Emre Özcan
Galatasaray’ın Süper Kupa’da Beşiktaş’a karşı aldığı 5-0’lık mağlubiyet son iki sezonun şampiyonuna ciddi bir telaş yaptırmış gibi görünüyor. Bunu anlayışla karşılayabiliriz. Sezonun ilk resmi maçında büyük bir farkla mağlup olan her takım bunu yaşayabilir. Hele ki Okan Buruk gibi sürekli derbilerde gösterdiği performansla övgü alan bir teknik adam yenilginin tarafındaysa. Ama kuşkusuz var olan bazı problemler biraz büyütülüyor da olabilir. Zira Galatasaray’ın sezon başı itibarıyla sorunlu görünmesinin anlaşılır nedenleri var. Fakat ne olursa olsun sezon içinde tokat yiyecek olan bir takım bunun sezon başladıktan sonra olmasındansa önce gerçekleşmesini tercih eder.
Bu yenilgi Galatasaray için olumlu bir uyarı olarak da değerlendirilebilir. Peki son şampiyon için yolunda gitmeyen şeyler ne ve Beşiktaş karşısında neden böyle bir mağlubiyet alındı? Bu soruların cevaplarını verirken geçtiğimiz sezona ve oradaki planlamaya mutlaka bir bakış atmak gerekiyor.
Neden 8 numara ve bek yetişmedi?
Galatasaray yönetimi bir süredir büyük bir baskı altında. Erden Timur’un kulüpten ayrılış şekli var olan tepkileri maksimize etti ve transfer döneminde yaşanan süreç de yönetime yardımcı olmadı. Galatasaray lig başlamadan sağ bek ve sekiz numara transferini bitirmeyi başardı. Fakat bu iki oyuncu da sezonun ilk resmi maçına çıkamadı. Sarı-kırmızılılar sekiz aydır sağ bek, yaklaşık iki yıldır da Lucas Torreira’nın yanında oynayabilecek bir sekiz numara arıyor. Hal böyleyken bu transferlerin gecikmiş transferler olduğunu iddia etmek pek yanlış görünmüyor. Fakat bunu kabul ederken Euro 2024 nedeniyle transferin pratikte 15 Temmuz’dan itibaren işlerlik kazandığını, birçok oyuncunun bu tarihten önce hareket etmek istemediğini de gözden kaçırmamak gerekiyor. Dolayısıyla Galatasaray yönetiminin transferi daha önce bitirmesini beklemek mantıklı, fakat futbolcuların bir yere hareket etmek istememe durumunu düşündükten sonra.
Geçen sezonun hataları
Ne var ki Galatasaray yönetimlerinin tek problemi uzun süredir aradıkları bu iki pozisyon değil. Geçtiğimiz sezon Erden Timur önderliğinde yapılan büyük operasyon çok büyük oranda başarısız oldu ve önemli transferlerden beklenen performanslar alınamadı. Daha önce iki kenarda ilk 11’de başlayan Wilfried Zaha ve Hakim Ziyech’te yapılan hatalar Beşiktaş maçından sonra Okan Buruk’un “Bu iki oyuncu ilk 11’deyken üretim yapamıyoruz” itirafına kadar gelmiş durumda. Bu oyunculara büyük ücretler ve kontratlar verildi. Zaha, profil itibarıyla Galatasaray’ın birincil dereceden bir ihtiyacı değilken sırf Fenerbahçe’nin elinden almak için transfer edilmiş, Hakim Ziyech ise benzer şekilde Beşiktaş’a kaptırılan Milot Rashica’dan sonra bu hayal kırıklığını gidermek için alelacele takıma kazandırılan bir oyuncuydu. Dolayısıyla şu an yaşanan problemlerin temelinde geçtiğimiz sezon planlamasının çok kötü olması yatıyor. Okan Buruk, geçen sezonki şampiyonluğu kazanırken Icardi’nin arkasında solda Barış Alper, sağda Ziyech ve 10 numara Mertens düzenini ligin bitimine iki ay kala Alanyaspor deplasmanında ikinci yarıda buldu. Maç içi çözüm bulmayan çalışan genç teknik adam biraz da tesadüfi bir şekilde bu dörtlüyü sahaya atmış ve ondan sonra bu oyuncular takımı şampiyonluğa götürmüştü. Mertens sezon başında ilk 11’in bir parçası olarak görülmüyordu. Barış Alper her yeri yedekleyen ama asla ön tarafın değişmez bir ismi olarak değerlendirilmiyordu. Ama transferdeki başarısızlıklar bu oyuncular için bir şans oldu.
