal vermedi. Aylar boyunca, Hamas teslim olmadan ve liderliği sürgüne gitmeden savaşı sona erdirmeyi reddetti — ki Hamas bu şartları reddetti. Netanyahu’nun ofisi, bu taleplerin hâlâ geçerli olduğunu belirten bir açıklama yaptı. Açıklamada, “Savaşı sona erdirmenin önündeki tek engel Hamas’tır. Tüm rehineleri serbest bırakmalı, teslim olmalı, Gazze üzerindeki kontrolünü bırakmalı ve çekilmelidir. Seçim onların” denildi.
Yine de, Netanyahu’nun analistleri ve müttefikleri, İran kampanyasındaki zaferin ardından şimdi rotayı değiştirmek için gerekli siyasi güce sahip olduğunu belirtti.
Netanyahu’nun Gazze ateşkes görüşmelerindeki İsrailli temsilcilere daha geniş bir müzakere yetkisi verdiği, bu da onun daha açık bir tavır sergileyebileceğine dair bir işaret olarak görülüyor. Bu bilgi, Netanyahu’nun koalisyonundaki kıdemli bir isim tarafından paylaşıldı.
Salı günü yapılan bir hükümet açıklamasında, İran’la yaşanan 12 günlük çatışma boyunca elde edilen başarılar sıralandı. Açıklamada, İsrail’in İran’ın nükleer programı tehdidini bertaraf ettiği, balistik füze cephaneliğini etkisiz hale getirdiği, paramiliter güçlerinden yüzlercesini öldürdüğü ve Tahran’ın kalbinde İran liderliğiyle bağlantılı birçok hedefi yok ettiği belirtildi. Gerçekte ise, nükleer programa verilen hasarın boyutu hâlâ belirsizliğini koruyor; zira İran’ın zenginleştirilmiş uranyum stoklarının nerede olduğu kesin olarak bilinmiyor.
Netanyahu İran savaşından aldığı güçle seçime gidebilir
İsrail’de bu ayrıntılar, artık görünüşün kendisinden daha az önem taşıyor gibi görünüyor. Başbakanın en sert muhalifleri bile, ABD Başkanı Donald Trump’ı saldırıya katılmaya ikna etmesini “cesur ve dahiyane” buldu. İsrail basınında çıkan haberlerde, Netanyahu’nun yakında Gazze savaşını bitirebileceği, ani bir seçim çağrısı yaparak İran üzerindeki zaferiyle kampanya yürütebileceği yönünde spekülasyonlar yer aldı. Böyle bir hamle, hâlâ Gazze’de tutulan, hayatta veya ölü olan onlarca İsraillinin geri getirilmesini de içerebilir.
Netanyahu’nun sert koalisyon ortaklarından gelen açıklamalar, Hamas ortadan kaldırılmadan savaşı sona erdirecek bir anlaşmaya hâlâ direnç olabileceğini gösteriyor. Maliye Bakanı Bezalel Smotrich yaptığı açıklamada, “Şimdi tüm gücümüzle yeniden Gazze’ye dönmeli, görevi tamamlamalı — Hamas’ı yok etmeli ve rehinelerimizi geri getirmeliyiz” dedi.
Bu nedenle, analistlere göre Netanyahu, İsrail parlamentosu temmuz sonunda yaklaşık üç aylık yaz tatiline girmeden önce Hamas ile bir anlaşma yapmayı erteleyebilir. Normal şartlarda bu, milletvekillerinin hükümetin çökmesi yönünde oylama yapmasını yaz tatili sonuna kadar engelleyeceği için Netanyahu’ya iktidarda birkaç ay daha kalma şansı tanır.
“İran’daki başarıları ona kesinlikle bir sonraki seçim için gereken siyasi krediyi veriyor ve artık hükümetinin düşmesini göze alabilir” diyen İsrailli siyasi yorumcu Tal Shalev “Ama bu kadar hızlı bir seçim isteyip istemediğinden emin değilim, bu yüzden Gazze’deki adımı yaz tatiline kadar erteleyebilir” diye ekledi.
Netanyahu tavrını yumuşatsa bile, Hamas geçen yılki önemli müzakerelerde olduğu gibi görüşmeleri yavaşlatabilir veya engelleyebilir. Hamas liderlerinin sürgüne gitmesi beklenmiyor, ki bu da İsrail’in hâlâ yumuşatmaya yanaşmadığı bir talep.
Netanyahu kalıcı ateşkes için artık daha esnek davranabilir
Ancak Netanyahu, belki de en büyük engel olan kalıcı ateşkes talebi konusunda artık daha esnek olabilir. Hamas, savaşın tamamen sona ermesini ve Gazze’de etkili bir güç olarak varlığını sürdürmeyi istiyor. İsrail ise yalnızca geçici bir anlaşma istiyor; Mart ayında olduğu gibi, bir önceki ateşkesi çökertip yeniden savaşa dönme opsiyonunu elinde tutmak istiyor.
Bazı analistler, Netanyahu’nun artık zayıf bir konumdan hareket ediyor görüntüsü vermeyeceği için daha fazla esneklik gösterebileceğini düşünüyor.
7 Ekim 2023’te Hamas’ın İsrail’e saldırarak ülke tarihinin en ölümcül güvenlik felaketine yol açmasının ardından, Netanyahu’nun “İsrail’in güvenliğini sağlayan lider” imajı büyük yara almıştı. Ancak geçen yıl İran’a ve Lübnan’daki müttefiki Hizbullah’a ağır darbeler indirerek güvenlik konusundaki sicilini yeniden güçlendirdi.
“7 Ekim’in başarısızlığından kendini olabildiğince uzaklaştırmaya çalışıyor, bir sonraki seçime başka bir hikâyeyle gitmeyi umut ediyor” diyen Shalev “İran kampanyası ona kesinlikle anlatacak yeni bir hikâye sundu” dedi.
Yine de, Netanyahu’nun bu zafer parıltısının yaz sonrasına kadar sürüp sürmeyeceği belli değil. İran nükleer programını hızla yeniden inşa ederse ya da İsrail ve ABD’nin saldırıları ilk göründüğü kadar etkili değilse, başbakanın zafer anlatısı çabuk dağılabilir.
© 2025 The New York Times Company