05 Aralık 2025, Cuma
Haber Giriş: 29.07.2025 10:36 | Son Güncelleme: 29.07.2025 17:51

40'lı yaşlarındaki kadınlar neden bu kadar sürpriz gebelik yaşıyor?

Kadınlar 35 yaşından sonra doğurganlıklarının azaldığını ve hamile kalmalarının zorlaştığını duymaya alışık ama gerçekten bu o kadar imkansız bir durum değil
40'lı yaşlarındaki kadınlar neden bu kadar sürpriz gebelik yaşıyor?
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

40 yaşında bir adet döngüsünde hamile kalma olasılığı yüzde 5’in altında ancak ABD'de tüm yeni doğan bebeklerin neredeyse yüzde 4’ü 40 yaş ve üzeri kadınlardan doğuyor. Artık hamile kalma ihtimalinin çok zayıfladığını ve perimenopoz yaşadığını düşünen pek çok kadın hamile olduğunu öğrendiğinde büyük bir sürpriz yaşıyor. Peki, kadınlar bütün hayatları boyunca 40 yaşından sonra hamile kalmalarının neredeyse imkansız olacağını duyarak yetiştikten sonra bu kadar çok sürpriz gebelik yaşanması nasıl mümkün oluyor?

Bilim gazetecisi olan Rachel E. Gross, The Atlantic için 40 yaş üstü hamilelikleri yazdı: 

 

42 yaşına bastıktan sonra Teesha Karr artık çocuk sahibi olma işinin bittiğini düşündü. Altı çocuk, onun gözünde, mükemmeldi. Üstelik menopoza girdiğinden de neredeyse emindi. Son altı aydır arkadaşlarının yaşadığı tüm belirtiler onda da vardı: ateş basmaları, ruh hali dalgalanmaları, hassas göğüsler. Bunun üzerine eşiyle birlikte doğum kontrolünü güvenle bırakabileceklerine karar verdiler. Ancak bir aydan kısa bir süre sonra, Karr yumurtalığında tanıdık bir sızı hissetti—daha önce her hamile kaldığında hissettiği aynı sızı...

Karr kendini mahçup ve utanmış hissetti: 

“Gençler yanlışlıkla hamile kalır. 42 yaşındaki kadınlar genelde yanlışlıkla hamile kalmaz!”

Oysa gerçekte, 42 yaşındaki kadınların yanlışlıkla hamile kalması şaşırtıcı derecede yaygın. ABD Ulusal Sağlık İstatistikleri Merkezi’nin en son verilerine göre, tüm yeni doğan bebeklerin neredeyse yüzde 4’ü 40 yaş ve üzeri kadınlardan doğuyor ve bu yaş aralığındaki hamileliklerin yaklaşık üçte biri plansız gerçekleşiyor. Bu durum o kadar sık görülüyor ki Downton Abbey, Sex Education, And Just Like That, Grey’s Anatomy ve Black-ish dizilerinin senaryolarında bile bu konu genişçe ele alınıyor.

Pek çok kadın 40’larına geldiklerinde plansız hamileliğin artık endişe edilecek bir şey olmadığına inanıyor. Ne de olsa çoğumuz hayatımız boyunca biyolojik saatimizin işlediğini, doğurganlığımızın 35’ten sonra hızla düştüğünü ve eğer fazla beklersek hamile kalabilmek için bir tür üreme teknolojisine ihtiyaç duyacağımızı—hatta belki hiç hamile kalamayacağımızı—duyarak büyüyoruz. Eğer bu yaşta hamile kalmak bu kadar zorsa, yanlışlıkla hamile kalmak imkânsız olmalı, değil mi?

Bu yaşta hamileliğin neden gerçekleşebildiğini anlamak için perimenopozun tuhaf “ara dönemine” bakmak faydalı olur. Birkaç aydan yaklaşık sekiz yıla kadar sürebilen bu dönem genellikle menopoza sorunsuz bir geçiş evresi olarak düşünülür. Oysa gerçekte, bu dönem hormonların kaotik bir şekilde dalgalandığı, yumurtalıkların ilk kez çalışmaya başladığı ergenlik dönemine daha çok benzer; vücutta türlü karmaşalara yol açarak yeni bir düzene oturmaya çalışır.

