Afiyet olsun Majesteleri!

500 yıl öncesindeyiz, genç bir kız eli kolu bağlanmış halde acımasız Tiran’ın sarayına getirilip, tahtın önünde yere çalınıyor. Kılıçtan geçirilip öldürülmesi beklenirken, Tiran ona saray mutfağının başaşçısı olma görevini veriyor, saray erkanından “Bir kadın! Aşçıbaşı! Nasıl olur?” nidaları yükselirken, Tiran diyor ki “Ama bir şartım var, her gün bir öncekinden güzel yemekler yapıp beni şaşırtacaksın. Yoksa kelleni alırım.” Yani bir tür Binbir Gece Masalları. Bu arada kimse farkında olmasa da, o kendisini bu konuda çok yalnız hissetse de Tiranımız müthiş bir gurme! Eşsiz bir tat duygusu var ama sıradanlıktan da ölümüne nefret ediyor; üstüne üstlük son derece acımasız olduğu için de boyunlar kıldan ince. Bakalım her gün onu şaşırtacak yemekler listesinde neler olacak. (Bu yemekler, her bölüme de adını veriyor ayrıca.)