Şampiyonlar Ligi geri döndü. Peki bu sezon ünlü kupayı hangi takım kaldıracak? Son şampiyon Paris Saint-Germain, turnuvanın lig aşamasına katılan 36 takımdan biri. Ayrıca altı İngiliz kulübü (Arsenal, Chelsea, Liverpool, Manchester City, Newcastle United ve Tottenham Hotspur) ile rekor kırılıyor.
Salı günü başlayacak mücadelede toplam 189 maç oynanacak, final ise gelecek yıl mayıs ayında Budapeşte’nin Puskas Arena’sında yapılacak.
BBC Sport, yorumcularına, muhabirlerine ve eski futbolculara kimin kupayı kaldıracağını, İngiliz takımlarından hangisinin en ileriye gideceğini, turnuvanın sürpriz ekibini ve izlemek için en çok heyecanlandıkları oyuncuları sordu.
Şampiyon kim olur?
BBC baş futbol yazarı Phil McNulty: Benim adayım Liverpool. Bunun temel nedeni yaz döneminde yapılan büyük güçlendirme. Florian Wirtz ve Alexander Isak gibi Şampiyonlar Ligi seviyesinde hazır iki oyuncu aldılar. Geçen sezon yeni lig sisteminin getirdiği kurada Liverpool, son 16 turunda PSG ile eşleşti ve Anfield’da penaltılarda elendi. Bu sezon yine eleme aşamasına çıkacaklardır ve oradan itibaren Anfield faktörü her maçta büyür. PSG yine en büyük tehlike olacak, Real Madrid ise her zaman bu turnuvada adaydır.
BBC kıdemli muhabiri Sami Mokbel: Ben Liverpool diyorum. Premier Lig’de dörtte dört yaptılar ve henüz tam kapasite oynamıyorlar. Bir de Isak var, kenarda bekliyor. Arne Slot’un takımı bu sezon yenilmesi gereken takım.
Eski Almanya milli futbolcusu Thomas Hitzlsperger: Bu turnuvada en güçlü zihinsel yapıya sahip kulüp genellikle Real Madrid olur ama PSG de favori, Liverpool da öyle. İkisi de akla gelen ilk final adayları. Ama şampiyon olarak Liverpool’u seçiyorum. Kadro derinlikleri mükemmel, kalite zaten vardı, şimdi Isak da hücuma eklendi.
BBC Radyo 5 Live muhabiri John Murray: Avrupa’nın en zengin ligini rahatça kazanan, ardından neredeyse yarım milyar sterlinlik transfer yapan ve kulübün iki efsanesini de elinde tutan bir takımı başka birinin önüne koymak zor. Geçen sezon kupayı sadece penaltılarla kaybettiler. Bu sezon Liverpool ve PSG finalde karşılaşırsa muhteşem olur.
Match of the Day yorumcusu Steve Wilson: Real Madrid’i Şampiyonlar Ligi şampiyonu olarak göstermek kahinlik sayılmaz ama çoğunlukla haklı çıkar. Xabi Alonso’nun Kulüpler Dünya Kupası’nda yaptığı hamleler ilginçti. Arda Güler’in daha fazla süre alması da olumlu. Modric’in varlığı yüzünden yavaş ilerlemişti ama artık kanatlarını açma zamanı geldi.
Observer muhabiri Rory Smith: Real Madrid için kupayı kazanmadan geçen bir sezon kabul edilemez. Alonso’nun ana görevi bunu düzeltmek. Real hiçbir zaman Avrupa’nın en uyumlu takımı değildir ama bireysel yetenek bakımından herkesten üstündür. Çoğu zaman da bu yeter.
Eski İngiltere kaptanı Steph Houghton: PSG’nin yine şampiyon olacağını düşünüyorum. Genç, dinamik ve artık kazanma deneyimine sahip bir kadroları var.
Eski İskoç milli futbolcu Pat Nevin: Bu kez kalbimle değil, aklımla seçim yaptım. PSG’nin oyun tarzını seviyorum. Hücuma dayalı, kanatları çok kullanan, oyunu değiştiren bir tarzları var.
İspanya futbol uzmanı Guillem Balague: PSG yeni bir başarı dönemine girdi. Pozisyon futbolunu kalite, liderlik ve her mevkiide üst düzey oyuncularla harmanladılar. Barcelona yakın olabilir ama savunmadaki sorunlarını çözeceklerinden emin değilim.
BBC Şampiyonlar Ligi analisti Stephen Warnock: Ben Barcelona diyorum. Ayrıca Lamine Yamal turnuvanın yıldızı olur.
