Küresel ısınma sadece hava sıcaklıklarını değil, denizleri de etkiliyor. Suyun ısınmasıyla birlikte zararsız gibi görünen deniz ortamı, ölümcül mikroorganizmalar için ideal bir yaşam alanına dönüşüyor. Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi (ECDC), konuyla ilgili bir uyarı yayınladı. Marmara, Ege ve Akdeniz denizlerinde tespit edilen Vibrio parahaemolyticus ve Vibrio vulnificus bakterilerinin, açık yaralar yoluyla vücuda girerek ciddi enfeksiyonlara ve nadiren "et yiyen bakteri" olarak bilinen nekrotizan fasiit gibi ölümcül durumlara yol açabileceği belirtildi.
ECDC, vatandaşlara açık yaralarla denize girmemeleri ve çiğ deniz ürünleri tüketirken dikkatli olmaları çağrısında bulundu. Yetkililer, özellikle hassas grupların bu risklere karşı daha dikkatli olması gerektiğini vurguladı.
Halk Sağlığı Genel Müdürlüğünden konuya ilişkin yapılan açıklamada Bulaşıcı Hastalıklar Bildirim Sistemi üzerinden 2025 verilerinin incelendiği belirtilerek "Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına, mevcut durumda ülkemizde vibrio kaynaklı herhangi bir hastalık vakası tespit edilmediğini önemle duyururuz" ifadesi kullanıldı.
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi’nden Üroloji Uzmanı Op. Dr. Uğur Aferin, özellikle yaz aylarında denize giren kişilerin dikkatli olması gerektiğini vurguladı. Dr. Aferin, Vibrio bakterilerinin sıcak ve tuzlu suları sevdiğini belirterek, özellikle “Vibrio cholerae” türünün kirli deniz suyunun yutulmasıyla mide-bağırsak sistemine girip şiddetli ishal ve sıvı kaybına yol açabileceğini aktardı. Türkiye’de kolera vakası nadir görülse de, sıfır riskin söz konusu olmadığını belirtti.
Vibrio bakterilerinin asıl riskinin açık yaralardan vücuda girmesiyle başladığını dile getiren Dr. Aferin, “Vibrio vulnificus, deride ciddi doku enfeksiyonlarına neden olabilir. Hatta nadiren de olsa, halk arasında ‘et yiyen bakteri’ olarak bilinen nekrotizan fasiit gibi ölümcül sonuçlara yol açabilir,” ifadelerini kullandı.
Vibrio parahaemolyticus türü ise genellikle çiğ deniz ürünleri, özellikle çiğ istiridye tüketimiyle bulaşıyor. Bu tür enfeksiyonlar karın ağrısı, ateş, kusma ve ishal gibi belirtilerle kendini gösterebiliyor. Bağışıklık sistemi zayıf bireylerde ise enfeksiyon kana karışarak sepsise dönüşme riski taşıyor.
Sadece deniz değil, havuzlar da risk barındırıyor. Özellikle yeterince temizlenmeyen havuzlarda rotavirüs, hepatit A, salmonella ve ekoli gibi bakterilere rastlanabiliyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Hüseyin Yıldız, 4. aydan önce bebeklerin denize, 6. aydan önce ise havuza sokulmamasını öneriyor. Bu dönemdeki bebeklerde ısı ve sıvı kaybı ciddi sonuçlar doğurabilir.
Kaynak: AA
