25 Nisan 2024, Perşembe Gazete Oksijen
Haber Giriş: 04.06.2022 15:38 | Son Güncelleme: 04.06.2022 15:59

Bilim insanları gençler için en sağlıklı sosyal medya süresini araştırdı

Sosyal medyada vakit geçiren gençleri kaybeden olarak damgalamaya eğilimliyiz ancak bunun bir ihtiyaç olduğunu unutuyoruz. Bilim insanları 17-18 yaş için ideal süreyi araştırdı. Sonuç: Hafta içi 1-2 saat, hafta sonu 2-3 saat ideal. Uyarı: 4 saati aşmamalı
Bilim insanları gençler için en sağlıklı sosyal medya süresini araştırdı

İrlanda'nın Dublin Trinity Koleji’ndeki (TCD) araştırmada 17-18 yaş grubu için en sağlıklı sosyal medya kullanım süresi belirlendi. Hafta içi 1-2 saat, hafta sonu da 2-3 saati çevrimiçi sosyal ortamlarda zaman geçiren gençlerin zihinsel sağlığının akranlarına göre daha iyi durumda olduğu tespit edildi.

Kullanım 8 saati bulabiliyor

Uzmanlar çevrimiçi geçirilen zamanın modern dönemde gençler için bir ihtiyaç haline geldiğini ancak dört saati aşmaması gerektiğini söyledi. Yoğun çevrimiçi etkileşim günde üç saatten fazla olarak tanımlanırken gençlerin kullanımı sekiz saati bulabiliyor.

Kaybeden değiller

Çalışmanın ortak yazarlarından Profesör Richard Layte, insanların sosyal medyada uzun vakit harcayan gençleri kaybeden veya yalnız olarak damgalamak istediğini belirtti. Oysa, işin aslı çevrimiçi arkadaşları olanların gerçek hayatta da daha fazla dostu olduğu. Ancak herkes akıllı telefonların bir kuşağı yok ettiğine ikna olmuş halde ve bu verileri göz önünde bulundurmaktan kaçınıyorlar.

Yetişkinlerin de başı dertte olabilir

Öte yandan, araştırma çevrimiçi geçirilen aşırı zamanın zararlarına da değiniyor. Kızlar stres ve depresyon, erkekler ise hiperaktivite ile aşırı muhalif davranışlara yöneliyor. Sosyal medya kullanımının zararını belirleyen en büyük parametre aktivitelerin bireysel mi yoksa toplu mu olduğu. Yoğun çevrimiçi kullanım zihinsel sağlığı kötü etkiliyorsa hem ergenlerin hem de yetişkinlerin başı dertte demektir.

Akıllı telefonlarla artan rahatsızlık

Uzmanlara göre çevrimiçi harcanan zamanın gerçekten korkunç yönlerine; yani zorbalığa, sürekli olarak diğer insanların yaşamlarının özenle seçilmiş görüntülerini izlemenin yarattığı boşluğa ve şiddet içeriklerine odaklanma eğilimindeyiz. Psikolog Jean Twenge ve yazar Nir Eyal. Twenge, depresyon ve anksiyete gibi ergen duygudurum bozukluklarının artması ile akıllı telefonların yaygınlaştığı 2012/2013 yıllarında başlamış, özellikle kendine zarar verme ile intihar gibi ilişkili davranışların arasında bir ilişki olduğuna inanıyor. Eyal korelasyonun nedensellik olmadığına, internetin genç hamilelik oranlarını düşürmek de dahil olmak üzere birçok olumlu şey getirdiğine inanıyor.  Tüm bu tespitlere rağmen TCD çalışması, çevrimiçi sürenin bir ile iki saat arasında nasıl azaltılacağına dair pratik öneriler sunmuyor.