Eski Arsenal savunmacısı Matt Upson: Barcelona genç bir takım, geçen sezon yarı final oynadılar. Inter’e karşı çok iyilerdi ama biraz da şanssızlardı. Bu yıl daha tecrübeliler. Kulüp dışarıda biraz karışık olabilir ama sahada genç yeteneklerle tecrübeyi iyi harmanladılar.
İtalyan futbol uzmanı Nicky Bandini: Ben Liverpool diyorum. Bu tür tahminler sezona başlarken hep belirsiz olur, çünkü Şampiyonlar Ligi’nde şampiyonluk, kritik anlarda form ve fit kalmaya bağlıdır. Ama Liverpool geçen sezon bile kazanabilecek güçteydi. PSG’ye sadece penaltılarda kaybettiler. Üstelik yazın yarım milyar sterlin daha harcadılar.
Eski Arsenal forveti Theo Walcott: Sadece Arsenal’den olduğum için söylemiyorum ama bence geçen sezon PSG’ye yarı finalde kaybettiklerinde Gyökeres gibi bir forvetleri olsaydı finale çıkarlardı. Bu sezon o eksik tamamlandı. Arsenal’in kadrosu zaten güçlüydü, savunmaları da sağlam. Bu yüzden şampiyon adayım Arsenal.
BBC analisti Nedum Onuoha: Real Madrid’e karşı bahis oynamak zor. Geçen yıl en kötü halleriyle bile son 16’ya kaldılar. Alonso yeni bir yapı kurdu, yeni transferler de fark yaratacak.
Yapay zekâ ve Opta Süper Bilgisayarı: Microsoft Copilot Chat, Liverpool’u seçti. Opta ise 10 bin simülasyonda Liverpool %20,4 ile favori çıktı. Ardından Arsenal (%16), PSG (%12,1), Manchester City ve Barcelona (%8,4).
Hangi İngiliz kulübü en ileriye gidecek?
Phil McNulty: İlk cevabıma bakın, ama Liverpool’un yanı sıra Arsenal ve Manchester City’nin de turnuvada ileriye gitme kapasitesine sahip olduğunu düşünüyorum. Arsenal geçen sezon yarı finale kadar çıktı ve bu yaz ciddi hamleler yaptı. Dolayısıyla beklentileri yüksek olacak.
Nicky Bandini: Onları şampiyon seçtiğim için en ileriye gidecek takım da Liverpool olmalı! Ama Liverpool için söylediğim birçok şey Arsenal için de geçerli – zaten üst düzey olan bir kadroya yapılan büyük yatırımlar, geçen sefer çok da uzakta kalmamışlardı. Gerçekte, kaynakları göz önüne alındığında tüm İngiliz kulüplerinin ileriye gitmeye uygun olduklarını söylemek lazım. Premier League kulüpleri bu yaz, La Liga, Serie A, Ligue 1 ve Bundesliga kulüplerinin toplamından daha fazla para harcadı.
Rory Smith: Ben Manchester City diyeceğim, çünkü Arsenal’in nisan ayına gelindiğinde Premier League şampiyonluğu peşinde (ve sonunda başarılı olacak şekilde) dikkatinin dağılacağını düşünüyorum. Altı İngiliz takımının da son 16’ya kalmasını, ikisinin ya da üçünün yarı finale çıkmasını beklerim. Ama Pep Guardiola özellikle çok zorlayacaktır: Avrupa onun için büyük bir kupa kazanma şansı olabilir.
Theo Walcott: Bence sadece Arsenal değil, altı İngiliz takımı da iyi iş çıkaracak. Belki sadece Newcastle için, bu turnuva için yeterince geniş bir kadroları olmadığını düşünebilirim ama onlar bile gruptan çıkacaktır.
Nedum Onuoha: Altı takımın hepsinin burada olması ve herkesle boy ölçüşebilecek kapasitede olmaları heyecan verici. En ileriye kimin gideceğine gelirsek, Liverpool, City ve Arsenal’in şanslarını oldukça benzer görüyorum. O yüzden City taraftarlarından özür dilerim ama geçen sezon en ileriye giden takıma bakıyorum. O da Arsenal’di – PSG’ye karşı yaşadıkları o yarı final yenilgisi onları çok üzmüştü. Bu yaz kattıkları oyuncularla, bu kez bir adım daha ileri gidip finale çıkabilirler.
Sami Mokbel: Daha önce saydığım tüm nedenlerden ötürü Liverpool. Ama Liverpool dışında Arsenal de turnuvada ileriye gitmeye hazır görünüyor. Kadroları Avrupa futbolunun en güçlülerinden biri.