Fakat tüm bunların ışığında Beşiktaş mağlubiyetinde unutulmaması gereken bir faktör var. Galatasaray o maça bu sezonki planlı 11’inin neredeyse yarısı olmadan çıktı.Eksikler elbette Galatasaray’ın 5 gol yemesini haklı çıkarmıyor. Ama iki yıldır her sezon başlangıcı oldukça netameli olan Galatasaray’ın saha içi problemlerini olağanüstü hale getirmek de çok anlamlı olmayabilir.
Sezon başı hastalığı nüksetti
Sarı-kırmızılıların iki sezondur en büyük problemlerinden biri oyun içi tempo ve dinamizm. Galatasaray, teknik kalitesi fizik kalitesinin üstünde olan bir takım. Okan Buruk böyle bir ortamda çok iyi bir pres planıyla Galatasaray’ın gole gidiş yollarını bir hayli kısaltma ve takımı etkili hale getirme yollarını da bulmuş bir hoca. Jelert ve Sara transferlerini biraz bu durum üzerinden okuyabiliriz. Elias Jelert sağ bekte ileri geri çalışan ve enerjisiyle ön plana çıkan bir oyuncu. Gabriel Sara ise tam bir pres canavarı. Korkunç bir enerjiyi boyuna göre oldukça kuvvetli bir fizik ve teknik kaliteyle de birleştirmeyi başarmış bir oyuncu. Fakat özellikle Jelert transferinden sonra Galatasaray’ın iki bekinin de oyuna genişlik kazandıran, üçüncü bölge oyuncuları olması Gabriel Sara transferini biraz daha enteresan bir hale getiriyor ve bu durum Okan Buruk için bir problem çıkarabilir.
Galatasaray’da 4-2-3-1’in dört hücumcusuna eklenen iki bekle bazen 2-2-6 bazen de 3-1-6 şablonları toplu oyunda son iki sezonda gördüğümüz gibi öne çıkacak yapılar olacak. Bu durumda Torreira’nın yanındaki Sara’nın arkada bekleyen ve öne de pek gitmeyen bir role sahip olması gerekiyor. Fakat Sara, Norwich City’deki rakamlarına ve oyun profiline baktığımız zaman rakip ceza sahasına gitmeyi çok seven bir oyuncu. Oyununun en güçlü yanlarından biri ceza sahasına yaptığı koşular ve bu bek ikilisiyle Galatasaray’ın Brezilyalı orta sahayı bu rolde kullanması imkansızdan hallice. O nedenle Süper Kupa maçında gelen bu uyarı sonrasında Galatasaray bir final operasyonuna girişebilir.
Son kurşun nereye gidecek?
Derrick Köhn’e teklifler geldiğine dair haberler son günlerde çoğaldı. Köhn’ü satıp sol beke biraz daha savunmacı ve bekleyen bir bek bulması Galatasaray’ın 3-1-6’yı Gabriel Sara’yı altılı hücum hattına göndererek oluşturmasını sağlayacaktır. Oyuncu dinamizmini baskıyla birlikte oyunun hücum tarafında kullanmayı seviyor ve Galatasaray’ın da ceza sahası çoklayıcısına ihtiyacı olduğunu söyleyebiliriz. Zira Dries Mertens, Napoli’deki günlerinin aksine Galatasaray’da daha oyun kurucu bir role bürünmüş durumda. Sol kenarda oynayan Zaha ve sağ taraftaki Ziyech de topu ayağına isteyen oyuncular. Ceza sahasına topsuz koşu yapmayı sevmiyorlar. Barış Alper Yılmaz ve Kerem Aktürkoğlu dışında Galatasaray kenarlardan ceza sahasına topsuz koşuyla giren bir oyuncuya sahip değil. Durum buyken Sara’nın derinden atacağı kutu koşuları için ekstra bir güç olabilir.
Galatasaray iki yıldır saha içinde ne kadar iyi yönetiliyorsa saha dışında da o kadar büyük yanlışlar yapıyor. Okan Buruk’un eline bir türlü dört başı mamur, kusursuz bir oyuncu grubu verilmediği gibi başarılı hocanın işini zorlaştırmak için de ekstra çaba sarf edilmiş bir görüntü verdiler. O yüzden Okan Hoca kadronun bozuk aritmetiğini hep saha içinde ekstra hamlelerle çözmeye çalıştı, çoğunlukla da başarılı oldu. Fakat artık yukarıdan da destek alması gerekiyor. Normal şartlar altında Sara’yla tamamlanması beklenen transfer 5-0’lık skor sonrasında birkaç oyunculuk ekstra bir operasyonla bitebilir. Galatasaray’ın bir sol bek değişimi ve Sara’yı daha önde kullanabileceği ekstra orta saha oyuncusuyla geçen sezondan daha iyi bir takım olma ihtimali var. 102 puan bu sezon imkansız ama daha başarılı bir Avrupa serüveni gayet mümkün. Son kurşun da galiba biraz bunun için atılacak.
