Mark Landler / New York Times
Fransa ve İngiltere liderleri bu hafta Beyaz Saray'da Başkan Donald Trump'la bir araya geldiklerinde, kurnaz ev sahipleriyle başa çıkmak için iyi bilinen bir oyun kuralından yararlanabilirler. Ancak bu yeni meydan okumada eski numaralar yeterli olmayabilir.
Trump'ın Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'i diktatör olarak damgaladığı bir haftanın ardından Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve İngiltere Başbakanı Keir Starmer artık sadece çok taraflı kurumlardan ve nezih diplomasiden hoşlanmayan, normları çiğneyen bir başkanla baş etmek zorunda değiller. Aynı zamanda varoluşsal bir krize giren Atlantik ötesi ittifakı kurtarmaya çalışıyorlar.
Trump'ın düşmanca açıklamaları ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e Ukrayna'da bir barış anlaşmasına varmak için Avrupa'yı zorlama teklifinde bulunması, bazı Avrupalıların kıtayı yetmiş yıldan uzun bir süredir koruyan ittifakın çoktan feshedilip edilmediğini merak etmesine neden oldu.
Dolayısıyla Macron'un 2017 Bastille Günü'nde yaptığı gibi Trump'ı bir Fransız askeri geçit törenine ya da İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth'in Haziran 2019'da yaptığı gibi Buckingham Sarayı'ndaki gösterişli bir ziyafete davet etmek işleri yeniden yoluna koymak için yeterli olmayabilir.
Avustralya'nın eski Başbakanı Malcolm Turnbull bir röportajında “Bu, gerçeğin ortaya çıktığı andır. Trump'ın karşısına dikilip ona ne düşündüklerini, yani Ukrayna'ya karşı Putin'in yanında yer almanın Amerika'nın prestijine ve dünyadaki konumuna yıkıcı bir darbe indireceğini söyleyecek cesarete sahip olmaları gerekiyor” dedi.
Başkanın ilk döneminin başlarında mülteciler konusunda Trump'la çatışan Turnbull, bu kadar temel bir konuda Trump'ı etkileme ya da ikna etme çabalarının muhtemelen hiçbir işe yaramayacağını söyledi. Turnbull, “Trump'la iyi geçinmenin bedeli müttefiklerinizi terk etmekse, bu ödenemeyecek kadar yüksek bir bedeldir” dedi.
Trump eskisi gibi değil
Trump'la ilk döneminde çalışan diplomatlara göre kritik bir sorun da Trump'ın artık o zamanki lider olmaması. Fransa'nın Washington Büyükelçisi olan ve Macron'a Trump'la birçok görüşmesinde eşlik eden Gerard Araud, “Trump 2017'de geldiğinde hiçbir şey ve hiç kimseyi tanımıyordu. Şimdi her şeyi bildiğini düşünüyor, içerik konusunda daha radikal ve etrafı ‘evet’çilerle çevrili” dedi.
Pazartesi günü Beyaz Saray'a gidecek olan Macron, geçen hafta sosyal medya üzerinden yaptığı canlı yayında, “Ona kısaca şunu söyleyeceğim: 'Başkan Putin'e karşı zayıf olamazsın. Bu sen değilsin, bu senin çıkarına değil” demişti.
Perşembe günü Washington'da olacak olan Starmer, Trump'la başa çıkma stratejisini kamuoyu ile paylaşmadı. Ancak İngiliz diplomatlar, Starmer'in Ukrayna barış gücüne asker katkısında bulunarak İngiltere'nin Avrupa'nın savunmasını sağlamak için daha fazlasını yapmaya istekli olduğunu vurgulamasını beklediklerini söylediler. Starmer geçen hafta asker taahhüdünde bulunmuş ancak bunun ancak ABD'nin bir “backstop” olarak hareket etmesi halinde işe yarayacağını söylemişti.
Trump'ın ilk döneminin büyük bölümünde İngiltere'nin Washington Büyükelçisi olarak görev yapan Kim Darroch, “Trump minnettarlık göstermez. Ama en azından onun barış anlaşması fikrini benimseme konusunda Avrupa ülkeleri arasında en ileri eğilimli ülke olduğunuzun farkına varacaksınız” dedi.