Steve Wilson: Chelsea’nin görüntüsünü beğeniyorum ama tabii ki Liverpool da şansını çok yüksek görüyor.
Stephen Warnock: Chelsea benim sürpriz adayım ama Premier League kulüpleri içinde en ileriye Liverpool gidecek.
Steph Houghton: Liverpool’un tüm kulvarlarda mücadele edebilecek kadro derinliğine sahip olduğunu düşünüyorum. Yaptıkları transferler zaten güçlü olan kadroya gerçek kalite ekledi.
Matt Upson: Neden Barcelona’nın şampiyon olacağını düşündüysem, benzer sebeplerle İngiliz takımları arasında en iyi performansı Arsenal’in göstereceğini düşünüyorum. Takımın çekirdeği hâlâ birlikte, kadrolarını güçlendirdiler ve ayrıca bir Avrupa macerası daha tecrübelerine eklendi. Geçen sezonki yarı final serüvenlerini bu kez daha da başarılı olmak için kullanabilirler.
Pat Nevin: Arsenal’in bu turnuvada ileriye gitmek için gereken kadro derinliğine sahip olduğuna eminim. Chelsea’nin de tekrar güçlenme şansı var ama Arsenal, özellikle tüm oyuncularını sağlıklı olduğunda, bunu kesinlikle başarabilecek kapasitede.
Guillem Balague: Chelsea’nin özel bir şey inşa ettiğini düşünüyorum. Taraftarlarının takımdan şikâyet ettiği zamanı hatırlayın. Taraftar olarak en zor olan şey büyük resmi görebilmektir ama Chelsea’nin elinde gençlik, yön, harika bir teknik direktör, hırs ve düzen var – tıpkı PSG’nin çok iyi olduğu pozisyon futbolunda. Zirveye gidiş yolculuklarını seviyorum.
'Sürpriz paket' kim olacak?
Thomas Hitzlsperger: Burada iki takımdan bahsetmek istiyorum. İlki, uzun süredir yakından takip ettiğim ve gerçekten hayran olduğum eşsiz kulüp Athletic Bilbao. 2015’ten bu yana ilk kez Şampiyonlar Ligi’ne geri döndüler ve teknik direktörleri Ernesto Valverde olağanüstü bir iş yaptı. Sağlam bir ekipler ve yeni sezona çok iyi başladılar.
Diğer takım ise Bodo/Glimt. Yıllardır favorilerimden biri oldular ve nihayet Şampiyonlar Ligi’ne katıldılar. Başardıklarını insanlar yeterince takdir etmiyor olabilir ama geçen sezon Tottenham’a karşı Avrupa Ligi yarı finaline kadar çıkmışlardı. Modern futbolun en güzel hikâyelerinden biri bu.
Juventus ve Manchester City, kasım ve ocak aylarında Norveç’e gidip onlarla oynayacak ve bu maçları hiç de dört gözle beklemeyecekler.
Steve Wilson: Böylesine güçlü bir geçmişe sahip bir kulübü tam anlamıyla “sürpriz paket” olarak adlandırabilir miyiz emin değilim, ama Juventus’a özel bir ilgim var ve onların çok iyi iş çıkarmasını istiyorum.
Nicky Bandini: Belki Galatasaray. Son birkaç yılda inanılmaz yetenekli bir kadro kurdular. Victor Osimhen’in dünyanın en iyi santrforlarından biri olduğuna hâlâ inanıyorum, dolayısıyla kiralık sözleşmesini kalıcı hale getirmek büyük bir başarıydı. Bunun üstüne bu yaz Leroy Sané, İlkay Gündoğan ve Monaco’da son birkaç sezonu gayet iyi geçen Wilfried Singo’yu da kattılar.
Hatta Mauro Icardi’yi de “yeni transfer gibi” klişesine dahil edebilirsiniz – eğer geçen sezon yaşadığı çapraz bağ sakatlığından sonra yeniden en iyi seviyesine dönerse. Teknik direktör Okan Buruk’un elinde çok şey var.
John Murray: İtalyan şampiyonu Napoli sürpriz paket olabilir mi? Napoli’de onları yenmek zaten her zaman zordur, şimdi bir de teknik direktör Antonio Conte’nin kurnazlığına Kevin De Bruyne’ün tecrübesi eklendi.
Steph Houghton: De Bruyne Napoli’ye sınıf, deneyim ve özel bir şey katıyor. Çok az oyuncunun sahip olduğu özelliklere sahip. Yeni takımıyla kupayı kazanma şansı var.