Perimenopoz döneminde yumurtalıklar yeniden yeni bir normale uyum sağlamaya çalışır. Ancak çok daha az sayıdaki yumurtayı harekete geçirmek için bu kez çok daha fazla çalışmaya başlar ve düzensiz östrojen dalgaları gönderir. Bu dönemde bir döngüde iki kez yumurtlama olabilir, bir döngü tamamen atlanabilir ya da beklenmedik ara kanamalar yaşanabilir. Maine’de jinekolog ve menopoz uzmanı olan Robin Noble’ın söylediği gibi:

“Yumurtalıklar adeta çılgına dönüyor.”

Bu da pek çok garip sonuca yol açabilir. Örneğin, aşırı hormon dalgalanmaları yumurtalığı fazladan yumurta bırakmaya teşvik edebilir; bu da çift yumurta ikizlerinin ileri yaş gebeliklerinde daha sık görülmesinin nedenlerinden biridir.

Yumurtalıklarınız hâlâ, düzensiz de olsa, yumurtlamaya devam ediyorsa hamile kalmanız mümkündür. Yaş ilerledikçe hamile kalma olasılığı azalır, özellikle de 30’ların sonuna doğru. Amerikan Üreme Tıbbı Derneği’ne göre 40 yaşında bir adet döngüsünde hamile kalma olasılığı yüzde 5’in altındadır. Sorun, bu düşük ihtimallerin kadınları takvim yöntemi ya da geri çekme yöntemi gibi daha az güvenilir doğum kontrol yöntemlerini kullanmaya yöneltmesiyle başlar. Hormon dalgalanmaları ve adet döngüsünün daha öngörülemez hale gelmesiyle birlikte bu yöntemler perimenopoz döneminde daha da riskli olur ve olasılıklar üst üste binmeye başlar.

Ohio’daki University Hospitals’ta kadın cinsel sağlığı bölümünün başında olan kadın doğum uzmanı Rachel Pope, kadınlarda yaygın olan bu ön kabulü "Bunu her gün duyuyorum" diyerek değerlendiriyor:

“Pek çok kadın üreme potansiyelinin artık olmadığını gerçekten düşünüyor, ama bu doğru değil.”

Gerçekte, menopoza girdiğinizden ve dolayısıyla hamilelik endişesinin tamamen bittiğinden ancak en az bir yıl boyunca adet görmediğinizde emin olabilirsiniz. Bu nedenle Menopoz Derneği, her ihtimale karşı son adetten sonraki bir yıl boyunca hormonal RİA’yı (rahim içi araç) takılı bırakmayı ya da hormonal doğum kontrol haplarını kullanmaya devam etmeyi tavsiye ediyor.

Kafa karışıklığını artıran bir diğer unsur ise perimenopozun bazı belirtilerinin—adet gecikmeleri, yorgunluk, ruh hali değişimleri—hamileliğin erken belirtilerine benzemesi. ABD'de birden fazla eyalette kürtaj klinikleri işleten Women’s Centers grubunun tıbbi direktörü ve kadın doğum uzmanı Lisa Perriera, neredeyse her ay, bedenlerinin hâlâ hamile kalabildiğini öğrenince şoke olan kadınlarla karşılaştığını söylüyor. “Kesinlikle ‘Ben sadece bunun menopoz olduğunu sanmıştım’ diyen 47 yaşındaki pek çok kadınla ilgilendim” diyor Perriera.

Perriera’ya göre, 40’lı yaşlardaki kadınlar bedenlerindeki yaşa bağlı değişimleri bekledikleri, ancak hamilelik belirtilerine dikkat etmedikleri için çoğu zaman 16 hatta 20. haftaya gelene kadar hamile olduklarını fark etmiyor. 2017’de 43 yaşındaki anne Anne Ruiz de benzer bir durumu deneyimliyor. Perimenopoz belirtileri yaşamayan ama hamilelik için zamanının hızla tükendiğini düşünen Ruiz zaten düzensiz olan adet döngüsü nedeniyle 1-2 adet olmadığında hiç endişelenmedi. Ruiz, sabah bulantılar başladığında hamilelik testi yapması gerektiğini fark etti... Ruiz ve kocası haberi sevinçle karşıladı ama aynı zamanda bunalmış hissettiler.

“Muhtemelen yüzde 60 heyecan, yüzde 40 da ‘Aman Tanrım, yeniden nasıl başlayacağız?’ gibiydi.” 

