Stanley Reed / The New York Times
Petrol endüstrisi yöneticileri çarşamba günü, Birleşik Arap Emirlikleri'nin Dubai kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler iklim zirvesinden çıkan anlaşmayı, fosil yakıtlardan uzaklaşma çağrısı yapan diline rağmen desteklediklerini söylediler.
Avrupa'nın en büyük enerji şirketi Shell'in bir sözcüsü "COP28'in sonuçlarını destekliyoruz" dedi.
İtalyan enerji devi Eni ise toplantının büyük pragmatizmi övdü. Anlaşmanın ilk taslağına itiraz eden OPEC'in fiili lideri Suudi Arabistan, nihai anlaşmayı onayladı ve ülkelerin iklim değişikliğiyle mücadelede kendi yönlerini seçmekte özgür bırakıldığını söyledi.
Zorunluluk yok
Suudi Petrol Bakanı Prens Abdülaziz bin Salman, Al Arabiya televizyonuna verdiği bir mülakatta, "Dikte etmek artık tarihe gömüldü. Böylece insanlar seçimlerinde özgürler" diye ekledi. Habere göre Suudi bakan ayrıca Cop28 anlaşmasının ülkenin ham petrol satma kabiliyeti üzerinde bir etkisi olmayacağını söyledi.
Anlaşmanın petrol üreticileri için cazibesi muhtemelen belirli eylemlerde bulunma zorunluluğunun olmaması. Sonuç olarak, ülkeler iklim değişikliğine neden olan sera gazı emisyonlarını azaltmak için kendi yollarını seçebilirler. Yaklaşık 200 ülkeden diplomatlar tarafından onaylanan kapsamlı anlaşma, son yıllarda büyük petrol şirketlerinin yoğun yatırım yaptığı bir fosil yakıt olan doğal gazın enerji dönüşümünü kolaylaştırmada bir rol oynamasını bile öneriyor gibi görünüyor.
Üretici ülkelerin liderleri, toplantıdan fosil yakıtların kullanımını azaltmaya yönelik daha katı reçeteler çıkmasından endişe ediyordu. Bu durum, gelirleri genellikle hükümetlerin bütçelerini ayakta tutan petrol ve gaz endüstrileri üzerinde baskı yaratacaktır. OPEC Genel Sekreteri Haitham al-Ghais geçen hafta yazdığı ve bu tedirginliği yansıttığı anlaşılan bir mektupta, OPEC+ olarak bilinen 23 üretici grup üyesini ve müttefiklerini emisyonlardan ziyade enerjiyi, yani fosil yakıtları hedef alan herhangi bir metni ya da formülü reddetmeye çağırdı. Konferansın çarşamba günü sona ermesinin ardından doğal gaz ihracatçıları grubundaki mevkidaşı ile yaptığı ortak açıklamada uzlaşmaya dayalı ve olumlu sonucu övdü.
Sonunda petrol üreticileri, kendi güçlerine oynayan bir dilin anlaşmaya dahil edilmesini sağlamayı başarmış görünüyorlar. Anlaşmada ayrıca, çevreci gruplar tarafından fosil yakıtların kullanımını yaygınlaştırma potansiyeline sahip olduğu gerekçesiyle eleştirilen karbon yakalama ve depolama teknolojisinin hızlandırılması çağrısında bulunuluyor.
"Bize hiç görmediğim bir öncelik verildi"
Cop delegelerinin odak noktası nihai belgede fosil yakıtlar ile ilgili bir ifadenin yer almasını sağlamak olsa da, enerji endüstrisinin de bolca katkısı olduğu görülüyor. Suudi petrol bakanı, Birleşik Arap Emirlikleri'nin Abu Dabi kentinde bulunan devlete ait petrol şirketi Adnoc'un CEO'su Sultan al Jaber tarafından yönetilen konferansa kendi delegasyonunun erişimi konusunda neredeyse utanç verici bir açık sözlülük sergiledi. Prens, "Bize daha önce hiç görmediğim bir öncelik verildi" dedi.
Görünenin aksine, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi zengin petrol üreticisi ülkeler ve büyük enerji şirketleri, daha temiz enerji teknolojilerine en azından mütevazı yatırımlar yapmaya istekli. Sıcaklıkların rekor kırdığı ve Kanada gibi ülkelerin orman yangınlarıyla sarsıldığı bir ortamda enerji kullanımında kademeli bir değişimin kaçınılmaz olduğunun farkındalar.
Daha küçük petrol şirketleri bu tür yatırımları yapacak becerilere ya da mali kaynaklara sahip olmayabilir. Onların çıkarı, bu yakıtlar için bir pazar olduğu sürece petrol ve gaz üretebilmek. Washington merkezli ve çok çeşitli şirketleri temsil eden bir ticaret grubu olan Amerikan Petrol Enstitüsü çarşamba günü yaptığı açıklamada "Küresel nüfus arttıkça uygun fiyatlı, güvenilir enerjiye olan talep de artmaya devam edecek ve dünya daha az değil daha fazla enerji kaynağına ihtiyaç duyacak" dedi.
© 2023 The New York Times Company
