17 Temmuz 2025, Perşembe
Abone Ol Giriş yap
Haber Giriş: 03.06.2025 21:27 | Son Güncelleme: 03.06.2025 22:06
Makaleyi sesli dinle • 6:30

New York Times'ın analizi: Ukrayna Rusya'nın hava gücünü vurdu, zayıf noktalarını ortaya çıkardı

Ukrayna, Rusya’nın zafer söylemine karşılık olarak stratejik bombardıman uçaklarını hedef alan kapsamlı bir drone saldırısı düzenledi. Moskova’ya “savaş hâlâ riskli” mesajı veren operasyon, barış görüşmeleri öncesi Kremlin’in hesaplarını zorlaştırırken, dünyaya Rusya'nın zayıf noktalarını gösterdi
Uydu görüntüsü ©2025 Maxar Technologies via The New York Times
Uydu görüntüsü ©2025 Maxar Technologies via The New York Times
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Paul Sonne / New York Times

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, aylardır güçlerinin Ukrayna’da zafere yaklaştığını öne sürüyor.

X

Rus birliklerinin savaş alanında ilerlediğini ve uzun süre savaşmaya hazır olduklarını belirterek ateşkese gerek duymadığını ima ediyor. Ukrayna’dan geri alınan batıdaki Kursk bölgesini övüyor ve Ukraynalı askerler hakkında, Moskova’nın “onları tamamen yok etmek üzere” olduğuna inandığını söylüyor.

Ukrayna ise hafta sonu kendi yanıtını verdi.

Ukrayna, savaşın en cesur saldırılarından birini gerçekleştirerek, drone’ları Rusya’nın iç kesimlerine gizlice soktu ve bu insansız hava araçlarını kamyonlardan fırlattı. Sibirya ve Rusya’nın kuzey bölgelerindeki pistlerde, Moskova’nın nükleer kapasiteye sahip stratejik bombardıman uçakları dahil olmak üzere en az bir düzine uçağı yok etti ya da ağır hasar verdi.

Pazar günü gerçekleşen bu saldırı, Ukrayna ile Rusya arasındaki son barış görüşmeleri turundan hemen önce yapıldı ve Putin’e açık bir mesaj vermeyi amaçlıyordu: Ukrayna artık savaş alanında ilerleyemiyor olsa bile, savaşın sürmesi Moskova için hâlâ ciddi riskler taşıyor.

Carnegie Uluslararası Barış Vakfı’nın nükleer politika programı eş direktörü James M. Acton “Bu saldırının amacı, Rusları ikna etmeye çalışmak. Başarılı olur mu, bilemem ama onlara artık ciddi bir şekilde müzakere etmeleri için bir neden olduğunu gösterdiler” dedi.

Savaşların sona ermesinin zor olduğunu söyleyen Acton, bunun bir nedeninin de kazanmakta olan tarafın genellikle ciddi müzakerelere girmeye ya da taviz vermeye pek istekli olmaması olduğunu belirtti.

Acton sözlerini şöyle sürdürdü: “Ancak, avantajlı olan taraf, savaşın gelecekte daha maliyetli olacağını düşünüyorsa, müzakereye daha çok istekli olur”.

Fotoğraf: Brendan Hoffman/New York Times

 

Ukrayna’nın operasyonu, Rusya’nın Ukrayna’daki hedeflere uzun menzilli füzelerle saldırmak için kullandığı bazı uçakları devre dışı bırakarak, Moskova’nın saldırı kabiliyetini bir ölçüde azalttı. Rusya son dönemde Ukrayna şehirlerine yönelik rekor sayıda drone ve füze saldırısıyla bu tür saldırıları yoğunlaştırmıştı.

Ukrayna'nın son saldırıyla asıl mesajı 'kırılgan hedef'lere vurgu yapmak

Daha geniş bir açıdan bakıldığında ise, Ukrayna’nın bu saldırısının Kremlin’e şu mesajı vermeyi hedeflediği anlaşılıyor: Rusya’nın iç bölgelerinde Ukrayna’nın gelecekte vurabileceği başka kırılgan hedefler de var. Bunlar arasında askeri tedarik fabrikaları ve eğitim tesisleri de bulunuyor. Acton’a göre, Rusya’nın savunmasız nükleer denizaltı filosu bile potansiyel hedef olabilir, ancak bu gemiler şu ana kadar savaşta kullanılmadı ve bunlara saldırmak özellikle tehlikeli bir tırmanma anlamına gelir.

Acton “Ukrayna’nın vurabileceği çok sayıda hedef var ve bunların korunması Rusya için çok zor. Her şeyi koruyamazsınız” sözlerini kaydetti.

Ukrayna, pazar günü gerçekleştirilen bu operasyonun 41 uçağı hasara uğrattığını ve yaklaşık 7 milyar dolarlık zarara neden olduğunu açıkladı. Bu değerlendirme bağımsız kaynaklarca doğrulanamadı.