Theo Walcott: Bayern Münih iyi iş çıkaracaktır ama onları sürpriz paket olarak göremem çünkü zaten kazanmayı bekliyorlar. Ben Napoli’yi seçiyorum, çünkü De Bruyne’ün getirdikleri çok şey katacak.
Phil McNulty: Favori kulüpler işin içinde olacak ama Conte’nin çalıştırdığı her takım iyi organize olur ve korkutucu bir rakip haline gelir, bu yüzden ben Napoli diyeceğim.
Sami Mokbel: Conte yönetiminde Napoli gelişti. Onun ilk sezonunda Serie A’yı kazandılar ve bu sezon da üçte üç yaptılar. Bir de yanlarına De Bruyne geldi…
Rory Smith: Avrupa futbolunda artık sürpriz diye bir şey kalmadı – büyük kulüpler son 30 yıldır bunları öldürüyor. Qarabağ’ın geçen yılki Avrupa Ligi formuna bakılırsa beklentilerin üstüne çıkacağını düşünüyorum, Galatasaray ve Athletic Bilbao da son 16’da biraz çeşitlilik sunabilir. Ama ileriki aşamalara gerçekten yükselebilecek tek takım Conte’nin kurduğu kadro derinliği sayesinde Napoli. Evet, doğru duydunuz: Bu yılın sürpriz atı… İtalya şampiyonu.
Pat Nevin: Onlar üçüncü torba takımı ve daha önce hiç Şampiyonlar Ligi yarı finaline çıkmadılar, ama bu kez oraya gelebileceklerini düşünüyorum… bu yüzden Napoli sürpriz paket oluyor, kabul ediyorum biraz hileli bir seçim.
Matt Upson: Bu seviyede Napoli’nin sürpriz sayılabileceğini düşünüyorum – Serie A’da uçuyorlar ama Şampiyonlar Ligi’nde iyi iş çıkarırlarsa bu, Inter veya Juve için olacağından daha büyük bir sürpriz olurdu, her ne kadar Napoli muhtemelen daha iyi bir takım olsa da.
Nedum Onuoha: Bu biraz paradoks aslında çünkü birinci torba takımılar, ama bence Chelsea herkesle başa çıkabilecek kapasitede. Onlar Kulüpler Dünya Kupası şampiyonu – biliyorum, bazı insanlar bu unvanı önemsemek istemiyor ama çoğu kişi o PSG takımının yenilmez olduğunu düşünüyordu, o yüzden Chelsea’ye biraz kredi vermek lazım.
Guillem Balague: Villarreal’e dikkat edin. Sağlam bir takımlar, değerini kanıtlamak zorunda olan oyuncular aldılar, ama her zamankinden daha fazla para harcadılar. Marcelino Garcia Toral Avrupa’nın en iyi teknik direktörlerinden biri – kariyerine bir bakın – fizik gücü, düzen ve ileri uçta kalite sunuyor. Bunlar onları ileriye taşıyabilecek özellikler.
İzlemek için heyecan duyduğunuz oyuncu kim?
Rory Smith: Küçük Williams kardeş, Nico’nun hâlâ Athletic Bilbao’da olması, büyük ölçüde Barcelona’nın devam eden mali sıkıntılarından kaynaklanıyor ama bu kutlanması gereken bir şey. Bu yaz 10 yıllık bir sözleşme imzaladı ve kendisini en büyük sahnede kanıtlamak isteyecek. Juventus’taki Edon Zhegrova’dan da bahsedebilirim, izlerken heyecanlandıran bir kanat oyuncusu, ama iki oyuncu söylemek hile olur.
Guillem Balague: Desire Doue (PSG), Lamine Yamal (Barcelona), Joao Pedro (Chelsea), Tajon Buchanan (Villarreal), Arda Güler ve Kylian Mbappe (ikisi de Real Madrid)… Sadece birini mi seçmem gerekiyor? Bu, ilgi ve kalite dolu bir turnuva. Kazanması en zor olanı.
Pat Nevin: Estevao Willian’ın işin en iyilerinden biri olma şansı çok yüksek.
Nedum Onuoha: Ben de Estevao’yu seçmek istiyordum ama Pat Nevin benden önce söyledi… bu yüzden daha defansif bir seçim yaptım, Dean Huijsen’i seçiyorum. Eğer Real Madrid bu yıl Şampiyonlar Ligi’ni kazanacaksa, bu büyük savunmacının iyi performans göstermesine bağlı olacak, çünkü bir Xabi Alonso takımı sağlam savunma temeline dayanır ve bence Huijsen yıldız olacak.