Ertesi yıl doğum yapan Ruiz hemen ardından bir RİA taktırdı.

Hamileliğin artık mümkün olmadığını düşündüğünüz bir dönemde bununla yüzleşmek son derece sarsıcı olabilir. “Bunun yüzünden sarsılan birçok insan görüyorum” ifadelerini kullanan kadın doğum uzmanı Rachel Pope “Planlanmamış bir hamilelik, özellikle de pek çok eyalette kürtajın zor ya da imkânsız olduğu bir dönemde, hayatı kökten değiştirebilir” şeklinde konuşuyor. Pope'a göre ilk tepki genellikle inkâr oluyor.

42 yaşındayken düzensiz adet görmeye başlayan Christina Ficicchia’ya jinekoloğu perimenopozda olduğunu söyledi. Bu yüzden bir dönemi tamamen kaçırdığında, adet döngüsünün sona ermekte olduğunu düşündü. Sonra kendini “hamile hisseder” gibi oldu. Ficicchia'ya göre “Birkaç kez hamile kaldıktan sonra insan bir şekilde anlıyor." Yine de pozitif hamilelik testine rağmen, sonucu doğrulamak için doktorundan muayenehanede bir test yapmasını istedi. İlk iki çocuğunu planlayarak dünyaya getiren Ficicchia, şimdi karşı karşıya kaldığı seçimi zihninde oturtmakta zorlandı:

“Bunu gerçekten yapmak zorunda kalacağımı hiç düşünmemiştim.”

Birçok kadın, 40 yaşın üzerinde hamile kalmanın daha büyük riskler taşıdığını bildiği için fazladan bir sıkıntı yaşıyor. Mayo Clinic’e göre, bu yaştan sonra düşük yapma ihtimali üçte bire, hatta daha da fazlasına çıkıyor. 40 yaşın üzerindeki hamile kişiler ayrıca preeklampsi, gebelik diyabeti, plasenta previa, erken doğum, hipertansiyon, pelvik taban hasarları için daha yüksek risk altında. Down sendromu ve diğer kromozomal anormallik riskleri de artıyor.

Kadın doğum uzmanıyla konuştuktan sonra, Ficicchia sonunda hamileliğine devam etmeyi seçti. Artan kaygısına rağmen, 43 yaşında dördüncü çocuğu Emmerson’ı sorunsuz bir şekilde dünyaya getirdi. Karr ise o kadar şanslı değildi. Kocasıyla birlikte bu habere alıştıktan sonra, diğer çocuklarına yeni bir kardeşleri olacağını söyledi ve hatta iş arkadaşlarına bile açıkladı. Ancak sekiz haftalık ultrasonunda teknisyen, fetüsün kalp atışının olmadığını söyledi. Hayatında yeni bir bebeği hayal etmeye kendine nihayet izin verdikten sonra Karr yıkıldı:

“Hayatımdaki yerimden oldukça emindim, sonra tüm bunlar oldu ve her şey altüst oldu.”

Hâlâ kaybı anlamlandırmaya çalışıyor ve hamilelik web sitelerinden her hafta aldığı, hamileliğin her aşamasında ne beklemesi gerektiğini anlatan ve emzirme ürünleri reklamları içeren e-postalardan korkuyor. “Vücudumda neler olduğunu bilseydim, bunların hiçbiri olmazdı" diyor Karr:

“Bilgilendirilmemiştim.”

Elbette, günlerini hastalarına perimenopozu açıklamakla geçiren doktorlar için bile, bedenler son derece kafa karıştırıcı olabilir. Kadın doğum uzmanı Pope, temmuz ayında adetini kaçırıp göğüslerinde hassasiyet hissetmeye başladığında, neler olduğunu bildiğini düşündü: Perimenopoz.

38 yaşında, bu durum için erken sayılabilecek bir yaşta olmasına rağmen, iki çocuğuna hamile kalmak için tip bebek tedavisine ihtiyaç duymuştu. Dolayısıyla “muhtemelen perimenopozdur” diye düşündü, zira kendiliğinden hamile kalması pek olası görünmüyordu.

Pope, “Sonra eşim—ki kendisi bir aile hekimi— ‘Belki bir gebelik testi yapmalısın’ dedi” diye anlatıyor: Beş haftalık hamileydi.

Kaynak: Gazete Oksijen