New York Times’ın açık kaynak analizi, en az bir düzine uçağın —aralarında “Ayı” olarak bilinen Tu-95 bombardıman uçaklarının da olduğu— hasar gördüğünü teyit etti. ABD ve Avrupa güvenlik yetkilileri ise ilk değerlendirmelere göre, aralarında altı Tu-95 ve dört Tu-22M bombardıman uçağının da bulunduğu toplamda 20 stratejik Rus uçağının yok edilmiş veya ciddi şekilde hasar görmüş olabileceğini tahmin ediyor.

Rus filosu kalıcı şekilde zarar görmüş olabilir

Rusya’nın bu tür bombardıman uçaklarını üretme kapasitesi sınırlı. Bu nedenle saldırı, nükleer caydırıcılık için de kullanılan filosuna kalıcı bir zarar vermiş olabilir. Zaten savaş ve rutin operasyonlar nedeniyle bu filo oldukça zorlanmış durumda. Üstelik bu uçaklar son derece pahalı; Ukrayna’nın saldırısının Moskova’ya milyarlarca dolara mal olması muhtemel.

Ancak saldırı, Rusya’nın nükleer kapasitesini önemli ölçüde etkilemiyor.

Fotoğraf: Tyler Hicks/New York Times

 

Geçtiğimiz hafta sonundaki saldırıdan önce, Atom Bilimcileri Bülteni’ne göre Rusya’nın 67 aktif nükleer yetenekli ağır bombardıman uçağı vardı. Bu sayıya Tu-95’ler dahil, Tu-22’ler dahil değil. Rusya ayrıca nükleer denizaltı filosuna ve yüzlerce kıtalararası balistik füzeye sahip. Bunların birçoğu kamyonlara monte edilmiş ve kolaylıkla taşınabiliyor ya da gizlenebiliyor.

Rus ordusu şimdi, kalan nükleer platformlarının Ukrayna drone saldırılarına karşı ne kadar savunmasız olduğunu yeniden değerlendirmek zorunda kalacak. Bu da zaman alıcı ve pahalı bir süreç olacak. Örneğin Çin, drone saldırılarına karşı nükleer denizaltılarını korumak için bir adada yer altı deniz üssü inşa etmiş durumda. Ancak Rusya’nın bu tür bir önlem alması yıllar sürebilir.

Ukrayna tarafından Örümcek Ağı Operasyonu olarak adlandırılan bu saldırı, Kremlin’in stratejik hesaplarını etkilemeyi amaçlayan ve Rusya’nın iç bölgelerine taşınan artan bir kampanyanın parçası.

Ukrayna daha önce de Rus şehirlerinde suikastlar düzenledi, Rusya’nın petrol üretim tesislerini hedef aldı, sınır boyunca önemli bir Rus toprağını ele geçirdi, Karadeniz’de Rus donanmasına ağır darbeler indirdi, Rusya ile Kırım arasındaki köprüyü vurdu ve Moskova üzerinde patlayan drone’lar fırlattı. Analistlere göre, Ukrayna savaş alanında zorlandıkça bu tür asimetrik ve etkili saldırılara yönelme olasılığı artıyor.

Ukrayna'nın drone gücünde dikkat çeken iyileşme

Bu operasyon, Ukrayna’nın drone savaşında ne kadar ilerlediğini de ortaya koyuyor ve bu süreçte Biden yönetimi çeşitli yollarla Ukrayna’ya destek verdi. 2024’ün sonlarında, Beyaz Saray eski ulusal güvenlik danışmanı Jake Sullivan’ın öncülüğünde yürütülen gizli bir programla Ukrayna’nın drone üretimine 1.5 milyar dolarlık yatırım yapıldı.

Ukrayna’nın bu operasyonunda kullanılan drone teknolojisinin Washington tarafından finanse edilip edilmediği henüz netleşmedi.

Biden yönetiminde Ulusal Güvenlik Konseyi’nde Ukrayna direktörü olarak görev yapan ve ABD’nin çabalarını koordine eden David Shimer, bu operasyonun, Başkan Donald Trump’ın bu yıl başında Oval Ofis’te Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’ye “elinizde koz yok” dediği toplantıya doğrudan bir yanıt olduğunu söyledi.

“Elbette kozları var” diyen Shimer şöyle devam etti: “Rusya’yı müzakere masasına oturtmaya çalışıyorlar. Eğer ABD’nin amacı Ukrayna’da bir ateşkes sağlamaksa, bunun yolu daha fazla askeri yardım ve daha fazla yaptırımla Ukrayna’nın Rusya üzerindeki baskısını artırmaktır”

Trump, Kremlin’e baskı yapma tehdidinde bulundu ama bunu uygulamaya koymadı. Avrupa liderleri ve Zelenski’den gelen çağrılara rağmen, yeni yaptırımlar uygulama ya da Putin’i savaşı sona erdirmeye zorlayacak başka yollar bulma konusunda harekete geçmedi.

Putin, hafta sonu gerçekleşen Ukrayna operasyonu hakkında henüz kamuoyuna bir açıklama yapmadı. Bu saldırının savaş konusundaki hesaplarını değiştirip değiştirmeyeceği ya da onu daha da sertleştireceği belli değil.

© 2025 The New York Times Company