Theo Walcott: Arsenal’den Eberechi Eze’yi Şampiyonlar Ligi’nde izlemek için gerçekten sabırsızlanıyorum. Premier League’den çok farklı bir ortam olacak ve belki bazı maçlarda topu biraz daha fazla kontrol edebilecek. Böyle yetenekli bir oyuncuya o zamanı verdiğinizde neler yapabileceğini görmek heyecan verici. Premier League dışından bir oyuncu seçmem gerekseydi kesinlikle Yamal olurdu, çünkü onu çok fazla izlemiyorum. Eze’nin neler yapabileceğini biliyorum ve herkesin bunu bu sahnede görmesini istiyorum.
Phil McNulty: Sürpriz olmayacak ama Yamal’ı Barcelona formasıyla izlemek için sabırsızlanıyorum, umarım perşembe günü Newcastle’a karşı oynar, her ne kadar İspanya milli takımıyla yaşadığı sakatlık nedeniyle sırt problemi yaşıyor olsa da. PSG’nin Doue’si de başka bir muhteşem genç yetenek, şu an sakatlıkla uğraşıyor ama hazır olduğunda geçen sezon yaptığı gibi turnuvayı aydınlatacak.
Matt Upson: İzlemek istediğim oyuncu Yamal. Akıl almaz bir yetenek ve onun futbolunu izlemeyi seviyorum.
John Murray: Benim izlemek için sabırsızlandığım oyuncu Yamal çünkü henüz Barcelona formasıyla ona yorumculuk yapamadım. Ne yazık ki perşembe günü St James’ Park’ta oynamayacak gibi görünüyor, ama turnuva ilerledikçe başka fırsatlar olacaktır.
Sami Mokbel: 18 yaşında Yamal hâlâ bir çocuk – ama şimdiden Avrupa futbolunun en iyi hücum yeteneklerinden biri. Dünyanın en iyi futbolcusu, hatta belki de en iyisi olmaya yazgılı.
Steph Houghton: Yamal küresel bir süperstar. Onun, büyük ihtimalle üzerine iki kişiyle savunma yapan takımlara karşı nasıl performans göstereceğini görmek için sabırsızlanıyorum.
Nicky Bandini: Hepimiz Yamal’ı daha fazla görmek için sabırsızlanıyoruz, değil mi? Geçen sezon Inter’e karşı oynanan yarı finalin iki maçı hafızamda uzun süre kalacak. Belki 18 yaşındaki bir oyuncudan daha fazlasını göstermesini istemek haksızlık ama yine de onun neler yapabileceğini görmek heyecan verici. Tabii başka birçok oyuncu da var heyecanla izleyeceğim! Arsenal’de 15 yaşında ilk maçına çıkan Max Dowman’ı hepimiz merak ediyoruz, ayrıca geçen sezon Napoli’yi yerel şampiyonluğa taşıyan ve Serie A’nın En Değerli Oyuncusu seçilen Scott McTominay’i Şampiyonlar Ligi’nde görmek de keyifli olacak. Ayrıca Juventus’ta artık ilk 11’in parçası olan 20 yaşındaki Kenan Yıldız’ın bu sezon patlama yapabileceğini de düşünüyorum.
Steve Wilson: Nick Woltemade geçen sezon Stuttgart’ın Şampiyonlar Ligi kadrosuna alınmamıştı, bu yüzden muhtemelen Newcastle’ın Barça ile oynayacağı ilk maçta turnuvadaki ilk maçına çıkacak. Tino Asprilla’yı hatırlayan var mı?
Thomas Hitzlsperger: Belki en bariz seçim değil ama ben Woltemade’i seçiyorum. Uzun zamandır onun hakkında çok konuşuluyor – belki İngiltere’de Newcastle onu 69 milyon sterline transfer edene kadar değil ama Almanya’da kesinlikle. Bayern Münih yazın onu almak istedi ama Stuttgart teklif ettikleri paraya satmadı. Bayern başkanı Uli Hoeness, Woltemade’in Newcastle’ın ödediği paraya değmediğini söyledi ama büyük fiyat etiketi onun suçu değil. Woltemade, Stuttgart’ın Almanya Kupası’nı kazanmasına yardım etti ve onda özel bir şey var. Çok mütevazı görünüyor, başarılı olmasını isteyeceğiniz türden bir oyuncu. Umarım yeteneğini Premier League’de olduğu kadar Şampiyonlar Ligi’nde de gösterebilir.
Kaynak: Gazete Oksijen