İngiliz yetkililer Starmer'ın Trump'a İngiltere'nin Ukrayna'ya ek askeri yardım yapmayı düşündüğünü ve kendi savunma harcamalarını artırmayı planladığını söyleyeceğini belirtti. Darroch, Starmer'ın İngiltere'nin askeri harcamalarını belirli bir tarihe kadar ekonomik çıktının %2.5'ine çıkarma sözü vermesi gerektiğini söyledi. (Starmer bu eşiğe ulaşma sözü verdi ancak bir son tarih belirlemedi).
Darroch'a göre Başbakan ayrıca Trump'a Rusya ile nasıl bir barış anlaşması arayışında olduğunu ve bunu başarmak için Putin'e nasıl bir baskı uygulamayı planladığını anlatması için baskı yapmalı. Starmer Washington'a gitmeden önce İngiltere'nin Rusya'ya karşı ek yaptırımlar açıklaması beklenirken, Trump Rusya'nın ekonomik ve diplomatik izolasyonunu sona erdirmeye istekli olduğunun sinyallerini verdi.
Starmer, ABD Başkanı'nın Zelenskiy'i kınamasının ardından Trump'la aralarındaki mesafenin biraz açıldığını göstererek Ukrayna Devlet Başkanı'na telefonda “demokratik yollarla seçilmiş bir lider” olduğunu ve “İngiltere'nin İkinci Dünya Savaşı sırasında yaptığı gibi savaş zamanında seçimleri askıya alma” hakkı bulunduğunu söyledi.
Darroch, Starmer'ın meramını anlattıktan sonra Trump ile Zelenskiy üzerinden bir tartışmaya girmekten kaçınması gerektiğini söyledi. Bunun yerine başbakanın Trump'ın kendisini barışçı olarak görmesine oynaması gerektiğini söyledi. Araud da bu görüşe katılarak şunları söyledi: “Avrupalıların Trump ile savaşı kimin başlattığı ya da Zelenskiy'nin diktatör olup olmadığı konusunda tartışmaya girmesi hata olur. Bu Trump-vari bir yaklaşım için başlangıç noktası değildir.”
Araud, Macron'un Avrupa'nın caydırıcı bir güç oluşturması karşılığında Trump'a güvenlik güvencesi vermesi için baskı yapmasını beklediğini söyledi. Fransa ve İngiltere İsveç, Danimarka, Hollanda ve Baltık ülkelerini böyle bir güce katılmaya ikna etmeye çalışıyor.
Diğer Fransız yetkililer Trump'ın Ukrayna'da birkaç hafta içinde ateşkes sağlanması konusunda ısrarcı olmasından ve 9 Mayıs'ta Nazi Almanyası'na karşı kazanılan Sovyet zaferinin anıldığı Zafer Günü'nde Moskova'daki Kızıl Meydan'da Putin'le birlikte ateşkesi kutlamak istemesinden endişe ettiklerini söylediler. Putin'in diplomatik rehabilitasyonunun çarpıcı bir kanıtı olarak on yıldan uzun bir süredir Rusya'yı ziyaret eden ilk başkan olacak.
Bunu önlemek için çok az zamanı olan Fransız yetkililer, zararı sınırlamak için çabaladıklarını söylediler. En büyük korkuları ise Trump'ın Ukrayna'da seçimleri zorlamaya çalışması ve bunun da Rusya destekli adaylara, internet üzerinden karalama kampanyalarına ve diğer seçim müdahalelerine kapı açması.
Çin’i cesaretlendirebilir
Bazı uzmanlar liderlerin Trump'ın diğer önceliklerine, özellikle de Amerika'nın Çin ile rekabetine hitap etmeleri gerektiğini savunuyor. Onlara göre Putin'e çok fazla taviz vermek Çin'i Tayvan'a karşı planlarında cesaretlendirebilir. Bu aynı zamanda Çin'i ABD'ye karşı bir koalisyonda Rusya ile yakınlaşmaya teşvik edecektir.
Londra'daki bir araştırma kuruluşu olan Uluslararası Strateji Enstitüsü'nde kıdemli bir araştırmacı olan İngiltere'nin eski Belarus Büyükelçisi Nigel Gould-Davies, “Avrupa'da ve Ukrayna'da Rusya'nın lehine şartlarda barış yapar ya da barışı dayatırsanız, bu aslında Çin'le başa çıkmanızı zorlaştırır” dedi.
Ancak Gould-Davies ve diğer analistler Trump'ı büyük strateji tartışmasının içine çekmenin sınırları olduğunu söyleyerek “Trump için, çoğu liderden bile daha fazla, kişisel olan politik olandır” dedi.
© 2025 The New York Times Company